Terim umutsuz, Bilic umutlu, Yanal endişeli
Abone olUluslararası Futbol Tarihi ve İstatistikler Federasyonu (IFFHS) üyesi ve Türkiye temsilcisi FSTATS, teknik direktörlerin beden dillerini açı...
Uluslararası Futbol Tarihi ve İstatistikler Federasyonu (IFFHS)
üyesi ve Türkiye temsilcisi FSTATS, teknik direktörlerin beden
dillerini açıkladı.
Teknik direktörler sık sık basının karşısına geçerler ve
futbolseverlere açıklamalarda bulunurlar. Peki bu açıklamaların ne
kadarı samimi, ne kadarı gerçeği yansıtıyor? İşte FSTATS konuyu
iletişim ve beden dili uzmanı Mert Aydıner’e sordu. Fatih Terim,
Slaven Bilic ve Ersun Yanal… Bu üç teknik adamın beden dilleri
neler söylüyor? İşte FSTATS’ın o yazısı:
“Türkiye Futbol Federasyonu’nun A Milli Futbol Takımı Teknik
Direktörlüğü için Fatih Terim ile resmen anlaşması futbol
kamuoyunda halen tartışılıyor. Yapılan görüşmeler sonucunda Terim,
2014 Mayıs ayına kadar Galatasaray Teknik Direktörlüğünün yanı sıra
A Milli Futbol Takımı’nın teknik direktörlüğünü de yapacak. Peki,
tecrübeli çalıştırıcı bu görevi gerçekten istiyor muydu? İmzalar
atılırken yaptığı konuşmada “Ülke ve bayrak söz konusu olunca,
görevden kaçmak olmuyor.” ifadelerini kullanan Fatih Terim’in beden
dili bu sözleri destekliyor mu?
Beden dili uzmanı Mert Aydıner imzaların atıldığı basın
toplantısında hem Fatih Terim’in hem de TFF başkanı Yıldırım
Demirören’in vücut hareketlerini inceledi. Kelimelerin gücünü inkar
etmesek de iletişimde en önemli unsurun "asla yalan söylemeyen"
beden dili olduğunu belirten Mert Aydıner, nasıl söylediğimiz ne
söylediğimizden çok daha önemlidir açıklamasını yaparken konuyu
şöyle örneklendiriyor; mesela bir teknik direktör “Ben takımıma
güveniyorum, bu maçı rahat alırız!” derken beden dili
söylediklerini yalanlayabilir.
YILDIRIM DEMİRÖREN’E SÜRPRİZ OLDU
Peki, geçtiğimiz gün yapılan basın toplantısında Yıldırım
Demirören’in ve Fatih Terim’in beden dilleri neler söylüyordu?
Uzman Mert Aydıner’e göre Fatih Terim’in milli takım teknik
direktörlüğü teklifini kabul etmesi Yıldırım Demirören için
“şaşırtıcı ve mutluluk verici” oldu.
Mert Aydıner: “Yıldırım Demirören, basın toplantısının başında
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal’a ve Galatasaray’a
gerçekten minnettar. Ünal Aysal’a samimiyet ile teşekkür ediyor. Bu
teşekkürün sebebi onu çok zor bir durumdan kurtardığı için
olabilir. Yıldırım Demirören, Terim’in teklifi kabul etmesinden
dolayı rahatlamış bir görünüm sergiliyor.”
FATİH TERİM GELECEKLE İLGİLİ UMUTLU DEĞİL
Beden diline o anki duygu ve düşüncelerin yansıdığını, analizin
anlık yapılabileceğini söyleyen Uzman Mert Aydıner’e göre Fatih
Terim, gönül rızası ile değil de zorla bu görevi kabul etmiş gibi
görünüyor.
Mert Aydıner: “İstediğiniz bir şey söz konusu olduğunda, onunla
karşı karşıya geldiğiniz zaman dik durursunuz, atılgan olursunuz, o
yöne doğru hareket edersiniz ama birisi sizi zorla bir yere
oturtmuşsa “isteksiz ve hareketsiz” görünürsünüz. Coşkulu bir
görünüm sergilemeyen Fatih Terim. “Bana bir görev verildi ve bu
görev milli takım olunca kaçınılmaz.” derken bu coşkusuzluk
sözlerine ve ses tonuna da yansıyor. Ayrıca yüzüne yansıyan
hareketlerden endişeli olduğunu da çok rahat ifade edebiliriz.
Bunun birçok sebebi olabilir. Mesela Galatasaray’da ki gidişatının
bozulacağı endişesini taşıyor olabilir. Ya da iki görevin aynı anda
yürütebilirliğiyle alakalı kaygıları olabilir. Daha önce milli
takıma geldiğinde inançla, coşkulu bir şekilde konuşan Terim’in
şimdi elleri masanın altında. Gelecekle ilgili umutlu görünmüyor.
