Truva yayınlarından 3 yeni kitap
Abone olTruva yayınlarından üç yeni kitap daha. Mahir Kaynak'ın STRATEJİK ANALİZLER ve Hamit Karalı'nın medya imparatorluğu 28 Şubat'a dair geniş bilgi yer alıyor.
Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye Üzerine STRATEJİK ANALİZLER
Mahir KAYNAK "Dünyadaki devletler ve güç odakları iki türlüdür:
Düşünen ve uygulayanlar bir gruptur, bunu anlamaya çalışan ve
ulaştıkları sonuca göre davranışını belirleyenler diğeridir. Ama bu
diğerlerinin en büyük eksikliği, olayı gerçek niteliği ile anlamak
yerine, uygulayıcıların niyetine göre yorumlamalarıdır. Vardıkları
sonuçlar düşünenlerin varılmasını istedikleri şeylerdir." "Dünyada
üç kademeli bir yapılanma söz konusudur. Düşünenlerin tamamen
kontrol altında tuttuğu ve olayları onların istediği biçimde
algılayanlar, düşüncelerini uygulama gücü ve becerisi olmamakla
birlikte doğru anlayanlar ve en üst sırada düşünüp bunu
uygulayanlar. Siz neredesiniz?" Büyük Ortadoğu Projesi üzerine
yaptığı yorumlarla ülkemizde büyük yankı uyandıran Prof. Dr. Mahir
KAYNAK, bu kitapta bu proje ve Türkiye üzerine yaptığı stratejik
analizlerle yeni dünya dengelerini bir panoramasını çok
tartışılacak bir şekilde çizmektedir. Medya İmparatorluğu
İhtilaller, İhaleler ve 28 Şubat'ın Kutsal İttifakı Hamit KARALI
Oramiral Erkaya, Yiğit'ten iki kez ev almak istemiş. 28 Şubat
sürecinin kilit komutanlarından merhum Oramiral Güven Erkaya'nın
işadamı Korkmaz Yiğit'ten iki kez ev alma girişiminde bulunduğu
ortaya çıktı. Oramiral Erkaya'nın ilk ev alma girişimi bakiye
borcunu ödeyemediği için ikincisi ise Anasol-D hükümetinin
yıkılmasına yol açan Çakıcı kasedi sebebiyle sonuçlanmamış. Truva
Yayınları'ndan çıkan Medya İmparatorluğu adlı eserde Erkaya'nın
varislerinin bir dava sebebiyle mahkemeye verdikleri dilekçe yer
alıyor. Burada Erkaya'nın ev alma girişimi detaylarıyla
anlatılırken Yiğit hakkında şu ifadeler kullanılıyor: "Korkmaz
Yiğit hakkında edinilen izlenim güvenilir bir işadamı ve içten bir
dost olduğudur. Bunlar davalıların dünyalarında az rastlanan
ilişkilerdir. Esasında burada başını öne eğmesi gerekenler ülkede
yeterli güvenliği sağlamayıp bir mafya üyesinin kamu işlerine
karışacak derecede insanları tehdit etmesine göz yumanlardır. Ne
hazindir ki bunlar sonra ucuz kahramanlık taslamaktadırlar. Çoluk
çocuğu ve yaşamı tehlikede olan bir işadamının hem tehdit altında
kalmasına izin verecek hem de onu suçlayacaksın. Bu en azından
ayıptır. Resmi görevi bu gibi asayişsizliği önleme olanların
başlarını öne eğmesi basının da böyle olaylar başlarına gelse ne
yapacaklarını hesaplayarak Korkmaz Yiğit'i suçlamaması gerekirdi."
Son günlerde askeri ihalelerde yolsuzluk yapıldığına ilişkin
iddialar tartışılıyor. Askeri Savcılık, Ankara Gölbaşı'ndaki Özel
Kuvvetler Komutanlığı binasının inşaatında devletin 132 trilyon
lira zarara uğratıldığını belirledi. Erdil yargılanırken Orgeneral
Şener Eruygur, aynı gerekçeyle kusurlu bulundu. MGK eski Genel
Sekreteri Tuncer Kılınç'ın kusuru ise 'zaman aşımı'na uğradı. Bu
arada dava kapsamında yargılanan müteahhit Ali Osman Özmen,
savcılık ifadesinde, eski MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç'a 2000
yılında 150 bin dolar borç verdiğini açıkladı. Kılınç, bu parayla
beğendiği bir evi aldığını kaydetti. Ancak kendisinin bu evde değil
'güvenlik gerekçesiyle' lojmanda kaldığı belirlendi. Kılınç,
borcunu 28 Ocak 2005'te ödedi. Kılınç, 'Bu parayı nereden buldun'
sorularına ise şu karşılığı verdi: "Bir ben mi kaldım parasının
kaynağı araştırılacak?" Bu tartışmalar sürerken darbe dönemlerinde
ve 28 Şubat sürecinde medyanın tutumumun irdelendiği; sektörün
siyaset ve iş dünyası ile çarpıcı ilişkilerinin yer aldığı; sansür,
şiddet, tekelleşme, rüşvet, gizli kamera gibi birçok konunun somut
örneklerle ele alındığı Medya İmparatorluğu'nda ilginç bir ayrıntı
yer aldı. Buna göre Güven Erkaya'nın varisleri Gülden Erkaya,
Asuman Kıratlı ve Argun Erkaya, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat
Daire Başkanlığı'ndan emekli olan Bülent Orakoğlu'nun Erkaya
hakkındaki iddialarından ötürü ona 24 Temmuz 2003 tarihinde dava
açtı. Erkaya'nın varisleri bu beyanlardan ötürü mağdur olduklarını
belirterek yasal faiziyle birlikte 30 milyar lira istedi. Dava
dilekçesinde Orakoğlu'nun Erkaya-Yiğit ilişkisiyle ilgili
iftiralarda bulunduğuna değiniliyor. Erkaya'nın Yiğit'in hiçbir
zaman danışmanlığını yapmadığı ileri sürülürken, "Rahmetli Erkaya
1992 yılında Donanma Komutanlığı'na geldiği günlerde emekliliğine
hazırlık için ev satın alma planları çerçevesinde Korkmaz Yiğit'le
tanıştırılmış ve ondan bir ev satın almıştı. Ancak bakiye borcunu
ödeyemediği için iade etmek zorunda kalmıştı. Birkaç yıl sonra
tekrar bu sitede adı geçenin yaptığı evlerden birisini satın
almışsa da Türkbank olayı nedeniyle inşaatlar durduğu için bunu da
iade etmek zorunda kalmıştı." deniliyor. Dünden Bugüne Tercüman
yazarı Nazlı Ilıcak 11 Ocak 2005 tarihli gazetede, Erkaya'nın
Yiğit'ten ev alma girişiminde bulunup bulunmadığını sormuştu.
