Tecavüz ettikleri amca kızını asmışlar!
Abone olKadıköy'de cinnet getiren 54 yaşındaki inşaat teknikeri, birlikte yaşadığı eski eşini ve üvey kızını bıçaklayarak öldürdü.
Diyarbakır’da amca çocukları tarafından tecavüz edilen,
ardından da ahırda asılarak ‘intihar’ ettiği izlenimi verilen 15
yaşındaki Havva E. cinayetinin sanıkları, ağırlaştırılmış ömür boyu
hapis ve 12 yıl hapis istemiyle yargılanıyor.
Diyarbakır’ın Kocaköy İlçesi’ne bağlı Sergen Köyü’nde oturan 15 yaşındaki Havva E., 29 Nisan 2009 günü evlerinin ahırında asılı bulundu. Yapılan otopside Havva E.'nin bakire olmadığı, ölmeden 1 ile 5 gün önce kızlığını yitirdiği belirlendi. Bunun üzerine soruşturma derinleştirildi ve olayın ‘intihar’ değil cinayet olduğu ortaya çıktı.
Hem tecavüz, hem de cinayeti gerçekleştirdikleri gerekçesiyle amcasının çocukları Mehmet E. ve Hüseyin E., sadece tecavüz olayına karıştığı gerekçesiyle yine amcasının oğlu 16 yaşındaki V.E. ile oğlu Mehmet ve yeğeni Hüseyin E.'ye ‘Kendisi intihar etsin veya siz ettirin’ diyerek azmettirdiği gerekçesiyle de amcası Abdurrahman E. tutuklandı.
Sanıklar baba- oğul Abdurrahman ve Mehmet E. ile Hüseyin E. ve V.E. hakkında dava açıldı. Yapılan DNA testinde, Havva E.’ye Mehmet E., Hüseyin E. ve V.E.’nin tecavüz ettiği belirlendi. Abdurrahman E.'nin de oğlu Mehmet E. ile yeğeni Hüseyin E.'yi cinayete azmettirdiği saptandı.
SANIKLARDAN BİRİ ÖLDÜ
Yargılama sırasında yaşı küçük olan V.E., bir süre cezaevinde
kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Sanıklardan Mehmet E. ise cezaevinde yakalandığı bağırsak kanseri
nedeniyle bir süre önce tedavi gördüğü hastanede yaşamını
yitirdi.
Diyarbakır 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen tecavüz ve cinayet davasının dünkü duruşmasına tutuklu sanıklar Abdurrahman E., Hüseyin E. ve tutuksuz yargılanan 16 yaşındaki V.E. katıldı. Duruşma V.E.’nin yaşının küçük olması nedeniyle kapalı oturumla gerçekleştirildi. Sanıklar savunmalarında suçlamayı kabul etmedi.
CESETTE DARP İZİ YOK
Mahkeme heyeti daha sonra esas hakkında mütalaasını okuması için
savcıya söz verdi. Savcı mütalaasında, asılarak öldürülen Havva
E.’nin cesedine Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde
yapılan otopside silah yarası, dayak izi, cebir, boğma ya da
boğuşma izinin bulunmadığını belirtti.
Otopsi sonucunda Havva E.'nin canlıyken asıldığı, bakire olmadığı, kızlık zarının kısa bir zaman diliminde 1 ya da 5 gün önce yırtılmış olduğunun tespit edildiği mütalaada belirtildi. Mütalaada, İstanbul Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi’nin raporunda, tırnak örneklerinden elde edilen Havva E. ve başka kişilere ait olabileceği değerlendirilen karışık DNA tiplerinin sanık Mehmet E. ve başka kişilere ait DNA profillerini içerdiği kaydedildi.
Durumun ölen Havva E.'nin ablası olan şikayetçi Mühbet E.’nin jandarma ve mahkemede alınan beyanlarından da anlaşıldığı kaydedilen savcının mütalaasında, sanıklar Mehmet E., Hüseyin E. ve V.E.'nin tecavüz ettikleri yer aldı.
ASMIŞLAR
Savcı mütaalasındada cezaevinde ölen sanık Mehmet E. ile diğer
sanık Hüseyin E.'nin, amcalarının kızına tecavüz ettiklerinin
ortaya çıkmamaması ve suçu gizlemek, delilleri ortadan kaldırmak ve
yakalanmamak amacıyla Havva E.’yi asarak öldürdükleri ifade edildi.
