Tarihi ayinin ardından nişanlandılar
Abone ol95 yıl aradan sonra ilk kez ayin düzenlenen Akdamar Kilisesi'nde Ermeni asıllı bir çiftin nişan yüzükleri takıldı.
Van Gölü'ndeki Akdamar Adası'nda bulunan Akdamar
Kilisesi'nde 95 yıl aradan sonra ilk kez yapılan ayin törenin
ardından kilisede nişan töreni gerçekleştirildi.
Türkiye Ermenileri Patrikliği Ruhani Meclis Başkanı Tatul Anuşyan
tarafından kilisenin içerisinde yüzükleri takılan Tıp Fakültesi
mezunu Ermeni asıllı Tamara Alcal ile kuyumcu olduğu öğrenilen
Avinis Bıçakçı çiftinin nişan töreninde, iki gencin ailesi duygulu
anlar yaşadı.
Ermeni geleneklerine göre nişanlanan çift, yüzüklerinin
takılmasının ardından Anuşyan ve ailesiyle fotoğraf çektirdi.
Kendimi şanslı hissediyorum
Tamara Alcal, Akdamar Kilisesi'nde nişanlanmanın mutluluğunu
yaşadığını belirterek, 95 yıl aradan sonra ilk kez ayin yapılan
kilisede nişan yüzüklerinin takılmasından dolayı kendisini şanslı
hissettiğini söyledi.
Alcal, Akdamar efsanesini bildiğini ve ailesinin de kendisine
''Tamara'' adını koymasının efsaneden kaynaklandığını dile
getirerek, ''Adada yaşayan Tamara ile aşkının hikayesi son derece
hüzünlü sona ermiş. Fakat ben ve nişanlımın sevgisi, burada yapılan
nişanla bir ömür sürecek'' dedi.
Akdamar efsanesi
Efsaneye göre, adadaki kilisede yaşayan rahibin güzel kızı
Tamara'yı gören sahil köylüsü genç aşık olur. Ancak rahip, bu aşka
izin vermez ve delikanlının bir daha adaya gelmemesini söyler. Ama
aşk, iki kıyı arasında gece olunca fener işaretleriyle devam
eder.
Tamara, her gece eline aldığı fenerden yayılan ışıkla yerini belli
eder. Feneri gören sevgilisi, yüzerek karşı kıyıdan, adaya ulaşarak
sevgilisi ile gizlice görüşür. Bir süre sonra durumu fark eden
rahip, fırtınalı bir gecede kızını odasına kilitler, kendisi de
kıyıda fenerle bekler.
Fener ışığını gören genç, hemen suya dalarak karşıya ulaşmak için
yüzmeye başlar. Gencin yüzdüğünü gören rahip, elindeki fenerle
sürekli yer değiştirir. Fener ışığını yüzerek takip eden ve bir
süre sonra yorgun düşen genç, ne ileri gidebilir ne de geriye
dönebilir. O an ''Ah Tamara'' diye seslenerek, suda boğulur.
O tarihten itibaren adaya 'Ahtamara' adı verilir. Adının ismi bir
süre sonra değişikliğe uğrayarak, 'Akdamar' olarak anılmaya
başlar.