Terörle mücadele işe yaramıyor
Abone olNe salgın, ne deprem ne de AIDS! Dünyanın en büyük belası terör. Uluslararası Af Örgütü'nün yayımladığı rapora göre devletlerin yürüttüğü mücadele işe yaramıyor.
Uluslararası Af Örgütü yayımladığı 2005 raporunda, devletlerin
yürüttüğü terörle mücadelenin işe yaramadığını açıkladı. Örgüt
raporunda terörizmin en iyi ilacının insan haklarına saygı olduğu
belirtildi. 131 ülkedeki insan hakları ihlallerinin anlatıldığı 308
sayfalık Uluslararası Af Örgütü raporunda, ABD’ye insan hakları
alanında ciddi eleştiriler yapıldı. Geçtiğimiz yıl terörizmde artış
olduğuna dikkat çeken Uluslararası Af Örgütü, 2004'te Beslan'daki
kanlı okul baskını, Madrid'i kana bulayan saldırıları, Irak'ta
rehinelerin başlarının kesilmesini ‘barbarlığın tırmanmasına’ örnek
gösterdi. Teröre karşı verilen mücadelenin hükümetler tarafından
sorgulanmadığı belirtilen Uluslararası Af Örgütü raporunda, “işe
yaramadığı açıkça gözüken stratejilerini sürdürmekte inat
ediyorlar” denildi. Raporda, 11 Eylül saldırılarının üzerinden dört
yıl geçmesine rağmen dünyanın daha güvenli bir yer haline
getirilemediği hatırlatıldı. Uluslararası Af Örgüt Genel Sekreteri
İren Han, ''teröristlerin yaptıklarını acımasızca mahkum etmek
gerekiyor ama, devletler de, olayların faillerini insan haklarını
ayaklar altına almadan adaletin önüne çıkarmakla yükümlü
olmalılar'' dedi. ABD yönetimine insan hakları eleştirisi
Uluslararası Af Örgütü, insan haklarını ihlal eden ABD yönetimine
de eleştiriler getirdi. Raporda, ''terörle mücadele çerçevesinde
insan haklarının ayaklar altına alınması, Başkan George Bush'un
insan hakları şampiyonluğuna ilişkin sözlerinin içini tamamen
boşaltmıştır'' denildi. Uluslararası Af Örgütü’nün raporda, ABD'nin
insan haklarını güvenlik uğruna feda edilebileceği yolunda ‘açık
mesaj’ verdiği belirtilerek, bunun ‘kabul edilemez’ bir durum
olduğu vurgulandı. ‘İşkence meşrulaştırılıyor’ eleştirisi ABD'nin,
işkence yasağının ‘çevresinden dolaşmaya çalıştığı’, bunu yaparken
de dünyayı ‘aldattığı’ vurgulanan raporda, yeni dünya düzeninin
''tehlikelerle'' dolu olduğu görüşüne yer verildi. Korku ve
güvensizliği hakim kılmak için özgürlük ve adaleti diline dolayan
yeni bir politika geliştirildiğine dikkat çeken Genel Sekreter İren
Han, “bazıları tam bir ikiyüzlülükle işkenceyi yeni tanımlarla
allayıp pullayarak takdim etmeye çalışıyor. Amaçları, sorgulamadaki
işkence yasağını bir şekilde aşabilmek...'' dedi. Diğer ülkelere
insan hakları eleştirisi Raporda, ABD'den başka ülkeler de
eleştirilerden nasibini aldı. İsrail, Uluslararası Adalet
Divanı'nın kararına rağmen Batı Şeria'da güvenlik duvarı inşa
ettiği için eleştirildi. Rus askerlerinin Çeçenistan'da kadınlara
tecavüz ve işkence ettikleri halde cezalandırılmadıkları da
vurgulandı. Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde binlerce kadın ve
çocuğun tecavüzden kurtulabilmesi için hiçbir şey yapılmadığı
belirtildi. Afganistan'da seçimlere rağmen anarşi ve
istikrarsızlığın hüküm sürdüğü, Irak'ta şiddetin artarak devam
ettiği açıklandı. Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri İren Han,
uluslararası topluluğun özellikle Sudan'ın Darfur bölgesinde olup
bitenler karşısında sesiz kaldığını söyledi. Ortadoğu ihlallerin
merkezi Rapora göre, ABD kuvvetleri Irak'ta mazur görülemeyecek
cinayetler işledi, keyfi tutuklamalara girişti, işkence ve kötü
muameleye başvurdu. Terörle mücadelenin Ortadoğu ülkelerinde keyfi
uygulamalara, adaletsiz muhakemelere, işkence ve kötü muameleye yol
açtığı belirtilen raporda, Suudi Arabistan'da silahlı kuvvetler ve
güvenlik güçlerince öldürülen insanların sayısının arttığına dikkat
çekildi. Raporda, Suudi Arabistan’nın insan hakları alanında zaten
kötü olan karnesinin iyice kötüleştiği açıklandı. Uluslararası Af
Örgütü’nün raporunda Yemen, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt,