Başarılı olacağına dair inançlı bir duruş sergilemiyor.
Kaşlarından, yüzündeki zorluk kaslarının hareketinden ve dudağını
bükmesinden gelecekle ilgili henüz olumlu bir fikrinin, inancının
olmadığını anlayabiliyoruz. Ancak gayet samimi ve inanarak
söylediği bir şey var ki milli takımdaki sistemin oturtulması
konusundaki arzusu. Bu konuyla ilgili konuşurken Fatih hocanın
kendine olan güveni beden diline de yansıyor.
SLAVEN BILIC TURDAN UMUTLU
Avrupa Ligi’nde zayıf rakibi Tromsö’ye mağlup olan Beşiktaş’ta
teknik direktör Bilic’in maçın ardından katıldığı basın
toplantısındaki beden dilini analiz eden Uzman Mert Aydıner’e göre
Hırvat teknik adamın alınan yenilgiyi hiçbir şekilde beklemediği
net bir şekilde anlaşılıyor.
Mert Aydıner: “Bilic’in dudaklarını ısırmasından aklına gelen
olumsuzlukları söylemediğini, içinde tuttuğunu anlıyoruz. Basın
toplantısı boyunca eliyle burnunu ve ağzını kapatması
tahammülsüzlüğün ve öfkenin göstergesi. Yüz ifadesi düşünceli ve
üzgün. Bir soru sorulduğunda yerinde kıpırdanmak sorulan soruya tam
olarak yanıt veremeyeceğinin ve söylediği şeylerin arkasında
duramayacağının işaretidir. Sorulara net cevaplar vermeyen Bilic’in
zihnindeki olumsuzlukları yansıtmamaya çalıştığını ve toplantı
içinde aslında aklında maçın muhasebesini yaptığını söyleyebiliriz.
Ayrıca toplantı boyunca duruşunu bozmayan ve sabit bir şekilde
duran Bilic’in sol dirseğini rakip takımın teknik direktörüne doğru
yöneltmesi ve araya mesafe koyması da ona karşı üstünlüğünü belli
etme çabasıdır. Rakibine ben senden üstünüm diyen Bilic toplantı
sonunda Agnar Christensen ile tokalaşırken de elini rakip teknik
adamın elinin üstüne çıkarıyor. Burada da yine ben senden her
şekilde daha üstünüm mesajı veriyor. Kazanma olgusunun beyinde
şekillendiği gerçeğinden yola çıkarak bu doğrultuda davranışlar
sergileyen Hırvat teknik adamın tur için inançlı olduğunu
söyleyebiliriz.”
ERSUN YANAL MASKELEME YAPIYOR
Mert Aydıner’e göre, Arsenal’e 3 - 0 mağlup olduktan sonra basın
toplantısında soruları yanıtlayan Fenerbahçe teknik direktörü Ersun
Yanal henüz takıma uyum sağlayamamış durumda.
Farklı bir mağlubiyetin ardından son derece stresli olmasının
normal karşılanması gerektiğini belirten Aydıner “Ersun Yanal sabit
oturuşu ve ellerini kontrol etme şekli ile aslında renk vermemeye,
duygularını belli etmemeye çalışıyor. Yinede dilini ağzının içinde
dolaştırması, konuşurken hafif hafif sallanması yaşadığı stresi ve
endişeyi ele veriyor. Ancak Ersun hoca ile ilgili en dikkat çekici
nokta konuşurken biz vurgusunu yapmaması. Hocanın kendisini
hatalardan soyutlaması henüz tam olarak takımla kaynaşamadığının da
göstergesi. Oldukça kontrollü, renk vermemeye çalışan Ersun Yanal
ile Aykut Kocaman arasında bu açıdan bir benzerlik var. Her ikisi
de duygularının hareketlerine yansımasına izin vermiyor. Yani
maskeleme yapıyorlar. Ancak çok kontrollü davranmak ve duyguları
belli etmemek futbolcularla ve taraftarlarla iyi ilişkiler kurmayı
ve güvenin tesis edilmesini de engelleyebiliyor.”
İletişim ve beden dili uzmanı Mert Aydıner sözlerini noktalarken
tek bir harekete bakarak izlediğimiz kişinin düşüncesinin
anlaşılamayacağının altını çizerek ‘’Beden dili analizi sadece
kişinin o anki duygularını yansıtır. Ancak bu duyguyu ortaya
çıkaran düşüncelerin kaynağı hakkında bize bilgi vermez. Doğru bir
yargıya varabilmek için kişinin beden dili, yüz ifadeleri, ses,
konuşma tarzı ve kelimelerden oluşan iletişim şeklini belirlemek ve
elde ettiğimiz bu bilgileri o kişinin içinde bulunduğu koşullar
çerçevesinde değerlendirmek gerekir’’ dedi.