Türkiye BMW'ye özel parça üretti
Abone olTürk sanayisi adına gurur günü. Şirket-üniversite işbirliğiyle önemli bir başarıya imza atıldı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, San-Tez projesi
ile Kocaeli Üniversitesi ve Teklas Kauçuk işbirliği sayesinde
yüksek performanslı sürüşlere uygun bir fren hortumu üretildiğini
belirterek, ''BMW'nin kendi klasik tedarikçilerinin
üretemediği bu fren hortumları, BMW'nin 2013 yılında piyasaya
süreceği 2 ayrı modelinde kullanılacaktır'' dedi.
Ergün, 1. Üniversite-Sanayi İşbirliği Zirvesi'nin açılışında,
Türkiye'nin, son yıllarda gerçekten de çok önemli bir değişim ve
gelişim süreci yaşadığını kaydetti.
Gelişmekte olan ülkelerin belli bir seviyeyi yakaladıktan sonra
orta gelir tuzağına düşebildiklerini gördüklerini dile getiren
Ergün, kendilerinin bu konuda son derece dikkatli olacaklarını ve
bu tuzağa kesinlikle düşmeyeceklerini ifade etti.
Ergün, üniversitelerde üretilen bilginin, kütüphane raflarından,
kampüs alanından çıkartılarak nihai ürünlere dönüşmesi ve
pazarlarda yerini alması gerektiğine işaret ederek, bilginin
üretilmesi kadar önemli olan bir diğer hususun da bilginin
kullanılması olduğunu söyledi.
Zira kullanılmayan bilginin, belki bilgiyi üretene kariyer
noktasında tatmin sağlayacağını, ancak topluma bir fayda
getirmeyeceğini dile getiren Ergün, şunları söyledi:
''Bugün bir tercih yapacaksak, 'bilim toplum içindir' tercihimiz ön
planda olması lazım. Bunu ön planda tutacağız. Kuşkusuz sadece
bilim olsun diye bilim yapan insanlara da destek vereceğiz O da
lazım. Geçen yıl bakanlığımızın adında değişikliğe gittik. Bilim,
Sanayi ve teknoloji Bakanlığı yaptık. Şimdi atı arabanın önüne
koşmuş bulunuyoruz, önceden araba atın önünde gidiyordu. Bilim önce
gidecek, araya sanayi girecek. Bilim ve sanayinin işbirliğinden
teknoloji diye bir şey doğacak. Bu işbirliği olmazsa teknoloji diye
bir şey doğmaz. Eğer teknoloji doğsun istiyorsak, bilimle,
üniversite ile sanayiyi evlendirmemiz lazım. Nişanladık epey zaman
önce. Şimdi düğün yapıyoruz. Bugün yaptığımız şey aslında bir düğün
de sayılır. Üniversite ile sanayiyi evlendirmeden teknoloji doğmaz.
Türkiye'de ileri teknoloji doğsun istiyorsak bunu gerçekleştirmemiz
lazım.''
Bakan Ergün, geçenlerde katıldığı bir toplantıda üniversiteye
katkıda bulunan iş adamına üniversitenin plaket ile fahri doktora
unvanı verdiğini anlatarak, ''Bu üniversite sanayi işbirliğinin bir
göstergesi. Sen bize okul yap biz sana plaket verelim, sen bize
okul yap biz de sana fahri doktora unvanı verelim. Bu da bir
işbirliği ama bu çok yüzeysel bir işbirliği. Biz derinlemesine
işbirliği istiyoruz. Biz o sanayi kuruluşunun karşılaştığı
problemleri üniversitenin çözmek için kafa yormasını istiyoruz''
dedi.
Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelere bağlı olarak
ortaya çıkan sürecin, ülkeleri sanayi toplumundan bilgi toplumuna
geçmeye zorladığını vurgulayan Ergün, bir ülkenin sanayisinin
üretime dayanmaması durumunda gerçek bir ekonomi olmadığını
söyledi.
TWİT ATARAK GERÇEK VE KALICI BİR ZENGİNLİK ELDE
EDİLEMEZ
Ergün, sadece bilgi ve teknolojilerin ürünü olan birtakım
gelişmelerin zenginlik meydana getirebileceğini ifade ederek,
sözlerini şöyle sürdürdü:
''Mesela adam Facebook'tan zengin oldu. Twitter'dan olabilir. Ama
insanlar sonunda arabaya, uçağa binerler. Sonunda birtakım araçlar
kullanırlar. Onların da üretilmesi gerekir. Hep Twitter, Twitter,
hep Facebook, Facebook olmaz. Onlardan da çok para kazanılabilir.
Ama ekonomimizin temelinde sanayi üretimi olmak mecburiyetindedir.
Yoksa sadece denizi, kumu, havayı satarak ya da twit atarak,
facebook yaparak gerçek ve kalıcı bir zenginlik elde etmek mümkün
değildir. Modası geçmeyen şey sanayi üretimidir. Onun da bilgiye
dayanması lazım.
Birçok kavram güncelliğini yitirirken, bilgi üretimi, yenilikçi
düşünce, inovasyon ve teknoloji transferi gibi pek çok yeni kavram,
hızla hayatımıza dahil olmaktadır. Bu süreçte, bilgi üretimini ve
daha da önemlisi bilgi kullanımını iyi yönetmemiz gerekmektedir.
