Travestiye karakolda iğrenç teklif!
Abone olTravesti Özlem anlatıyor: "Ben halktan mı daha fazla şiddet gördüm yoksa polisten mi?" İşte irkiltici yanıt...
İNTERNETHABER/
Radikal Cumartesi Eki'nden Ulaş Tosun, hazırladığı dosyada
travestilerin nasıl yaşayıp, nasıl öldüğünü gözler önüne serdi.
Ulaş Tosun'un ulaştığı sonuç ise insanın kanını donduracak
cinsten:
Bıçaklanıyorlar, göğüslerinden vuruluyorlar, kafaları ve cinsel
organları kesilip çöp tenekesine atılıyor.
Hayatlarını seks işçiliği yaparak kazanmaya mahkum bırakılan
travestilerin peşinde bir seri katil yok. Kendilerine karşı gün
geçtikçe katmerlenen toplumsal nefret, öldürülmekten kurtulan
travestileri ise dozu linçe varan şiddet dolu bir hayatta baş başa
bırakıyor. Özlem ve Cansel'in isimleri takma, anlattıkları maalesef
gerçek.
İşte Tosun'un soruları ve irkiltici yanıtlar:
Seks işçiliğine başladıktan sonra neler
yaşadınız?
Özlem: Ailemin yanından ayrıldıktan sonra hayatımı
sadece seks işçiliği yaparak kazandım. Halen ekmeğimi böyle
kazanıyorum. Bu işi yaparken her türlü şiddet gördüm. Linç
girişimine bile maruz kaldım. Şimdi düşünüyorum, ben halktan mı
daha fazla şiddet gördüm, polisten mi? Kesinlikle polisten daha
fazla şiddet gördüm. Bu eskiden inanılmaz boyutlardaydı. 2000
sonrası karakolda işkence çok azaldı. Artık sokakta dövüp
bırakıyorlar. 90'lı yıllarda yaşadıklarım bugün bile etkisini
sürdürüyor. O yıllarda, İstanbul'da seks işçiliği yapıp 34 XXX 50
plakalı ekip otosunu bilmeyen yoktur. Nerede gözaltına alınırsan
alın, bu araç gelip bizi Şişli İlçe Emniyet Amirliği'ne
götürüyordu. Önce tazyikli suyla yıkayıp ardından döverlerdi. Tek
kişilik koğuşlara üç dört kişi sokuyorlardı. Orada günlerce
çırılçıplak bekletiliyorduk. Gecenin, günün ne olduğunu
anlamıyorduk. Bir defasında nöbetçi memur bana "Oral seks
yap, sana yemek vereyim" dedi. Bu benim başıma geldi ve
kabul ettim. Yemekle elbiselerimi verip saatin kaç olduğunu
söyledi. Çok net hatırlıyorum, saat 11'e geliyormuş. Önceki akşam 9
gibi almışlardı. beni.
Cansel polis görünce nasıl mağazaya kaçıyor. Bu sorunun
yanıtını okumak için ikinci sayfaya tıklayın
Yaşadıklarınızın etkisinin bugün de sürdüğünü
söylediniz. Bunu biraz açar mısınız?
Yaklaşık iki senedir psikiyatrik tedavi görüyorum. Nerede bir polis
görsem aşırı korku ve nefret hissediyorum. Kabus gibi bir hayat bu,
artık taşıyamaz hale geldim. Gündüz vakti yolda, İstiklal
Caddesi'nde yürüyorum, karşıdan polis geliyor. Ben ya bir mağazaya
giriyorum, ya kenardan görünmeden geçmeye çalışıyorum. Binlerce
kişinin önünde "Gel lan buraya!" diyecek, bana hakaret edecek,
herhangi bir tepki göstersem polise mukavemet gerekçesiyle
gözaltına alacak. Ama ben sadece yürüyorum. Bunlar neden başıma
geliyor. Neden? Her zaman, her durumda suçluyum. Çünkü
travestiyim.
HERKES DUYDU POLİS DUYMADI!
