Teröristlerin hain planını boşa çıkaracak 3 hamle
Abone olSuriye’de sürdürülen ‘Zeytin Dalı’ harekâtında, Afrin ve benzeri yerleşim yerlerinde sivillerin korunması ve canlı kalkan sorununun çözülmesi için üç aşamalı plan yapıldı. Cenevre Sözleşmesi’nin ilgili hükümlerinden hareket edilerek ‘süre tanıma, anons ve bildiri atma’ gibi yöntemler izlenecek.
HÜKÜMET kaynaklarından edinilen bilgiye göre, daha çok kırsal
alanda devam eden operasyonun başta Afrin olmak üzere yerleşim
yerlerinde nasıl yürütüleceğiyle ilgili birden fazla seçenek ve
durum değerlendiriliyor.
Yapılan planlamayla, Afrin’in dış mahallelerine bir ay içinde ulaşılacağı hesaplanıyor. Baştaki hava koşullarından kaynaklanan zorluğun da aşıldığı belirtiliyor.
CENEVRE SÖZLEŞMESİ
Operasyon sırasında, Afrin ve diğer yerleşim yerlerindeki terör
örgütlerinin, sivilleri canlı kalkan olarak kullanma olasılığı,
ayrı bir başlıkta değerlendiriliyor. Cenevre Sözleşmesi’nde sivil
halkın korunması, canlı kalkan olarak kullanılmasının önlenmesi
gibi başlıklar, askeri yetkililer tarafından değerlendirildi.
Teröristlerin kendilerini güvene altına almak için sivilleri kalkan
yaptığı, sivil kıyafetler giyerek halkın arasına karıştığı
belirtiliyor.
UYARI VE BİLDİRİ
Bu nedenle planlama yapılırken öncelikle terörist bölgelerden
sivillerin ayrılmasına olanak sağlanacak. Ardından harekâtın
komutanları, anonslar yaparak sivil halkın bölgeyi terk etmesini
isteyecek. Bildiriler dağıtılarak çağrı yapılacak. Operasyonlarda
önce sivillerin bölgeyi boşaltması için uluslararası yasalarda
belirtilen yollar ve süreler uygulanacak.
BÜTÜN OPERASYON BAHAR AYINA KADAR SÜRECEK
Ardından birden fazla bölgeye ayrılan ve birbirinden bağı koparılan
alanlara saldırılar başlayacak. Afrin dahil tüm yerleşim
yerlerinde, temizlik harekâtının mahalle mahalle değil, şehirlerin
büyük bölgelere ayrılarak ayrı ayrı yapılması planlanıyor. Bütün bu
operasyonun bahar aylarına kadar süreceği belirtiliyor. Bu
planların, Şam yönetimine ait güçlerin Afrin’e girmesi durumunda
değişeceği kaydediliyor. Tüm planların sahadaki gelişmelere göre
değişebileceği ve revize edilebileceği dile getiriliyor.
SİVİLLERİ KULLANMAK SAVAŞ SUÇU
ULUSLARARASI hukukta, savaş koşullarında sivillerin canlı kalkan
yapılması yasadışı olarak tanımlanıyor. Üç tür canlı kalkan
öngörülüyor. Bunlar, “yakınlığa bağlı canlı kalkanlar, zorunlu
canlı kalkanlar ve gönüllü canlı kalkanlar” diye tanımlanıyor.
Korumaya yönelik düzenlemelerin gönüllü canlı kalkanları
kapsamadığı belirtiliyor. Savaş Sırasında Sivillerin Korunmasına
Dair 4’üncü Cenevre Sözleşmesi’nin 28’inci maddesinde, “Korunan bir
kişinin varlığı, belli nokta veya alanları askeri harekât
karşısında dokunulmaz kılmak için kullanılamaz” deniliyor.
Sözleşmeyi ayrıntılandıran ek protokollerin ABD tarafından
imzalanmadığı biliniyor. Ancak tüm ülkelerin, bu kuralları
uluslararası örf ve adet hukuku olarak kabul ettiği belirtiliyor.
1998 tarihli Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Roma Statüsü de, “Bir
sivilin veya diğer bir korunan kişinin varlığının belli nokta, alan
veya askeri güçlerin askeri harekâtlarda hedef olmaması için
kullanılmasını” savaş suçu ilanı sayıyor.