İşadamı Korkmaz Yiğit, 28 Şubat sürecinde öne çıktı. Türkbank
ihalesini 600 milyon dolara aldı. Ardından Kanal E'yi 40, Kanal
6'yı 120, Yeni Yüzyıl ve Ateş'i 70, Milliyet'i 400 milyon dolara
satın aldı. Yiğit 2003 yılında Meclis Komisyonu'na verdiği ifadede
bu yatırımları kendi parası ile değil ANAP eski Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'ın bankalara açtırdığı krediler ile aldığını iddia etti.
Yiğit, organize örgüt lideri Alaattin Çakıcı ile ilişkisinin ortaya
çıkmasından sonra ise zor günler geçirdi. Türkbank ihalesi iptal
edildi; CHP'nin baskısıyla Anasol-D hükümeti düştü. Yiğit, Yeni
Yüzyıl ile Kanal 6 dışında da medyadan çekildi. Basında ağırlığı
bulunan Milliyet Gazetesi'nin Yiğit ve Doğan arasında gidip gelmesi
sırasında ise gazete çalışanlarının gösterdiği birliktelik takdir
topladı. Gazeteyi geri satın alan Aydın Doğan, Milliyet çalışanları
tarafından alkışlarla karşılandı. Yiğit, gazete yönetimine
devrettiğini açıkladığı Yeni Yüzyıl'ı (Ekim 98) hapisten çıktıktan
sonra diriltti. Sayfa sayısını artıran yeni yazarlarla canlanarak
tirajını 40-50 binlere çıkartan gazete, 4,5 yıllık yayın hayatına
16 haziran 99'da nokta koymak zorunda kaldı. Gazetenin son nüshası
''Tadilat nedeniyle kapalıyız'' başlığı ve gazete çalışanlarının
fotoğrafı ile çıktı. Kormaz Yiğit'in adı olaylı CHP kurultayında da
geçti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, rakibi Mustafa Sargül
hakkında Korkmaz Yiğit'in bankasıyla kredi usulsüzlüğü iddiaları
bulunduğunu söyledi. Baykal, ''Korkmaz Yiğit ile bir mali ilişkiniz
var mı yok mu? Böyle bir banka hesabını kullandınız mı
kullanmadınız mı?'' diye sordu. Baykal, Korkmaz Yiğit'ten söz
ederken ''Sayın belediye başkanının yakın iş arkadaşı'' ifadesini
kullandı. 28 Şubat sürecinin Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven
Erkaya, Refahyol'un henüz bir ayı dolmadan toplanan YAŞ sonrasında
verilen yemekte rakı isteyerek adını duyurdu. Sürecin en önemli
dokümanları, onun komutanlığı bünyesinde yer alan Batı Çalışma
Grubu tarafından hazırlandı. 20 Aralık 96'da Hürriyet'in manşetinde
yer alan 'Bu defa işi silahsız kuvvetler halletsin' sözünü de onun
söylediği açıklandı. Emekli olduktan sonra Boğazlara
yerleştirilecek Yönetim ve Bilgi Sistem Projesi konusunda
Başbakan'a danışman olan Erkaya, 25 Haziran 2000'de kolon
kanserinden vefat etti. Avrupa Yolunda Batılaşma ya da Batılılaşma
Dr. İlbeyi ÖZER Türkiye'de yaşanan Batılılaşma projesinin bazı
boyutlarının 19. yüzyılın ortalarından itibaren gerçekleşmeye
başladığı hatta Tanzimat öncesine dayandığı söylenebilir. Ama bunun
radikal bir Avrupalılaşma projesi olarak uygulanması ve önceden
temelleri atılan veya düşünülen bir çok yenilik hareketinin isminin
konup geliştirilmesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla
gerçekleşmiştir. Osmanlı-Cumhuriyet bağları açısından baktığımızda
"toplumsal yaşam, gündelik hayat, şehir yaşamı, aile, kadın, moda,
eğlence, yeni sosyal mekanlar ve oluşan düşüncelerde ne tür bir
benzerlik süreklilik ve değişim yaşanıyor?" veya "bu sürekliliğin
tarihi süreç içersinde ölçüsü ne kadar ve ne ölçüde değişimlere
uğramıştır?" soruları bu kitabın temelini oluşturmaktadır. Dr.
İlbeyi Özer'in uzun zaman alan araştırmalar ve arşiv taramaları
ışığında meydana getirdiği bu kitap, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e
sosyal ve gündelik hayattaki değişim ile eğlence ve moda anlayışını
İstanbul merkezli olarak ele alan geniş kapsamlı bir
çalışmadır.