Sorun sistemde!
Abone olYargının en tepesinden çarpıcı mesajlar
Türkiye’nin gündemine oturan Şemdinli iddianamesiyle ilgili
yargının tepesinden çok önemli mesajlar geldi. Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Nuri Ok, bütün bu tartışmaların yargının
siyasallaşmasından kaynaklandığını söyledi. “Yargı camiası olarak
üzgünüz” diyen Başsavcı Ok, “Kurumları karşı karşıya getirmemek
lazım. Ama bu Genelkurmay’la yargının çatışması değil, bir kişinin
kendine göre değerlendirmeleri” dedi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, Şemdinli iddianamesine Kara
Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt’ın adının karıştırılmasından
sonra gündeme gelen olaylarla ilgili AKŞAM Ankara Temsilcisi İsmail
Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı. Başsavcı Ok, “Ülke başsavcılığı
sistemi olsaydı hesap sorardım. Zaten bu Şemdinli ve Van olayları
da böyle talihsiz noktalara gelmezdi” diye konuştu. İşte yargının
en tepe isimlerinden Başsavcı Ok’un sorularımıza yanıtları:
BUGÜN OLANLARI İŞARET ETTİK
Şemdinli iddianamesi tartışmaları gündeme oturdu. Siz 1
Mart tarihinde AKŞAM’a “Ülke başsavcısı olsaydım Şemdinli-Van
tartışılmazdı” demiştiniz. Gelinen noktada haklı çıktığınızı
düşünüyor musunuz?
Bugün yaşananları, o günden işaret etmişiz. Basının da burada önemi
ortaya çıkıyor. Ülkeyi çok kötü bir tartışmanın içine çektiler. Bu,
tamamen yapay bir gündem oldu. Hem yargı hem Silahlı Kuvvetlerimiz
tartışmanın içine çekilmek isteniyor. Kurumları karşı karşıya
getirmemek lazım. Aslında bu kurumlar arası bir çatışma değil. Bu,
Genelkurmay’la yargının çatışması değil, bir kişinin kendine göre
değerlendirmeleridir.
Yargı camiası gelinen noktayı nasıl değerlendiriyor,
hisleriniz ve düşünceleriniz neler?
Yargı camiası olarak üzgünüz. Devletimizin adına üzgünüz. Devletin
temel organları yıpratılıyor.
Bu sorunun kaynağı ne?
Sorunun kökeninde yargının siyasallaşması yatıyor. Mevcut sistemle
bu yaşananlar sürpriz değil. Yargıda siyasallaşma hakim ve
savcıların mülakata alınmalarında, işe alınmalarında Adalet
Bakanlığı’nın yetkili olmasıyla başlıyor. Oysa bunların Hakimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu tarafından yapılması gerekir. Kurul’dan da
Adalet Bakanı ve Müsteşarı’nın çıkması gerekir. Tam bağımsızlık
böyle sağlanır.
BAŞSAVCILIK OLMALIYDI
Ülke başsavcılığı olsaydı Şemdinli tartışmaları yaşanmazdı
görüşündesiniz, o sistem olsa ne yapardınız?
Ülke başsavcısı olarak hesap sorardım. Bir kere en baştan Van ve
Şemdinli olayları böyle talihsiz noktalara gelmezdi. Siyasallaşma
eğilimleri gördüğümüz noktada savcıları yönlendirirdik.
Böyle bir sistem olabilir mi?
Elbette olabilir, olmalıdır. Bunu yapan ülkeler başarılı olmuşlar.
Hakimler arasında hiyerarşi olmaz ama savcılar arasında olabilir.
Bağımsız ülke başsavcısı da bütün savcıların bağımsızlığını
koruyabilir. Genelgeler çıkartılabilirdi. Bugün yaşadığımız gibi
bir olayda da hesabı ülke başsavcısı verirdi. Şimdiki gibi bir
olayda savcıdan nasıl hesap sorulacak?
Adalet Bakanı sorabilir...
Adalet Bakanı adli olarak hesap soramaz. Zaten siyasi bir kişilik
olduğu için bu özünde mümkün olmayan bir şeydir. Siyasi düşünceler
ister istemez etkin olur.
Son olarak, iddianameyi okuyoruz, çok eleştiriliyor. Bu
savcıyı nasıl değerlendireceğiz?
Biz çok büyük bir camiayız.
Kaynak: www.akşam.com.tr