Surların arkasında...

İlçe tarihinin gecekondulaşma süreci ile başladığı ve otuz-kırk yıllık bir geçmişe sahip olduğu yolundaki eksik ve yanlış bilgiler yerine, Zeytinburnu ilçesi sınırları içinde bulunan bölgede yerleşimin, uzun bir geçmişe sahip olduğu bütün detaylarıyla anlatılıyor. Kitapta, Zeytinburnu'nun "II. Roma" olarak anılan Bizans, İstanbul için askerî ve dînî açıdan çok önemli olduğu ifade ediliyor. Bizans ordusunun geçiş yolu olan Zeytinburnu'nun bu dönemden devraldığı tarihi yapıların bütün detaylarıyla anlatıldığı eserde; Perişan Baba, Hacı Mahmud Ağa, Seyyid Nizam, Merkez Efendi tekkeleri ve Yenikapı Mevlevihanesi geçmişten günümüze fotoğraflarıyla birlikte tanıtılıyor. Kitabın bölümleri "Surların Öte Yanı: Zeytinburnu" isimli monografik kitapta; "Bizans Döneminde Zeytinburnu", "Osmanlılar Zamanında Zeytinburnu", "Evliya Çelebi ve Kazlıçeşme", "Yaşayan En Eski Debbağ", "Cami ve Mescidler", "Zeytinburnu Sebil ve Çeşmeleri", "Zeytinburnu'nun Tarihsel Sınırı İstanbul'un Karasuları", "Yenikapı Mevlevihanesi", "Nüfus Yapısı", "Zeytinburnu Gecekonduları", "Zeytinburnu'nda Küçük Türkistan", "Modern Zeytinburnu" gibi bir çok başlık da yer alıyor. Zeytinburnu'nun iktisadi tarihi hakkında da çok ilginç bilgiler veriliyor. Türkler'in Anadolu'ya girmesiyle birlikte bölgede iktisadî bir canlılığın da başladığı anlatılıyor. Kökleri Orta Asya'ya uzanan Türk dericiliğinin, Anadolu'da Ahi Evran ile kurumlaştığını anlatan kitapta fetihten sonra Fatih Sultan Mehmet'in debbağhaneleri Kazlıçeşmeye toplamasıyla, Zeytinburnu Dünya dericilik sanayiinin en eski merkezlerinden biri halini aldığı detaylarıyla ifade ediliyor. Kitabın "Kazlıçeşme" bölümünde yer alan Evliya Çelebi'nin Kazlıçeşme hatıraları debbağlar hakkında hayli ilginç notlar sunuyor.