Mütalaada, Havva E.'nin amcası olan sanık Abdurrahman E.'nin hem
oğlu Mehmet'e hem de yeğeni Hüseyin'e, “Kendisi intihar etsin veya
siz ettirin” diyerek cinayete azmettirdiği, asma eylemini de Mehmet
E. ve Hüseylin E.'nin gerçekleştirdiği belirtildi.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ ÖMÜRBOYU İSTEMİ
Savcı mütalaasında, sanıklardan Abdurahman E.’nin ‘kasten adam
öldürme’ suçuna azmettirmek, sanık Hüseyin E.’nin maktuleye karşı
‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ ile ‘kasten öldürmek’
suçlarından ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası, yaşı küçük olan
V.E.’ye de tecavüz suçundan 12 yıla hapis cezası istedi.
Sanıklardan Mehmet E.’nin ise yaşamını yitirmesi nedeniyle
davasının düşürülmesi istendi.
"EŞİNİ VE KIZINI DEFALARCA BIÇAKLADI"
BAŞLIKLI HABER DİĞER
SAYFADA...
TIKLAYIN...
Kadıköy'de cinnet getiren inşaat teknikeri Kazım Doğan (54), 5 yıl
önce boşandığı ancak birlikte yaşadığı Hale Kocakırbaş ile
Kocakırbaş'ın ilk eşinden olan kızı Ayışığı Kocakırbaş'ı (15)
defalarca bıçaklayarak öldürdü.
Cinayetten sonra kendi kızı Semanur Doğan'ı (9) yanına alarak evden çıkan Doğan, otomobilde polisin gelmesini bekledi.
Korkunç olay, saat 02.00 sıralarında Kozyatağı Şanlıer Sokak
Evren Apartmanı Numara 25/3'deki dairede meydana geldi. Kazım
Doğan, kozmetik ürünleri üreten bir firmada çalışan, birlikte
yaşadığı 5 yıl önce boşandığı eşi Hale Kocakırbaş ile henüz
bilinmeyen bir nedenle tartıştı. Tartışma sonrası cinnet getiren
Kazım Doğan, mutfaktan aldığı ekmek bıçağı ile Kocakırbaş'ı holde
bıçakladı. Daha sonra yatak odasına giden Doğan, Kocakırbaş'ın ilk
eşinden olan kızı Ayışığı Kocakırbaş'ı yatağında bıçakladı.
Bu sırada gürültüye uyanan kızı Semanur Doğan'ı kucağına alan
Doğan, evden çıkarak 34 TS 9877 plakalı otomobiline bindi.
Otomobilde sigara yakan Doğan, polisi arayarak eşi ve kızını
öldürdüğünü ihbar etti. Kısa sürede olay yerine giden polis,
Doğan'ı otomobilde sigara içerken buldu. Eve çıkan polis ve sağlık
ekipleri Hale Kocakırbaş ile kızının yaklaşık 30'ar bıçak darbesi
ile öldürüldüğünü belirledi. Kazım Doğan gözaltına alınarak
Bostancı Polis Merkezi'ne ardından da Gayrettepe'deki Aseyiş Şube
Müdürlüğü'ne götürüldü. Semanur Doğan da Kadıköy Çocuk Şubesi'nde
koruma altına alındı. Polis, Semanur Doğan'ın psikolog gözetiminde
ifadesinin alınacağını belirtti.
SORUNLARI YOK
GİBİYDİ
Bina sakinleri olaydan sonra şok yaşarken, ailenin bir komşusu,
"Altı ay önce taşındılar. Bir sorunları yok gibiydi. Hatta mutlu
aile tablosu çiziyorlardı. Kadın evde rutubet olduğu için taşınmayı
düşündüklerini söylemişti" diye konuştu. Cesetler incelemelerin
ardından Göztepe Eğtim ve Araştırma Hastanesi morguna
kaldırıldı.Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
"CİNAYETİN SIRRI 4. ERKEKTE"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Adana'da dövülüp elle boğulduktan sonra atıldığı
ormanlık alanda belden aşağısı çıplak halde bulunan Berrin
Akmansoluk’un (44) vücudunda bulunan spermlerin, olayla ilgili
olarak yargılanan 3 sanığa da ait olmadığı anlaşıldı.
