Tek bir zeytine bile razı çocuklar!
Abone olRojda sadece zeytine bile razıydı. Bize yatak gönderin eski de olsa olur diyordu... Şimdi çok mutlu, ama mektupları yine ağlatıyor...
Diyarbakır'da yaşayan Rojda Bayar henüz 13 yaşında, 7'inci sınıf
öğrencisi. Şermin, Nupelda ve en küçük kardeşleri Songül'le kentin
Ergani çıkışında yoksul ailelere yaptırılan Üçkuyular'daki
konutlarda yaşıyorlar.
Namus davasından hüküm giyen babaları Hüseyin Bayar işsiz. Hiçbir gelirleri yok. Anne Sultan Bayar, "Beni küçük yaşta evlendirdiler, 'kocaya para mı götüreceksin' diye okutmadılar. Ne pahasına olursa olsun kızlarımı okutacağım" sözleriyle törelere başkaldırıyor.
BİZE YEMEK GÖNDERİN SADECE ZEYTİN OLSA DA YETER
Rojda, diğer yoksul aileler ile birlikte kendilerine de yardım
paketi gönderen Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt'a okuldan bir
e-mail atarak hem teşekkür etti hem de durumlarını dile getirdi.
Rojda, "Gönderdiğiniz paketi aldık, çok mutlu olduk. Ben ve
kardeşlerim sizden bir ricada bulunacağız. Sizden kahvaltılık
istiyoruz. Çünkü okula aç gidiyoruz ve sadece zeytin olursa da
olur. Kardeşlerimle birlikte iç içe birlikte yatıyoruz, varsa çocuk
odası istiyoruz. Eski olursa da olsun!" dedi.
'YATAĞIMIZ YOKTU'
Bu maile sessiz kalamayan
Beyazıt, yardım elini uzattı. Rojda ve kardeşlerine çocuk odası,
kanepe, halı ve gıda paketleri gönderdi. Rojda ve kardeşleri o gece
sevinçten uyuyamadı ve kalem tutan üçü "Yusuf amcamız" dediği
Beyazıt'a mektup yazdı. Rojda şöyle dedi: "Artık melekler gibi
uyuyoruz. Eskiden çocuk odamız yoktu. Kışın soğuk odada, hepimiz
bir battaniye altında uyuyorduk. Yatağımız yoktu. Ama şimdi
fazlasıyla var. Ne olur bize sahip çıkın, okutun bizi. Ben anneme
'okulu bırakıp çalışayım' dedim. Ama annem 'Ben ölmüşüm bari siz
ölmeyin. Siz okuyun' diye izin vermedi. Ben de okuyup fakirlere
yardım edeceğim."
'İYİ AMCA'YA NUPELDA DA MEKTUP YAZDI
"SEVGİLİ
iyi amcacığım, benim adım Nupelda, 10 yaşındayım. 3'üncü sınıfa
gidiyorum. Geçen gün öğretmenim bana dedi ki; 'Neden bugün çok
mutlusun' diye sordu. Ben de 'bize çok güzel yataklar geldi' dedim.
Artık bizim de çocuk odamız oldu. Ankara'dan Yusuf Beyazıt
gönderdi. Büyüyünce işadamı olacağım. Fakirlere yardım edeceğim.
Çünkü aileleri, babaları kız çocuklarını hor görmesin diye yardım
edeceğim. Size göndermemiz için fotoğrafımızı öğretmenimiz
çektirdi. Beyaz elbiseli, mavi tokalı olan kızım. Eğer çocuklarınız
varsa yanaklarından öperim."
ŞERMİN: ARTIK KARDEŞİM AÇLIKTAN AĞLAMIYOR
"BEN
Şermin, 11 yaşındayım, 5'inci sınıfa gidiyorum. Okula aç
gidiyorduk, eve geldiğimizde de yemek yoktu. Sizler bize yardım
edip yemek verdiniz. 3 yaşındaki kardeşim gece kalkıp bizden yemek
istiyordu. Yemek olmadığı için veremiyorduk, ağlıyordu. Artık
ağlamıyor. Sayenizde bayramda göremediğimiz yiyecekleri görüyoruz.
Allah sizi çocuklarınıza bağışlasın. Artık çok iyi uyuyoruz,
ödevlerimizi rahat yapıyoruz. Bir gün öğretmenim bize kurban eti
gönderdi diye babam anneme kızmıştı. Şimdi doya doya yemek
yiyoruz."