Trafikteki tehlike
Abone olTürkiye Araç Muayene İstasyonu (TÜVTÜRK) yetkilisi Koray Özcan, Türkiye’de trafikte bulunan toplam araç sayısının 16 milyonun üzerine çıktığ...
Türkiye Araç Muayene İstasyonu (TÜVTÜRK) yetkilisi Koray Özcan,
Türkiye’de trafikte bulunan toplam araç sayısının 16 milyonun
üzerine çıktığını ve bu araçların yüzde 25’inin muayenesinin
bulunmadığını belirtti.
Jandarma Genel Komutanlığı Harekat Dairesi Başkanlığı tarafından
Kayseri’de düzenlenen ’’Trafik Güvenliği Semineri’ne katılan
TÜVTÜRK yetkilisi Koray Özcan, ’’Araç Muayene İstasyonları’ konulu
bir sunum yaptı. Türkiye’deki karayollarında seyir halinde bulunan,
trafikte yer alan araçların yüzde 25’inin muayenesinin olmadığını
söyleyen Özcan, ’’Motosikletler ve traktörler, trafikte en önemli
sorunu taşıyan araç çeşitleri. Ticari araçlar da aynı şekilde ama
traktör ve motosikletlerin yüzde 80’i hiç muayeneye gelmiyor.
Bunların hepsi potansiyel birer tehdit çünkü trafikteki her 5
araçtan birinin muayenesinin olmadığını düşünürsek bunlar birer
potansiyel tehdit olarak aramızda dolaşıyor’’ diye konuştu.
TÜVTÜRK olarak 2013 yılında araç sahiplerine 6,5 milyon SMS
gönderdiklerini ve araçlarının muayenesini yaptırmalarını
hatırlattıklarını ifade eden Özcan, ’’Bu arada Emniyet Genel
Müdürlüğü çok kıymetli bir çalışmaya imza attı ve 2013 yılının
Mayıs ayında muayenesi olmayan bütün araç sahiplerine bir mektup
gönderdi. O tarihte gördük ki, ülkemizde 4 milyon 200 bin araç
muayenesiz. Yani ülkemizde 16-17 milyon araç olduğu düşünüldüğünde,
Türkiye’nin araç parkının, Türkiye’nin araç varlığının yüzde
25’inin muayenesiz olduğunu gördük. Bugün itibarıyla da bu böyle’’
şeklinde konuştu.
’’ARAÇ SAHİBİ BİLİNÇLİ DAVRANSAYDI MUHTEMELEN 11 GENCİMİZİ
KAYBETMEYECEKTİK’’
Araçların yüzde 25’inin yani her 5 araçtan birinin muayenesiz
trafikte seyir halinde bulunmasının çok büyük riskleri olduğunu
kaydeden Özcan, şunları söyledi:
’’Muayenesiz araçların trafikte ne büyük risk oluşturduğunun en son
örneği, geçen cumartesi günü Kayseri’de meydana gelen kazada
yaşandı. Kazayı yapan araç ilk olarak 2008 yılının Mayıs ayında
bizim Denizli’deki muayene istasyonumuza geliyor. Bu araç muayenede
kalıyor, yani muayeneden geçemiyor. Daha sonra muayene tekrarına
gelmiyor. Yaklaşık 7 ay sonra 2009’un Ocak ayında tekrardan
muayeneye geliyor ve yine kalıyor. Daha sonra aracın kusuru
gideriliyor ve istasyonumuzda muayeneden geçiyor. Aradan 1 yıl
geçiyor, muayene zamanı geliyor ve tekrar istasyonumuzda ağır kusur
nedeniyle muayenede kalıyor. Bir ay sonra tekrar geliyor ve
kusurunu giderdiği için muayeneden geçiyor. 10 Şubat 2010 tarihi,
aracı bizim istasyonda son gördüğümüz tarih. 2011’de muayeneye
gelmesi gerekirken gelmiyor, 2012’de, 2013’te de gelmiyor. Aradan
2,5 yıl geçiyor ve maalesef 11 kişinin öldüğü bu kaza oluyor. Keşke
bu aracın sahibi bilinçli davransaydı ve istasyonumuza gelseydi.
Muhtemelen bu gençleri kaybetmeyecektik.’’
Özcan, Kayseri’deki kazaya karışan aracın satılmış ve el
değiştirmiş olabileceğini de belirterek, ’’Zira muayenesiz
araçların da satışı mümkün. Satış işlemlerinde muayenesinin olup
olmadığı şartı aranmıyor ancak Emniyet Genel Müdürlüğü bu konudaki
çalışmasını tamamladı. Çok yakın zamanda muayenesi olmayan bu
araçların satışı yapılamayacak. Bu şekilde bir kontrol noktası daha
oluşturulmuş olacak’’ dedi.
Sunumunda, muayene istasyonlarına gelen ilginç araçların
fotoğraflarını da davetlilerle paylaşan Özcan, bir araç sahibinin
LPG tankını, otomobilinin arka koltuğunun önüne taktırdığını, bir
cip sahibinin ise aracının bagaj kapağı üzerine ilave koltuk
yaptırdığını, bunun gibi pek çok ilginç örneklerle
karşılaştıklarını belirtti.
Özcan, TÜVTÜRK araç muayene istasyonlarının hizmete girmesiyle
birlikte yıllar itibarıyla ölümlü trafik kaza sayılarında azalma
görüldüğünü, bunda bölünmüş yolların etkisinin de olduğunu
sözlerine ekledi.
(İHA)