Siyaset yapmak isteyen cübbesini çıkarır”
Abone olBaşbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin HSYK düzenlemesi ile ilgili kararına ilişkin, “Bu siyasete, idareye bir müdahaledir. YSK kararları d...
Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin HSYK düzenlemesi ile
ilgili kararına ilişkin, “Bu siyasete, idareye bir müdahaledir. YSK
kararları da tartışmaya açılmak istenmektedir. Siyaset yapmak
isteyen koltuğundan kalkar, cübbesini çıkarır” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından yapımı tamamlanan Ambarlı İleri Biyolojik Arıtma
Tesisi’nin hizmete alım törenine katıldı. Törende yaptığı konuşmada
İstanbullulara teşekkür eden Başbakan Erdoğan, “İstanbul bir kez
daha 30 Mart seçimlerinde proje belediyeciliğine destek verdi.
İstanbul kendisine hizmet edenlere, İstanbul’un çevresini
değiştirenlere bir kez daha güçlü şekilde güven oyu verdi. Esasen
Yenikapı’da yaptığımız miting, 30 Mart’ta İstanbul’un tercihini
ortaya koymuştu. Yenikapı’da Türkiye tarihinin en kalabalık
mitinginde İstanbul rengini belli etmişti. 30 Mart seçimlerinde de
en yakın rakibine yaklaşık 700 bin oy fark atarak İBB adayımız
Sayın Kadir Topbaş bir kez daha yetki aldı. İstanbul’a bize olan
itimadından, ahde vefasından dolayı tekrar teşekkür ediyorum. Bir
kez daha İstanbullulara hizmet etmek için emaneti yüklenen
Büyükşehir Belediye Başkanımıza, ilçe belediye başkanlarımıza
başarılar diliyorum” dedi.
İstanbul’daki tüm projelerin takipçisi olmaya devam edeceğinin
altını çizen Başbakan Erdoğan, “Bu dönemde inşallah İstanbul
küresel projeleri tamamlayacak. 3. havalimanı, 3. köprü, tüp geçit
gibi projelerle dünyanın en müstesna şehri olma özelliğini daha da
güçlendireceğiz. Ulaşımdan çevrenin korunmasına kadar her alanda
gerek hükümet yatırımları, gerek yerel çalışmalarla İstanbul’u
dünyanın en yaşanabilir şehirlerinden biri yapmak için çalışmaya
devam edeceğiz. Bu dönemde de sizleri hayal kırıklığına
uğratmayacak, mevcut sorunlara köklü çözümler üreteceğiz. Bir kez
daha seçimlerin ülkemiz, milletimiz, özellikle İstanbul için
hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
"AH GEZİCİLER AH"
Çevre konusunda yapılan yatırımları anlatan Başbakan Erdoğan, Gezi
Parkı eylemelerine atıfta bulunarak, “Ah Geziciler ah! Sizin işiniz
cam çerçeve indirmek. Sizin işiniz molotoflarla yakıp yıkmak. Bizim
işimiz inşa etmek. İşte çevre bu. Bugün açılışını yaptığımız
tesiste pırıl pırıl bir Marmara Denizi’ne kavuşacağız. Bugün
hizmete aldığımız bu tesis ile birlikte yıllık 54 bin 750 ton
çamurun, 146 milyon metreküp atık suyun denize karışmasını
engellemiş olacağız” ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, 30 Mart yerel seçimleri sonrasında bazı
çevrelerin Türkiye gündemini değiştirmeye çalıştığını savunarak,
“Muhalefet partileri kendi öz eleştirilerini yapmak yerine gündemi
farklı yerlere çekmeye çalışıyorlar. ‘Bu Başbakan çok sert, bu
Başbakan gerilimci’ diyorlar. Bize buna söyleyenler kendileri
aynaya baksınlar. Bu Başbakanı hedef tahtasına koymak suretiyle
ağızlarına gelen her şeyi, hakaretin en alasını ailesini de
karıştırarak yapanlar bunu millete neyle izah edecekler? Benim
milletim bu iktidara yüzde 45.5 oy verdiyse bunu bir nedeni var.
Demek ki Başbakanı’na sahip çıkıyor. Başbakanının söylemleri onun
dilini ifade ediyor. Ama muhalefet kendisine sorması lazım ‘ben
niye bu kadar oy aldım.’ Onlar bunu sormuyor. Biz 45.5 almamıza
rağmen ben o günden bugüne arkadaşlarıma oturup ‘niye bunu 50-60
yapamadık’ bunun hesabını yapıyorum. Salı günü muhalefetin genel
başkanları kürsüye çıktılar. Kendilerini konuşmadılar,
başarısızlıklarını asla gündeme getirmediler. Yüzde 10’un altında
kaldığımız bir tek il yok. Yüzde 20’nin altında kaldığımız sadece
bir il var. Bunun dışında 80 vilayetin hepsinde yüzde 20’nin
üzerinde oy aldık. 48’inde birinci parti olduk. Muhalefetin bunları
konuştuğunu duyamazsınız. Bunu örtmek için gerilim siyasetini,
iftira siyasetini sürdürmeye çalışıyorlar” şeklinde konuştu.
