TRT'de korku filmi oynanıyor
Abone olTRT Genel Müdürü Şenol Demiröz'ün TRT spikerleri hakkında sözleriyle başlayan tartışmaya Haber-Sen Genel Başkanı Esin Yelekçi de katıldı.
Göreve gelir gelmez, önce “TRT’yi eski onuruna kavuşturacağım”
dedi, hemen ardından “Gelmiş geçmiş en iyi TRT Genel Müdürü benim”
sözleriyle karnesindeki ilk notu kendi eliyle verdi. Ama TRT
seyircisinin ve TRT çalışanlarının verdiği not o günden beri
“zayıf”ın üzerine çıkmadı. Eski yönetimleri neyle eleştirdiyse, kat
kat fazlasını yaptı. Hatta eskilerin aklına gelmeyen yenilerini
ekledi hatalar listesine: Görevden aldığı kadın yöneticilere
“geçimsizlerdi, o yüzden aldım” dedi. Ama ne çalışanlarıyla
geçinebildi bugüne kadar, ne de ayda bir değiştirdiği yakın
yönetici arkadaşlarıyla! TRT çalışanlarını “beceriksizlikle,
yeteneksizlikle, iş bilmezlikle” suçladı; ama TRT prodüktörlerinin
1’e mal ettiği programları, 5 katına, yakınlarının şirketlerine
yaptırdı. Geçmiş dönemi “kadrolaşmakla” suçladı; bütün köşe
başlarına, salt kendi ideolojisinden diye iş bilmez kişileri
yerleştirdi. “Maaş ödeyecek para yok” dedi, TRT’nin trilyonlarını
dış yapımlara aktardı. Özel televizyonların düzeysizlik yarışından
usanan seyirci yüzünü TRT’nin ilkeli yayınlarına döndü; o ise
TRT’yi özel kanalların kuyruğuna takıp, niteliksiz yayıncılığın
ikinci sınıf kopyacılığına soyundu. Bir yandan “TRT’nin onurunu
kurtarmaktan” bahsederken, bir yandan “sürgün” uygulamalarını
örtbas etmek için TBMM’ye verdiği cevaplarla TRT’yi gülünç duruma
düşürdü. Ve son olarak TRT spikerleri için “Hepsinin videolarını
çektirdim. Hani radyo spikerleri filan arasında sunucu bulalım
istedim. Tipleri nasıl görmek istedim. Seyrettirsem korku filmi
sanırsınız. Öyle çirkin tipler var” sözleriyle bardağı taşırdı! Bu
sözler, en hafif deyimiyle nezaketsizliktir, kabalıktır,
saygısızlıktır, haddini aşmadır. Bu sözlerden, Demiröz’ün, vaktiyle
yeterince TRT izlemediği anlaşılıyor. İzlemiş olsaydı, o hakaret
ettiği spikerlerden, Türkçe’nin güzelliğini, inceliğini, zarafetini
öğrenirdi her şeyden önce. Ticari kaygılarla rezilliğin her
türlüsünün ekrana taşındığı bir dönemde, halkın güvenebileceği,
yüzünü dönebileceği son ekran, son kaledir TRT. Bu Kurum, yıllar
yılı, Türkçe’nin en doğru, en güzel kullanıldığı okullardan biri
olmuştur. Asıl korku filmi gibi olan ise, bir Kurumun, kendisine
düşmanca yaklaşan bir kişi tarafından yönetilmesidir. EVET, doğru,
TRT’de bir korku filmi oynanıyor şu sıralar. Senaryosunu AKP
Hükümetinin yazdığı bu filmin başrol oyuncusu, TRT’nin saygın
emekçileri değil, Şenol Demiröz’ün bizzat kendisidir! TRT Genel
Müdürü Şenol Demiröz’e soruyoruz: Gelmiş geçmiş en başarılı Genel
Müdür olduğunuz için mi bir buçuk yılda üç sefer teftişe uğrattınız
Kurumu? Gelmiş geçmiş en başarılı Genel Müdür olduğunuz için mi
göreve getirdiğiniz isimler koltuklarında birkaç ay bile
dayanmıyor? Gelmiş geçmiş en başarılı Genel Müdür olduğunuz için
mi, bir yandan “kasada para kalmadı” diye feryat ederken, bir
yandan TRT’nin elektrik payının kesilmesine sus pus oluyorsunuz?
Gelmiş geçmiş en başarılı Genel Müdür olup olmadığınızı, yukarıdaki
tabloyla birlikte kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Öyle bir Genel
Müdür ki... Çalışanlarıyla kavgalı, Kurumuyla kavgalı, kendisini o
makama getiren siyasal iktidarla kavgalı... Kendinden başka kimseyi
beğenmeyen, herkesi hor gören, aşağılayan bir Genel Müdür, hiçbir
çalışanını beğenmediği bir Kurumun başında neden hâlâ oturur? Sayın
Demiröz, Emeğine, birikimine, meslek onuruna saygısızlık ettiğiniz
TRT spikerlerinden ve tüm çalışanladan özür dileyin! TRT’yi kinle,
kavgayla, inatla yönetemezsiniz! Bu Kurumu emekle, özveriyle,
yılların birikimiyle var eden TRT emekçilerine hakaret edemezsiniz!
İkide bir “fabrika gibi insan çalışıyor” sözleriyle kamuoyunu
yanıltıp, TRT’yi küçük düşüremezsiniz! TRT’nin çalışan sayısının
fazla olmadığını siz de biliyorsunuz, biz de biliyoruz.
“Çalışmayanları” niçin çalıştırmadığınızı kamuoyuna açıklayın!
Verdikleri onlarca öneriyi reddettiğiniz yapımcılarla neden
uğraştığınızı kamuoyuna açıklayın! Kamu hizmeti yayıncılığı
yapmakla yükümlü TRT’yi, kapitalizmin “kâr-zarar” hesaplarıyla
mahkûm edemezsiniz! Eğer Kurumun parasal sıkıntısı varsa, bunu
çözmek Genel Müdür olarak sizin sorumluluğunuz. Bir buçuk yıldır
yazılı, sözlü söylemekten bıkmadık, yine söylüyoruz: Elektrik
paylarının düşürülmesine karşı açtığımız davaya görüş bildirin!
Bundan neden kaçıyorsunuz? Son olarak size şunu söylemek istiyoruz:
Her fırsatta horladığınız TRT emekçileri, bugüne kadar çok Genel
Müdür gördü. Bundan sonra da çok görecek. Unutmayın ki, Siz
yolcusunuz, bu kurumun emekçileri ise hancı!