Akmansoluk’un cesedi Sarıçam ormanlarında 27 Ekim 2009’da bulundu.
Akmansoluk ile birlikte oldukları iddia edilen arkadaşları Murat
Okur, Gökhan Can ve Nurullah Bedir gözaltına alındı. Sanıklar
birbirlerini suçlarken, Can ile Bedir tutuklandı. Okur ise tutuksuz
yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Haklarında ‘cinsel saldırı ve
kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
istemiyle dava açılan sanıklar 7’inci kez çıktıkları duruşmada yine
birbirlerini suçlarken, Akmansoluk’un vücudunda bulunan spermlerin
sanıklara değil, başka bir erkeğe ait olduğu anlaşıldı. Bunun
üzerine mahkeme heyeti Akmansoluk ile en son kimin cinsel ilişkiye
girdiğinin tespiti için kadının cep telefonunun incelenmesini
istedi.
Ayrıca Bedir’in mahkemeye gönderdiği mektupta yer alan ‘Akmansoluk
Okur'un sevgilisiydi. Okur kendisini mesai arkadaşlarıyla aldattığı
için Berrin’i öldüreceğini söylediği’ şeklindeki iddia üzerine
Okur’un mesai arkadaşlarının da DNA örneklerinin alınmasına karar
verilerek duruşma ertelendi.
"BİR EVDEN 5 CESET ÇIKTI"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Korkunç olay, İnebolu'ya 10 kilometre mesafedeki Yolüstü Köyü'nde bugün saat 11.30 sıralarında ortaya çıktı. Evin perdeleri ile kapılarının açılmaması üzerine komşuların janadrmaya haber verdi. Muhtar, köy halkı ve jandarmanın kapı kilidini kıraka açtığı evde 5 kişinin cesediyle karşılaştı.
Kastamonu'nun İnebolu ilçesi'nde yoğun kar yağışı nedeniyle 81 köyde elektrikleri kesilmişti. Ancak karların erimesine rağmen yıkılan elektrik direkleri ve kopan kablolar sonucu İnebolu'nun 29 köyüne 12 gündür elektrik verilemedi. Köy halkı da piknik tüpünün üzerine lüks lamba ekleyip, aydılatmada kullanmak durumunda kaldı. Yolüstü Köyü'nde Çelenlioğlu ailesi de aynı şekilde piknik tüpünü aydınlatmada kullandığı ortaya çıktı. Yolüstü Köyü'nde oturan emekli işçi Şevki Çelenlioğlu (50), eşi Mehalat Çelenlioğlu (45), çocukları 4 yaşındaki Beyza ve 6 yaşınaki Eren ile misafirliğe giden komşuları 50 yaşındaki Pakize Çendik'in piknik tüpünden zehirlenerek hayatlarını kaybettikleri ortaya çıktı.
Yolüstü Köyü'nde Şelenlioğlu ailesine ait evin perdeleri ile kapısının açılmaması üzerine komşuları durumu muhtara haber verdi. Köy muhtarı Yılmaz Kıvrak durumu İnebolu Jandarmasına haber verdi. Köye gelen jandarma ekipleri, muhtar Yılmaz ve vatandaşlarla birlikte evin kapısını açtıklarında korkunç manzara ile karşılaştı. Misafirliğe gelip, gece aynı salonda kalan Pakize Çendik kanepede, anne Melahat ile 2 çocuğu yer yatağında, eşi Şevki Şelenlioğlu da bir başka yer yatağında ölü olarak bulundu.
Köy halkı, 4'ü aynı aileden 5 kişinin aydınlatmak için kullanılan piknik tüpüne kurban gittiğini belirtirlerken, yetkilileri suçladılar. Olayı anlatan komşuları, "Gece aynı salonda uyumuşlar, sabah perde ve kapılar açılmayınca durumdan şüphelenip, önce muhtara, ardından jandarmaya haber verdik. Kapı açılınca korkunç manzara ile karşılaştık" dedi. İnebolu Cumhuriyet Savcılığı da olay yerinde inceleme yaptı.
