Trabzonspor'da aslında ne oldu?

Ünal Karaman olayı Kayseri spor maçından sonra Başkanına yönelik yaptığı şok açıklama sonrası sürpriz olmadı. 'Ne demek boğazında kılçık olurum' Resmen 'Ben gidiyorum' demek..

Osman DİYADİN o.diyadin@hotmail.com

Türk futbolunun gündemine  bir anda Trabzon spor bomba gibi düştü.

Hiç beklenmeyen bir gelişme oldu…

Şampiyonluk hesabı yapılırken Ünal Karaman ile yollar ayrıldı?

Üzüldüm...

Bir kere şunu söyleyeyim..

Her zaman yazdım...

Ünal Karaman Teknik Direktör'den öte  adamdır,candır,koca yürektir...

Her zaman da destekledim..

Neden, niçin, nasıl oldu? diye bence tartışmaya mahal olmayacak bir olay yaşandı aslında…

Ünal hocanın Kayseri spor maçından sonra Başkan Ahmet Ağaoğlu’na yönelik yaptığı şok açıklamadan sonra film kopacağı belli olmuştu zaten…

Başkan Ahmet Ağaoğlu'nun Konya maçından sonra  oynanan futbolu eleştiren bence hiç şık olmayan açıklamasının etkisinde kaldı. Ve bu yönde dışarıdan tahrik edildiğini düşünüyorum..

Doğdum doğalı bu camianın içindeyim.Bu camianın ne yazık ki  en iyi yaptığı insanları birbirine kırdırma anlamında  iş fitne, fesat işini çok  iyi yönetmesidir...

Zaten bu nedenle bu kulübün iki yakısı bir araya gelmedi!..

Yoksa Ünal hoca  kulübünün başkanına karşı  Kayseri maçı sonrası  o açıklamaları yapacak 'Boğazınıza takılırım' diyecek adam değildir..

Yapmaması gereken şok açıklamalar aslında ‘Ben gidiyorum’ demekten başka  hiç bir şey değildi…

Öyle de oldu…

İlginç olan Ünal hoca 'Görevime son verildi' derken Başkan Ağaoğlu 'Divan Başkanımız görevde kalması için görüştü ama ikna edemedi' dedi..

Kim haklı diye tartışmaya artık gerek yok...

Bir kere şunu söylemek isterim;

Başkan Ağaoğlu Ünal Karaman’ı  hiç hesapta yokken bu takımın başına  büyük bir kararlılıkla getirdi. Bu yönde bir çok kimseyi ikna etmek zorunda kaldığını hatta kendisine bu yönde tavır alanlar olduğunu çok iyi biliyorum...

Kendi yönetimi de,camiasının önde gelenleri de iyi  biliyor...

Yani Ağaoğlu’nun  Ünal Karaman’a karşı art niyet taşıdığını hiç kimse iddia edemez. Eğer Trabzonspor yönetiminde bugüne kadar  Ünal Karaman’a kayıtsız şartsız destek veren biri varsa o Başkan Ağaoğlu’ndan başkası değildir...

Hakkını teslim edelim...

Tek başına Ünal hocaya kalkan oldu…

Hatırlayalım..

Ünal hoca geçen yıl  farklı kaybedilen Malatya maçından sonra istifa ederken  ‘Arkandayız hocam’ diyerek ona kim sahip çıktı. Ünal hoca istedi diye Onur ve Burak'ı kim gönderdi?

Başkan Ahmet Ağaoğlu…

Elimizi vicdanımıza koyalım..

Bugün Ünal Karaman’ın ayrılmasının ardından Ahmet Ağaoğlu’na hakaret edenlerin büyük çoğunluğu Ünal Karaman’ın takımın başına getirilmesine karşı olanlardı?

Aksini kim inkar edebilir...

Bu bir…

İki…

Böylesine  ligin en güçlü  şampiyon olabilecek  bir  kadrosunu kurarak hocasının önüne seren kim?

Allah aşkına böyle önemli yıldızlar hangi takımda var?

Kim yaptı bu transferleri?

Bu başkan ve bu yönetim...

Hem de para  pul yokken...

Ünal hoca  belki Trabzonlu değil ama çok iyi  bir Trabzon sporlu…

Adamlığına ise kimse laf diyemez…

Ama bu iş profesyonel!..

Öyle olmasa anasının ak sütü gibi helal olan sezon sonuna kadar alacaklarını alır ayrılır mıydı?

Ama  futbol dünyasında bunların olması çok doğal…

Bu camiada öyle büyük talihsizlikler yaşandı ki  Sadri Şener’in Başkanlığı döneminde  Japonya’dan adeta devlet töreni ile Trabzon spor’un başına getirilen Şenol Güneş gibi büyük bir değerin istifası soyunma odasında kabul edilerek  sessiz sedasız gönderildi...

Kimse kulübe gidip 'Ne yapıyorsunuz' demedi..

Kimseden ses çıkmadı...

Bu adam Şenol Güneş!..

Bugün yaşananlar kuşkusuz hiç arzu edilmezdi...

Ama görünen o ki karşılıklı bir veda ediş oldu...

İki tarafta açıklamalarını yaptı…

Artık büyütüp kulübü yıpratmaya gerek yok...

Çünkü aslolan Trabzon spor...

Trabzon spor artık önüne bakmalı..

O nedenle belirlenecek olan yeni teknik direktör şampiyonluk yarışının yükünü kaldıracak, camiada kabul görecek bir isim olmak zorunda. Bu  kadronun  şampiyon olmaması için hiçbir neden yok…

Yönetim kararını beklemeden vermeli.

Bu saatten sonra kısa vadede yeni Teknik Direktör olmaz şeklinde sözler ortamı zehirler!..