Travesti Cansel, başına gelen ilginç bir linç hikayesini şöyle
anlatıyor:
Divan oteli civarında üç-dört genç bana doğru yöneldi. Biri
geçerken yumruk salladı, karnıma geldi. Tepki gösterir gibi oldum,
diğerlerinin saldırmaya hazırlandığını görünce korktum, "Çok ayıp"
gibi laflar söyledim. Küfürlerle üzerime doğru yürümeye başladılar.
"Hepinizi öldüreceğiz!" diye bağırıyorlardı. Kaçmayı düşündüm ama
karşımdakiler genç çocuklar, nasıl kaçayım? Bir anda biri çantama
yapıştı, ben çantamı vermemeye çalıştım. Bu sefer boğuşmaya
başladık. Beni yere yıktılar. Ve öyle bir dayak yedim ki kafam,
gözüm, başım, her yerim şişti."Polis" diye bağırıyordum, sesime
polisten hariç herkes gelmişti. İki kadın geldi "Ne yapıyorsunuz?"
diye tepki verdi. Kadınlara "Defol git, bunlar travesti" diye
bağırdılar. Kadınlar polisleri çağırdılar herhalde. Polisler beni
çocukların elinden aldı. Polise sürekli "Abi, biz arka sokaktanız"
diyorlardı. Şişli Eftal'de iki saat müşahade altında kaldım. Sonra
karakola geldiğimde çocukları sordum, "18 yaşın altında olduğu için
biz işlem yapamadık, çocuk bürosuna yolladık" dediler. İfade
veriken "Sen onlara sprey sıkmışsın, önlerini kesmişsin" dediler.
Sonra 15 gün nefes almada zorluk çektim. Hala sağ böbreğimde
ağrılarım var.
TRAVESTİLERE ŞİDDET UYGULAYAN ÇETELER KİM?
Bu sorunun yanıtını öğrenmek için üçüncü sayfaya
tıklayın
Bir diğer travesti Özlem, karşılaştığı şiddeti anlatıyor:
En son iki ay önce haraç vermediğim için maruz kaldığım saldırı
olayı var. Taksim'de bir gay kulüpte konsomatrislik yapıyordum. O
civarda travestilerden haraç toplamaya başlayan bir çetenin
varlığını biliyordum. Ama ne yapabilirim ki, işe gitmek zorundayım.
Bir gece mekanın önünde sigara içiyordum. Yasa çıktı ya! Başkaları
etkilenmesin diye artık içeride sigara içemiyoruz. Ama beni sokakta
satırla dilim dilim kessinler, kimsenin umurunda değil. Kapının
önüne çıkar çıkmaz, altı-yedi kişilik bir grup geldi. "Otopark
parası vereceksin" dediler. Ben de arabam olmadığını, niye otopark
parası vereceğimi sordum. Sopa ve satırlarla saldırdılar,
öldüresiye dövdüler. Bir süre baygınlık geçirmişim, kendime
geldiğimde sokakta yatıyordum. Kan revan içinde tek başıma karakola
gittim. İlgilenmediler, şikayetimden vazgeçirmeye çalıştılar.
Karakoldan sonra yine tek başıma Taksim İlkyardım'ın aciline
gittim. Kafam birçok yerden yarılmıştı, kollarım ve baldırlarım
mosmor olmuştu. Bir ay yataktan kalkamadım.
Bu çete Taksim'de ne kadardır faaliyet
gösteriyor?
Bildiğim kadarıyla bir yılı geçkin bir süredir haraç topluyorlar.
Karşı çıkanları bana yaptıkları gibi döverek yıldırmaya
çalışıyorlar. aynı grup haraç vermeyen bir arkadaşımın yüzünü
jiletle bozdu. O da şikayetçi oldu ancak baskı yaptılar,
vazgeçirdiler.
Şikayetinizi geri almadığınız için korkmuyor
musunuz?
Neden korkmayayım? Sonuçta arkadaşlarımın yaşadıkları ortada.
Ayrıca Taksim'de yaşanan faili meçhul travesti cinayetleri var.
Kendi başıma tedbir almaya çalışıyorum. Avrupa yakasında işe
çıkmıyorum. Hatta mecbur kalmadıkça karşıya adımımı dahi
atmıyorum.