Ürdün, Suriye ve Mısır'da da terörle mücadele adı altında insan
haklarının ayaklar altına alındığına dikkat çekildi. Raporda,
İsrail'in Filistinlilere karşı ‘savaş suçu’ işlediği
hatırlatılarak, Batı Şeria ile Gazze şeridinde durumun geçtiğimiz
yıla göre daha da kötüleştiği vurgulandı. Kadın hakları ihlal
ediliyor Uluslararası Af Örgütü raporunda Asya'da da geçtiğimiz yıl
kadınlara yönelik şiddet ve sistematik ayrımcılığın arttığı
belirtildi. Raporda, Asya’da hemen hemen her ülkede kadınların kötü
muameleyle karşı karşıya kaldığı vurgulandı. Raporda, Afganistan’da
Taliban rejiminin yıkılmasıyla kadınların biraz da olsa nefes
açıklandı. Ancak Afganistan’da silahlı gruplar tarafından kaçırılma
korkusunun kadınların ev dışında rahatça hareket etmesini
engellediğine ve aile içinde kadınların davranışları konusundaki
aşırı kısıtlamaların yapıldığına işaret edildi. Örgütün raporunda,
geçtiğimiz yıl Asya'da, Afganistan'dan Doğu Timor'a kadar birçok
ülkede insan haklarının, hükümetler ve silahlı isyancı gruplarca
çiğnendiği de belirtildi. Rapora göre, Malezya ve Singapur'da
insanlar yargılanmaksızın süresiz olarak hapse atılırken, Çin ve
Vietnam'da dini azınlıklar baskı altında tutuluyor. Nepal, Tayland
ve Endonezya'da ise güvenlik güçleri yargısız infaz yapıyor. Kuzey
Kore'de insanlar gıda yetersizliği nedeniyle açlıktan ölürken,
Myanmar'da iktidardaki askeri yönetim reform sözüne rağmen
demokratik adımlar atmayı kabul etmiyor. Asya ülkelerinde insan
hakları ihlalleri: Afganisatan: Ülkedeki ABD güçleri keyfi olarak
insanları tutuklamayı sürdürdü ve yardım gruplarının ülkenin büyük
kısmında yardım yapması engellendi. Çin: Yönetim, izinsiz yapılan
camileri kapatarak, imamları tutuklayarak ve Uygur dilinin
konuşulmasına kısıtlamalar getirerek, Müslüman Uygurlara yönelik
baskısını sürdürdü. Tibet'te ifade ve ibadet özgürlüğü ciddi
biçimde kısıtlanırken, Falung Gong gibi gruplara yönelik siyasi
baskılar devam etti. Ülkede binlerce insan, birçoğu adil olmayan
yargılamalardan sonra idama mahkum edildi ya da idam edildi.
Myanmar: Ülkede, 1300'den fazla siyasi kişi tutuklandı ve hapse
mahkum edildi. Demokrasi yanlısı lider Aung San Suu Kyi'nin ev
hapsi devam etti ve ordu, Mon, Shan ve Kayin eyaletlerinde yaptığı
operasyonlarda etnik azınlığa karşı ciddi hak ihlallerinde bulundu.
Tayland: Ülkenin güneyindeki bölgelerde Müslüman ayaklanmasında
güvenlik güçleriyle çıkan çatışmalarda 500'den fazla kişi öldü.
Güneyde hükümet yetkilileri ve askeri tesislere yönelik saldırılar
devam etti. Orduya ait kamyonlarda 78 kişinin boğularak ölmesiyle
ilgili hiç kimse adalet karşısına çıkmadı. Filipinler: Ordunun
askeri operasyonlarında şüpheli Müslüman militanlar yargısız infaz
edilirken, asker ve polis, çok sayıda şüpheliye kötü muamele ve
işkence yaptı. Avustralya: Yeni terörle mücadele yasasıyla suçlama
yöneltmeksizin tutukluluk süresi uzatıldı ve yasal temsilcinin
seçilmesi konusunda yeni kısıtlamalar getirildi. Avustralya yerlisi
Aborjinlere yönelik muameleler konusundaki kaygılar devam etti.
Hindistan: Gucarat eyaleti yetkilileri, yüzlerce Müslümanın Hindu
çetelerce öldürüldüğü 2002 yılındaki şiddet olaylarının
sorumlularını halen adalet karşısına çıkarmadı. Keyfi tutuklamalar,
işkence ve siyasi muhaliflere karşı ciddi hak ihlalleri sürdü.
Pakistan: Terörizmle mücadele bahane gösterilerek keyfi
tutuklamalar yapıldı ve güvenlik güçlerinin aşiretlerin bulunduğu
bölgelerde yaptığı operasyonlar sırasında muhtemelen yargısız
infazların yapıldığı rapor edildi. Kutsal değerlere hakaretle
ilgili yasalar Hıristiyanlar hakkında yasal soruşturma açılmasında
kullanıldı. Doğu Timor: Dünyanın bu yeni ülkesinde kilit konumdaki
kurumların zafiyeti, adaletin uygulanmasında sorunlara yol açarken,
yasadışı tutuklamalar yapıldı, yargılamalar uzun sürdü, aşırı güç
kullanmak ve şüphelilere saldırmakla suçlanan polisler cezasız
kaldı.