Biline...

O nedenle  bundan sonra ki süreçte  herkes 'Kol kırılır yen içinde kalır' anlayışı ile kenetlenmeli…

Yoksa  Trabzon spor’da bundan sonra  bir de başkan ve yönetim krizi yaşanırsa, toparlamak asla mümkün olmaz ki Trabzon spor’un ekonomik olarak ta kurtuluş savaşı verdiği süreçte kulüp çöker…

Yaşanan olay sonrası Başkana, başkan yardımcısına, yönetime  hakaret ve tehdit etmekle kimse bir şey kazanamayacağı gibi Trabzon spor’a  altından kalkamayacağı  büyük bir zarar vereceklerini iyi bilmeliler...

Taraftarın   yaşanan olay sonrası  Yönetimci, Ünal Karaman' cı diye bölünmesi felaket olur...

Aman dikkat...

Duygusallığa gerek yok…

Ünal hocanın önemli katkıları olduğu aşikar..

Kimse bunu inkar edemez...

Büyük camialar böylesine krizleri çabuk atlatan camialardır. Ünal hocanın Kayseri maçı sonrası yapmaması gereken açıklamalarla ilgili, kendisini dışarıdan başkana karşı tahrik edenlerin rol oynadığını düşünüyorum..

Hakkın teslimini yapalım…

Bu kulübün iki yılda nereden nereye geldiğini, nasıl fedakarlıklar yapıldığını, nasıl kaynaklar bulunduğunu, futbolculara borcu olmayan tek kulüp nasıl oluşturulduğunu, nasıl iki yılda dipten tavan yapan bir kulüp yapısı inşa edildiğini unutmayalım...

Daha iki yıl önce uçan kuşa borcu bulunan, transfer yasağı ile baş başa kalan, UEFA'dan ceza alması an meselesi olan bir Trabzon spor kulübünden bahsediyoruz…

Eğer bir başarı öyküsü yazılmışsa, bunda taraftarından başkanına, yönetiminden futbolcusuna, teknik direktöründen camiasına kadar herkesin payı var...

Bugün birilerinin  bir takım siyasi mesajlar vermesinde amaç üzüm yemek değil bağcıyı dövmek!..

O birilerinin bu olay üzerinden  fitne ve fesat ile Bakan Albayrak’a gönderme yapmaya çalışması hatta işin içine Bakan Soylu'yu çekme girişimleri çok manidar...

Oda TV bu işin içine girmişse anlayın artık.Trabzon spor taraftarı uyanık olmalı. Açık ve net bordo mavili kulübe operasyon çekiliyor. 

Öte yandan camia içinde  Ünal Karaman üzerinden siyaset yapanlara ne denmeli...

Kardeşim bu şehrin bakanları kulübe  sahip çıkmadığı zaman ' niye sahip çıkmıyorsunuz' diye eleştiren sizler.Sahip çıktığı zaman taşın altına elini koyduğu zamanda 'Kulübü niye siyasete alet ediyorsunuz' diyende sizler..

Bakın...

Trabzon’un evladı olan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın kulübün ayağa kalkması için taşın altına nasıl elini koyduğunu görmemek ve takdir etmemek mümkün mü?

Sayın Bakanın Trabzon spor masada güçlü olsun, hakkı hukuku yenmesin  diye neler yaptığını  çok iyi bilenlerdenim.

Öyle dışarıdan gazel okuyan siyasetçiler şunu iyi bilmeli ki;

Bakan  Albayrak olmasaydı enkazın kaldırılmasına omuz vermeseydi  bu kulübün ayağa kalkması asla mümkün değildi. 

Bizzat yanımda yaşanan bir  yetkilinin yüzüne  karşı Trabzon spor’un hakkı yenmesin diye söylediği bir sözü yazsam  şok olursunuz…

Ama bir gün dahi çıkıp ‘Ben şunu yaptım’ dedi mi?

Hayır…

Bu camia böylesine sahip olduğu değerlerin   şevkini  fitne fesat girişimlerine kanıp kırmasın..

Bakanı bu olayların içine  Bakanı çekmek isteyenler Trabzon spora ihanet etmek isteyenlerden başkaları değildir.Trabzon spor  taraftarı ve camiası  kulübüne sahip çıkmalıdır. 

Ünal Karaman olayından sonra kulübü  kendi siyasi emellerine malzeme yapmak isteyenler madem destek olmayacaklar  ellerini kulüpten  çeksin gölge etmesinler…

İki yıl önceki enkazı kaldırmak kolay mıydı?

Bu enkaz nasıl kalktı ve kalkıyor...

İki yıl önce kim hayal ediyordu Trabzon spor ekonomik olarak toparlanacak çok iyi transferler yapacak ülkenin gurur duyduğu bir takım haline gelecek?

Öyle dışarıdan gazel okumak kolay!..

Diyeceğim şu ki  olan oldu...

Tabi ki böyle olmamalıydı...

Ama bazen olacağa çare olmuyor...

Ünal Karaman gitti diye baki olan kulübü kapatacak halimiz yok.

O nedenle Trabzon spor son iki yılda Türk futbolunda herkesin büyük takdirini ve beğenisi kazanmışken bunun altına dinamit koymak isteyenlere karşı çok dikkatli olunmalı…

Ve bu takım şampiyonluk yarışının en güçlü takımıdır.

Her zaman söylerim...

Trabzon spor’un rakibi Trabzon şehridir!..

Trabzon spor ne yazık ki rakiplerinden önce Trabzon şehrini yenmeli!..

Ne zaman bu şehir sözde değil özde bütünleşir  'Aslolan Trabzon spor'un varlığı' der  işte  o zaman bu takım şampiyon olur...