Türbanlı doktor kütüphaneye
Abone olErgenekon davası sanıklarından Kemal Alemdaroğlu kendini demokrasi kahramanı ilan etti.
Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından Prof. Dr.
Kemal Alemdaroğlu, kendisini 'hayatını demokrasi, barış ve insan
haklarına adamış biri' olarak tanımladı. Başörtüsü takan asistan
bir doktoru kütüphanede görevlendirdiğini övünerek
anlattı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza İnfaz
Kurumları Yerleşkesi'nde görülen davanın dünkü duruşmasında savunma
sırası Kemal Alemdaroğlu'ndaydı. Alemdaroğlu, 'Ergenekon terör
örgütü üyeliğini ve yöneticiliğini asla kabul etmediğini'
söyledi.
Sanık durumunda olanların 5-6'sı dışında çoğunu tanımadığını
savundu. İddianamede emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile İlhan Selçuk
arasındaki irtibatı kendisinin sağladığının iddia edildiğini
anlattı. "Veli Küçük'ü tanımam. Mahkeme salonunda tanışma fırsatım
da olmadı. Ta ki bugünkü duruşma başlamadan beş dakika öncesine
kadar..." dedi.
DEMOKRASİ KAHRAMANI
Başörtüsü yasağıyla tanınan Kemal Alemdaroğlu'nun, hayatı
boyunca bütün hukuka aykırılıklarla ve insan hakları ihlalleriyle
mücadele ettiğini söylemesi dikkat çekti. "Ulu önder Atatürk'ün
kurduğu laik demokratik Türk devletinde ne yazık ki cumhuriyet
savcıları hayali terör örgütü oluşturarak Türk aydınlarını
suçlamaktadır." dedi. Kendini demokrasi kahramanı ilan ederek
şunları söyledi: "Evet ben üniversitede türban yasağını uygulayarak
darbe yapmıştım! Daha rektör olmadan önce tıp fakültesi cerrahi
kliniği servisinde türbanlı doktoru kütüphanede
görevlendirdim."
İddianamede, görevi döneminde üniversitenin eğitim-öğretim açılış
törenlerinde yaptığı konuşmaların bile suç delili olarak yer
aldığını öne süren Kemal Alemdaroğlu, kamuya açık şekilde yapılan
bu konuşmaların hiçbir şekilde suç niteliği taşımadığını ileri
sürdü.
SADECE ENDİŞELERİMİ DİLE GETİRDİM
Alemdaroğlu, "Bunu çok iyi bilen sayın savcılar, türban sabıkam
nedeniyle kendilerini zorlayarak beni sözde terör örgütü içine
sokarak kamuoyunda küçük düşmemi, itibar kaybetmemi
amaçlamışlardır. Hayatını demokrasi, barış ve insan haklarına
adamış biri olarak terör örgütüne dahil edilmem siyasi bir
komplodur. Türkiye'nin irtica ortamına sürüklenmemesi için siyasi
düşüncelerimi her platformda ifade ettim. Benim rejim ve ülke ile
ilgili birtakım kaygılar duymam, bunları dile getirmem en
demokratik hakkım olup, hiçbir şekilde suç oluşturmamaktadır. Asıl
darbe, bu tür demokratik ifade özgürlüğünün sınırlandırılması,
bunlara varsayımsal sonuçlar bağlanarak kişiler üzerinde baskı
oluşturulmasıdır." dedi.
'ORDU GÖREVE' PANKARTI ÖĞRENCİLERİN
Kemal Alemdaroğlu, ADD ile Ankara Üniversitesi'nin düzenlediği bir
mitingde 'Ordu göreve' pankartı açılması ile ilgili suçlamalara da
kendince cevap verdi. Pankartı açanların kendi üniversitesinin
öğrencileri olduğunu doğrulayarak şöyle konuştu: "O yürüyüşte en
öndeydim. 'Ordu göreve' pankartı açan küçük bir öğrenci grubunun
benim üniversitemin öğrencisi olması beni bağlamaz."