Biz gelişmiş ülkelerde görülen üniversite-sanayi işbirliğini
sağlama noktasında geç kaldığımızı kabul edelim, sonra doğrusunu
yapalım. Ülkemizde sanayici ile akademisyen arasında bir kopukluk
var. Bizim bu kopukluğu giderecek köprüler kurmamız, var olan
köprüleri de güçlendirmemiz lazım.''
BİLİM TOPLUM İÇİNDİR
Ergün, uzun bir zaman süresince, sanayicilerin üniversitenin
hayattan ve pratikten kopuk olduğunu düşündüğünü, üniversitelerde
sanayiciler için de bazı olumsuz görüşlerin olduğunu, ''Bunların
gözünü para bürümüş, bilimden, sanattan anlamıyorlar'' düşüncesi
bulunduğunu anlattı.
Bu eski anlayışın ve batıl inancın yıkılması gerektiğine değinen
Ergün, burada bir orta yol bulmak gerektiğinin açık olduğunu, zira
sanayinin bilgi olmadan, üniversitenin desteğini almadan, el
yordamıyla, deneme-yanılma yöntemleriyle gidebileceği mesafenin
sınırlı olduğunu kaydetti.
Hükümet olarak, üniversitelerin daha nitelikli bir kimliğe
bürünmeleri ve sanayiyle daha yakın bir temas sağlamaları için
yoğun bir gayret içinde olduklarını belirten Ergün, Bilim ve
Teknoloji Yüksek Kurulu'nun son toplantısında da özellikle
üniversitelerde müfredat gelişimini sağlamaya yönelik önemli
kararlar aldıklarını söyledi.
Bakan Ergün, dünyada üniversite sanayi işbirliğinin en önemli
platformlarından biri olan teknoparklarla ilgili çalışmalara da hız
verdiklerini dile getirerek, 10 yıl önce sadece 2 tane teknopark
bulunduğunu, bugün ise bu sayının 33 tanesi aktif olmak üzere 47'ye
çıktığını kaydetti.
Şimdi teknoparklarla da ilgili bir endeks oluşturduklarını bildiren
Ergün, bu teknoparklarda yapılan çalışmaları sıraladıkların bir
endeks oluşturacaklarını ifade etti.
Ergün, bugün Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde kurulan firma
sayısının 2 bini geçtiğini, istihdam edilen personel sayısının ise
18 bine yaklaştığını belirtti.
GEBZE'DEKİ TEKNOPARK'TA ARAZİ TAHSİLERİNE
BAŞLADI
Bir ihtisas teknoparkı dönemi de başladığını, teknoparkları
ihtisaslaştıracaklarını anlatan Ergün, ''Şu andakiler karma
teknoparklar, her türlü şirketin bulunabildiği teknoparklar. Bilgi
ve iletişim teknolojilerinin yoğun olduğu bilişim teknoparklarını
da kuruyoruz. Bunlardan bir tanesi Gebze'de kuruluyor. Yönetici
şirket kuruldu ve yakında arazi planlaması ve şirketlere yer
tahsisi yapılacak. Savunma sanayi teknoparkında da ağırlıklı olarak
bilişimle ilgili şirketler yer alacak. İki teknoparkı da birbiri
ile entegre bir şekilde çalıştırmış olacağız'' diye konuştu.
Bakan Ergün, Bakanlıklarının yürüttüğü San-Tez programı ile
üniversitelerde yapılan bilimsel çalışmaların ticarileşmesine katkı
sağladıklarını ifade ederek, 2006 yılında başladığımız bu program
ile bugüne kadar 602 projeyi desteklediklerini ifade etti.
SAN-TEZ PROJESİ İLE BMW'YE FREN HORTUMU
ÜRETİLDİ
Nihat Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Burada sizlerle tamamlanan bazı San-Tez projelerini de paylaşmak
isterim. Kocaeli Üniversitesi ile Teklas Kauçuk işbirliği sayesinde
yüksek performanslı sürüşlere uygun bir fren hortumu üretilmiştir.
BMW'nin kendi klasik tedarikçilerinin üretemediği bu fren
hortumları, yüksek basınç ve sıcaklıklara dayanıklı olmanın yanı
sıra, yeni nesil hibrit araçlara uyumlu olmasıyla da öne çıkıyor.
BMW''nin 2013 yılında piyasaya süreceği 2 ayrı modelinde bu fren
hortumları kullanılacaktır. Bu San-Tez projesi ile ortaya çıkan bir
ürün. Bakanlığımız bu önemli projeye 152 bin lira destek
sağlamıştır. Proje ortağı firmanın katkısı ise 51 bin liradır.
Bir başka ürün, Anadolu Üniversitesi ile BORTEK işbirliğiyle,
sürtünmeyi yüzde 14 azaltan ve sıfır motorlarda yüzde 5'e varan
yakıt tasarrufu sağlayan motor yağı üretilmiştir. Bakanlığımızın
140 bin lira destek sağladığı bu proje, bir teknopark projesi olma
özelliğiyle de dikkati çekmektedir. Bu proje bir teknopark
firmasında üretilmiş. Bir üniversite hocasının kurduğu şirkette
üretilmiş. Bu önemli.''