Teknoloji casusluğu değiştirdi.
Abone olCasusluk ilerleyen teknolojiye ayak uydurdu. Bu alanda ileri ülke olan ABD artık Washington'dan ıssız çöllerde gezen zanlının konuşmalarını dinleyebiliyor.
Elektronik gözetim teknolojileri istihbarat servislerinin
bilgiye erişim tekniklerini yeniden tanımlıyor. Yemen’de 2002
yılının Kasım ayında bir ABD casus uydusu, ıssız bir yolda
ilerleyen otomobilin ön koltuğundan gerçekleştirilen bir cep
telefonu konuşmasını tespit etti. Telefon numarası Ulusal Güvenlik
Ajansı’nda (NSA) bulunan bir bilgisayarı tetikledi... Konuşan
kişinin sesi bilinen hiç bir teröristin sesine uymuyordu. Ancak
daha sonra aracın arka koltuğunda oturan başka birinin sesi
duyuldu. NSA bilgisayaraları hızlı bir şekilde bu sesin USS Cole’a
karşı iki sene önce gerçekleştirilen saldırının sorumlusu olan Ebu
Ali el-Hariti’ye ait olduğunu saptadı. CIA, insansız bir avcı uçağa
gerekli talimatı göndererek bir füze saldırısı düzenledi. Arabadaki
herkes öldürüldü. “The Puzzle Palace: A Report on NSA, America’s
Most Secret Agency (Bulmaca Sarayı: Amerika’nın En Gizli Servisi)
isimli kitabın yazarı James Bamford bu durumu şu sözlerle
açıklıyor: “Issız bir çölün ıssız bir bölgesinde bir otomobilin
arka kolduğunda seyahat eden birinin sesini NSA’da bir masada
oturan birinin duyarak nasıl harekete geçebildiği teknolojinin
vardığı noktayı gayet güzel açıklıyor” BUSH’TAN DESTEK Aslında
NSA’nın casusluk faaliyetleri telefon dinlemekten ya da e
-postaları okumaktan çok öteye gidiyor. ABD Başkanı Bush’un geçen
pazartesi yaptığı basın toplantısında “İnsanlar telefon
numaralarını ve cihazlarını değiştiriyor ve hızlı hareket ediyor.
Bu insanları tespit edebilmeli ve önleyebilmeliyiz” sözleriyle
açıkladığı gibi NSA oldukça zor bir işin sorumluluğunu üzerinde
taşıyor. İSTİRAHAT HALİNDE İSTİHBARAT 50 yıldan fazla süre önce
ABD, Sovyetlerin iletişimini dinleyebilmek için Berlin Duvarı’nın
altına bir tünel açmışlardı. O günden bu yana benzer şekilde haber
alma yöntemlerine “hareket halinde istihbarat” terimi kullanılıyor.
Bamford’a göre bugün ise “istirahat halinde istihbarat” dönemi
yaşanıyor. Yani istihbarat veri tabanlarında yatıyor. NSA’nın eski
çalışanları İnternetin istihbaratta kullanım alanlarını beş ana
başlık altında topluyorlar: İnsanların bilgisayarlarına virüs
yerleştirmek Dizüstü bilgisayarların içeriğini indirmek Klavyeleri
izleyerek mesajları şifrelenmeden önce ele geçirmek Cep telefolnarı
sayesinde şüphelilerin yerini belirlemek ve izlemek Uzaydaki
uyduları, yerdeki dev çanak antenleri ve deniz altına
yerleştirilmiş elektronik cihazları kullanarak dünya üzerinde
gerçekleşen her tür iletişimi takip etmek. Elektronik casusluğun
kahraman yeni dünyasında NSA bilgisayarları her gün milyarlarca
parça bilgi kırıntısı topluyor. Problem ise elektronik samanlıkta
elektronik iğneyi aramak. Bu hala eski tarz analiz yönetmlerini
yani insan gücünü gerektiriyor. Kaynak: www.ntvmsnbc.com