"PARALEL YAPI TÜRKİYE’Yİ TERÖRE DESTEK VEREN BİR ÜLKE GİBİ
GÖSTERİYOR"
Yurt dışındaki bazı çevrelerin Türkiye’ye terörle yan yana
göstermeye çalıştığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, konuşmasını
şöyle sürdürdü:
“Bu paralel yapı 17 Aralık’ta, 25 Aralık’ta darbe yapamadı, 30
Mart’ta hükümeti yıpratamadı. İçeride başarısız olunca dışarıdan
saldırılarını yoğunlaştırdı. Belirli uluslararası çevrelerde,
belirli kişilerin Türkiye aleyhine akıl almaz iddialarla arka
arkaya saldırdıklarını görüyoruz. Türkiye’yi teröre destek veren
ülke gibi, Suriye’deki saldırıların sorumlusu gibi göstermeye
çalışıyorlar. Ey paralel yapı senin 160 bin Suriyeli kardeşimizin
ölümü ile ilgili gözyaşı döktüğün var mı? Senin Mısır’daki
kardeşlerimiz için gözyaşı döktüğün vaki mi? Seni biz iyi biliriz.
Senin hangi odaklarla çalıştığını da iyi biliyoruz. Tüm dünyada
mazlumların yanında olmak diye bir dertleri yok bunların. Şimdi de
ülkemizde AK Parti iktidarını bu çirkin yollarla yıpratmanın
gayreti içine girdiler. Bumerang gibi dönüp kendilerini vuracak bu.
Biz raporların ne niyetle hazırlandığını iyi biliyoruz. Bu
operasyonların arkasında hangi hainlerin bulunduğunu iyi biliyoruz.
Türkiye’yi kimse terör örgütleri ile yan yana gösteremez. Bunu
yapan kendi cahilliğini ve kötü niyetini ortaya koyar. Suriye’deki
insanlık dışı saldırılarla Türkiye bağlantısını kurmaya çalışanlar
sadece kiralık kalem olduklarını ispat etmekle kalırlar. Bu
iddianın Türkiye içinde alıcıları olduğunu da biliyoruz. Türkiye’de
manşetler üzerinde bir algı operasyonu yapılması istenirken bazı
medya kuruluşlarının da maşa olarak kullanıldıklarını görüyoruz. Bu
çevreler kirli operasyonlarında asla başarılı olamayacaklar.”
BAZI SOSYAL MEDYA ORGANLARINA YÖNELİK YASAKLAR
Konuşmasında Twitter, Youtube yasaklarına da değinen Başbakan
Erdoğan, “Biz Twitter, Youtube, Facebook gibi sosyal medyayı bu
operasyonlara alet oldukları için eleştirdik. Kişilik haklarına
saygı göstermedikleri için, yargı kararlarına riayet etmedikleri
için, ulusal güvenliğimize yapılan saldırılara alet oldukları için
eleştirdik. Bugün de eleştiriyorum yarın da eleştireceğim. Bunun
özgürlükle alakası yok. Bunlar Twitter, Youtube, Facebook kâr
amacıyla kurulmuş para kazanan şirketler. Twitter aynı zamanda
vergi kaçakçısıdır. Bunların da üzerine gideceğiz. Her uluslararası
şirket gibi bu şirketler de benim ülkemin anayasasına, yasalarına
uyacaklar. Bunlarla ilgili verilmiş karara uydum ama saygı
duymuyorum. Başka ülkelerde nasıl belirli kurallar içerisinde
çalışıyorlarsa burada da kurallar içerisinde çalışacaklar. Özgürlük
maskeli altında kimse benim ülkemde operasyon yapamaz. Ulusal
güvenliğimizi değil, uluslararası şirketlerin çıkarını düşünenler
de milletin gönül gözünden kaçamazlar” değerlendirmesinde
bulundu.
ANAYASA MAHKEMESİ’Nİ TOPA TUTTU
Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına da değinen Başbakan Erdoğan,
şunları söyledi:
“Bu ülkenin milli bir kurumu çıkıyor kendi ülkesinin, milletinin
bireyinin haklarını savunacağı yerde uluslararası şirketleri, idari
hukukunu savunuyor. Herkes konumunu bilecek. Herkes sınırlarını
bilecek. Yüzlerce dosya görüşülmeyi beklerken, binlerce insan
adalet beklerken, uluslararası şirketlerin hukukunu alelacele
karara bağlamak, hatta bir iç tüzük hazırlayarak yasaların üzerine
çıkmak suretiyle kendilerini birincil mahkeme yerine koymak bu aziz
millete haksızlıktır. Bu siyasete, idareye bir müdahaledir. HSYK
yasası ile ilgili böyle bir müdahale yapılmıştır. YSK kararları
tartışmaya açılmak istenmektedir. Hukukun içine bir ur gibi sirayet
etmiş paralel yapı görmezden gelinirken siyasetin alanına müdahale
iştahının kabardığını görüyoruz. Herkes yetkisini, konumunu,
sınırını bilmelidir. Siyaset yapmak isteyen koltuğundan kalkar,
cübbesini çıkarır gelir siyasi partileri çatısı altından siyaset
yapar. Ama bazı koltuklarda, bazı cübbelerin içinde siyaset
yapılmaz. Bugün o koltuk, o cübbe sizleri güçlü gösterebilir ama
bilesiniz ki bu ülkeye zarar verir. Ülkemizde bu tür gerilimlerin
yaşanmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye’nin artık gerilime tahammülü
yok, siyaset dışı müdahalelere tahammülü yok. Birileri sizleri
alkışlayabilir, bilesiniz ki yarın o birileri sizin yanınızda
olmayacaktır.”
(İHA)