Tekirdağ'da bu iki yerde denize girmeyin!
Abone olTekirdağ'da denize girenler için önemli uyarı. Yapılan incelemeler kirlilik oranının yüksek olduğunu ortaya koydu.
Tekirdağ'ın bazı bölgelerinde yapılan
incelemelerde, denizde kirlilik oranları yüksek çıkmasına rağmen,
vatandaşlar buna aldırmadan denize giriyor.
Hava sıcaklığının mevsim normalleri üzerinde seyretmesi ve nemin zaman zaman yüzde 95 oranına çıkması nedeniyle, vatandaşlar serinlemenin çaresini denize girmekle buluyor.
Şuanda kentte arıtma tesisi bulunmadığından
kanalizasyon ve dere suları doğrudan denize bırakılıyor. Kent
merkezinde denizin kirlenmesine neden olan bu sular, insan
sağlığını da tehdit ediyor. Özellikle Değirmenaltı bölgesinde
plajın hemen yanından akan dereye aldırmayan vatandaşlar, denizde
serinlemeye çalışıyorlar.
BU İKİ BÖLGEYE DİKKAT!
Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü'nce 15 günde bir yapılan su analizlerinde, Değirmenaltı ve Dereağzı bölgelerindeki denizde, koliform değeri 11 binin üzerinde tespit edildi.
Denize girilebilmesi için bu değerin 10 binin altında
olması gerektiğini ifade eden İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri,
analiz sonuçlarının Tekirdağ Valiliği, Çevre ve Orman İl Müdürlüğü
ile Belediyeye gönderildiğini, belediyenin bu bölgelerde denize
girilmemesi için uyarı yapması gerektiğini belirtti.
DENİZ KİRLİLİĞİNİN YARATTIĞI TEHLİKELER
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, deniz suyunun temiz olmadığı yerlerde denize girmek, yüzmek, dalmak ve suda oyun oynamanın ciddi hastalıklara yol açabildiğini söyledi.
Özellikle kanalizasyon sularının karıştığı deniz
sularına; tifo, kolera, dizanteri, hepatit A, mantar
hastalıklarına yol açanlar da dahil olmak üzere her tür
mikrop karışabildiğini ifade eden Yorulmaz, denizlere atılan
kirliliklerin suya giren insanlara deri, ağız, burun, göz
gibi yollarla, hatta deniz suyunun yıkadığı kumlarda oturma ile
insanlara geçebildiğini belirtti.
HASTALIKLARIN BELİRTİLERİ
Genellikle mikroplarla olan kirliliklerin insanlarda kısa zamanda
hastalanmaya yol açtığını anlatan Yorulmaz, şunları kaydetti:
''Bu hastalıklar sıklıkla karın ağrısı, ishal, kusma ve ateş ile ortaya çıkan mide barsak sistemi hastalıkları, kulak, boğaz ve deri hatta bel ağrısı, ağrılı idrar yapma, idrar yaparken yanma, sızlama, sık idrara çıkma ateş gibi belirtilerle seyreden idrar yolu enfeksiyonları biçiminde ortaya çıkmaktadır. Tüm bu sorunlar; çocuklar, yaşlılar, bağışıklık sistemi zayıf kişiler, kronik hastalığı olanlarda daha fazla görülmektedir.''