Tarhan Erdem'den müthiş Kürt analizi
Abone olÇözüm süreci kapsamında İzmir'de halkla buluşan Ege Bölgesi Akil İnsanlar Heyeti, kardeşlik vurgusu yaptı.
Ülkede 30 yıldır akan kanın durması ve ülkenin huzur içinde
yoluna devam edebilmesi için barış sürecinin gerekli olduğunu
belirten Akil İnsanlar Ege Bölge Heyeti Başkanı Tarhan Erdem,
"Kardeşsek, aynı haklara sahip olacağız, aynı imkana, aynı
eğitime, aynı yönetime katılma hakkına sahip olacağız. Çözüm süreci
bunu temin etmekten ibarettir. 3 milyon Kürt ile 3 milyon Türk
birbiri ile akraba." dedi.
''3 MİLYON KÜRT VE 3 MİLYON TÜRK AKRABA''
Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti Başkanı Tarham Erdem, üyeler Fuat Keyman, Fehmi Koru, Fadime Özkan, Baskın Oran, Hasan Karakaya, İzmir'deki programın öğleden sonraki kısmında Anadolu Birliği Derneği'ni ziyaret etti.
Çözüm sürecinin neden gerekli olduğunu anlatan Heyet Başkanı Tarhan Erdem, ülkede Kürt kökenli 14-15 milyon vatandaşın yaşadığını belirterek, "Kürtlerin 8-9 milyona yakını seçmendir. Türkiye nüfusunun yüzde 15-18'i, İstanbul'da ise yüzde 17-18'i Kürtlerden oluşuyor. Türkiye'de bugünkü rakamlara göre 52 milyon yetişkin var. 3 milyon Kürt ile 3 milyon Türk birbiriyle birinci derece akrabalık içinde.
6 milyon insan akrabadır ama birisi kendine Kürt, birisi
Türk demekte ve birlikte yaşamaktadır. Türkler ile Kürtler arasında
eğitim düzeyi bakımından 1,5 sene fark var. Türkiye'de yaşayan
Kürtler, Türklerden 1,5 yıl daha az tahsillidir ve daha az geliri
vardır. Bu iki değer bile beraber yaşadığımız insanlara yapılan
haksızlığı göstermektedir."şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE'DE HERKES EŞİT HAKLARA SAHİP OLACAK"
Bu sebeple eşitliğin mutlaka sağlanması gerektiğini aktaran Tarhan Erdem, "Bu eşitlik, yönetim, çalışma ve eğitim eşitliğidir. Bu eşitliği sağlamak lazımdır ve bunun da adı demokrasidir.
Kardeşsek aynı haklara sahip olacağız, aynı imkana, aynı eğitime, aynı yönetime katılma hakkına sahip olacağız. Çözüm süreci bunu temin etmekten ibarettir. Türkiye'de tüm insanlar eşit haklara sahip olacaktır.
Bunu sağlamak için yola çıkılmıştır. Bunun sonucunun mutlaka alınacağına inanıyorum. Bunun dışında hiçbir çözüm yoktur. Bu hepimizin seyirci olmasıyla değil, işin içine girmekle olur.
İlk temel hedef de evrensel insan haklarının Türkiye'de uygulanması ve el sıkışırken birinin ötekinden daha kötü durumda olduğunu bilerek duyulan vicdan azabından kurtulmaktır." diye konuştu.