"ÖLÜM BİLE AYIRAMADI"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
İZMİR'in Torbalı İlçesi'nde, borç nedeniyle evlerine
haciz gelince birlikte ölümü seçen Meryem Caner (52) ile eşi Kıbrıs
gazisi Ergün Caner (57) gözyaşları içinde son yolculuklarına
uğurlandı.
Cesetleri yataklarında el ele bulunan Caner çifti, yanyana toprağa
verildi.
30 yıllık evli Meryem- Ergün Caner çiftinin İzmir Adli Tıp Kurumu
Morgu'ndan öğle vakti yakınları tarafından alınan cenezeleri ilk
olarak Torbalı Kırbaş Mahallesi'ne getirildi. Çift için, Ergün
Caner'in baba ocağı önünde tören düzenlendi. Cenazenin evin önüne
gelişi sırasında gözyaşları sel oldu. Yasemin Tanıç, amcası Ergün
Caner'in tabutuna doğru yönelerek, “Amca beni yalnız bırakma”
diyerek ağlaması yürekleri dağladı. Edilen duaların ardından bir
süre omuzlarda taşınan Canir çiftinin tabutları, kırbaş
Mezarlığı'na götürüldü. Burada kılınan namazın ardından el ele
ölüme giden Caner çiftinin canezeleri yanyana toprağa verildi.
Cenazeye, Torbalı Belediye Başkan Yardımcısı Yıldız Sivrikaya,
Torbalı Ticaret Odası Başkanı Behçet Çınar, Torbalı Ziraat Odası
Başkanı Murat Uslu, AK Partili Torbalı Belediye Meclis Üyesi Hamit
Şen, Kıbrıs gazileri ve çok sayıda kişi katıldı.
ÖLÜM KARARINI BİRLİKTE
ALMIŞLAR
Tepeköy Mahallesi'nde dün sabah satalerinde meydana gelen olayda,
Kıbrıs gazisi çiftçi Ergün Caner, borçları nedeniyle evlerine haciz
gelince, birlikte intihara karar verdiği eşini yatağında başından
vurduktan sonra elinden tutup aynı tabancayı ağzına dayayıp
ateşleyerek canına kıydı. Polisin soruşturması sonucu Ergün
Caner'in eşini vurduktan sonra amcasının kızı Yasemin Taniç'i
telefonla arayıp, “Biz intihara karar verdik. helalleştik. Yengeni
öldürdüm. Şimdi de ben intihar ediyorum. Hakkınızı helal edin”
dediği ortaya çıktı. Evde polisin yaptığı aramada bulunan biri
savcılık diğeri yakınlarına yazılmış iki not çıktı. Ölmeden önce
yakınlarıyla helalleşen Caner çiftinin bıraktığı mektupta,
yakınlarına “Borcum vardı gururuma yedimedim. Bu yüzden eşimle
intihara karar verdik. Bizi affedin” yazdığı belirtildi.
"OKUL MÜDÜRÜNE TACİZDEN
DAVA"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
ANTALYA’nın Aksu İlçesi Aksu İlköğretim Okulu müdürüyken
müzik öğretmeni S.Ü.’ye cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla
hakkında dava açılan okul müdürü M.K. 20 ay hapis cezasına
çarptırıldı. Sabıkası olmayan müdür M.K.'nın bu cezası
ertelendi.
2007 yılında Aksu İlköğretim Okulu'nda müzik öğretmeni olan 36
yaşındaki S.Ü., okul müdürü M.K.'nın kendisine cinsel tacizde
bulunduğu iddiasıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne ve savcılığa
başvurdu. Şikayetin ardından Milli Eğitim Müdürlüğü okul müdürünü
il merkezinde bulunan başka bir okula atadı, disiplinsiz
davranışları nedeniyle pek çok kez kınama cezası verilen öğretmen
S.Ü. ise İbradı İlçesi'ndeki bir köy okulunda görevlendirildi.
S.Ü.'nün iddiaları üzerine savcılık tarafından başlatılan
soruşturma sonunda da Antalya 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde
taciz suçundan dava açıldı. Mahkeme heyeti dünkü karar
duruşmasında, okul müdürü M.K. hakkında cinsel taciz suçunu
işlediği gerekçesiyle 20 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına
hükmetti. Müdürün sabıkasız olması ve sabit adresinin bulunması
nedeniyle cezası ertelendi.
Müdür M.K. ile öğretmen S.Ü.'nün birbirleri hakkındaki suçlamaları
içeren diğer davaları da Antalya mahkemelerinde devam ediyor.
Daha önce de Aksu İlköğretim Okulu'nda taciz olayını
soruşturdukları sırada, “Müdür bey Allahsız ve Ermeni mi?” diye
soran ilköğretim müfettişleri Nedim Düztepe ve Mehmet Çağlar'a
30'da 1 oranında maaş kesimi cezası verilmişti. Eğitim-İş Antalya
Şubesi yönetimi de okul müdürü M.K.'ya destek açıklamasında
bulunmuş, “Bu dosya yandaş olmadığı düşünülen çalışanlara karşı bir
gözdağı, suçlulara cesaret abidesidir” açıklaması yapmıştı.
"EL ELE CAN VERDİLER"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Yalova-Bursa yolunda motosikletin kamyona çarpması
sonucu meydana gelen trafik kazasında iki kişi olay yerinde feci
şekilde can verdi.
Edinilen bilgiye göre Bursa'dan Yalova istikametine giden 30
yaşındaki Özgür Deniz Erdoğan yönetimindeki 77 plakalı motosiklet,
Kirazlı Köyü mevkiinde 42 yaşındaki Davut Parlak yönetimindeki 77
DK 970 plakalı kamyona yandan hızla çarptı. Çarpmanın etkisiyle
kamyonun çamurluğu ile kasası arasına sıkışan motosiklet sürücüsü
Özgür Deniz Erdoğan, olay yerinde feci şekilde can verdi.
Erdoğan'ın arkasında oturan ve sevgilisi olduğu öğrenilen 23
yaşındaki Fatma Karakaya da olay yerinde hayatını kaybetti. Kaza
sonrasında kamyonun çamurluğu ile kasası arasına sıkışan gencin
cesedi uzun süren çalışmayla sıkıştığı yerden çıkarıldı. Daha sonra
iki gencin cesedi, Yalova Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
Jandarmanın olayla ilgili soruşturması sürüyor.
Öte yandan kazada hayatını kaybeden Özgür Deniz Erdoğan'ın, Yalova
eski Emniyet Müdür Yardımcısının oğlu olduğu öğrenildi.
"HOLDİNG VELİAHTINA İĞRENÇ
SUÇLAMA"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
Bir holdingin Yönetim Kurulu Üyesi M. O.’nun oğlu Ö. O.
(28) hakkında, Antalya’da kendilerine ait tatil köyünde konuk
ettikleri bir aile dostlarının kızı olan M.G.’ye tecavüz ederek
kızlığını bozduğu iddiasıyla dava açıldı.
Antalya Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuksuz yargılanacak olan olan
O.’nun, “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 10 yıldan az olmamak
kaydıyla 19 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Savcılığın hazırladığı iddianameye göre olay 6 Haziran’da,
Antalya’nın Kemer İlçesi’ne bağlı Çamyuva Beldesi’nde faaliyet
gösteren bir tatil köyünde meydana geldi. Ö. O., kendilerine ait
otele tatil için gelen M.G. (22) ve ağabeyi H.V.G.’yi, ailece
tanıştıkları için otelin diskosuna eğlendirmeye götürdü.
'RUH SAĞLIĞI
BOZULDU'
İddiaya göre Ö. O., sarhoş olan M.G.’yi, bir ara diskodan çıkarıp
otelin arkasındaki bahçeye götürdü. Okan, alkolün etkisiyle
kendinden geçen genç kıza, bakire olduğunu söylemesine ve
direnmesine rağmen tecavüz etti. Daha sonra da lobiye bıraktı.
Yaşadıklarını ağabeyine anlatan M.G.’nin şikâyeti üzerine, savcılık
soruşturma başlattı.
Gözaltına alınan Ö. O. ifadesinin alınmasının ardından serbest
bırakılırken, Adli Tıp’ta yapılan incelemede M.G.’nin kızlık
zarının yeni bozulduğu belirlendi. Tecavüz sonrasında genç kızın
ruh sağlığının bozulduğu da raporda belirtildi. Savcılık, O.
Holding’in velahtı Ö. O.’nun 19 yıla kadar hapsini istiyor.