Sincan Cezaevi’nde çocuklara dayak iddiası
Abone olCHP Ankara Milletvekili Levent Gök, 1 Ocak’ta Sincan Cezaevi çocuk koğuşunda, 12 çocuğun 40 gardiyan tarafından öldüresiye dövüldüğü iddiası...
CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, 1 Ocak’ta Sincan Cezaevi
çocuk koğuşunda, 12 çocuğun 40 gardiyan tarafından öldüresiye
dövüldüğü iddiasında bulundu.
1 Ocak tarihinde Sincan Cezaevi’nde çocuk koğuşunda yaşandığını
iddia ettiği dayak olayı ile çocuklardan birisinin ailesi ile
birlikte düzenlediği toplantıda Gök, “Başka ülkelerde olsa bir
Adalet Bakanı’nı istifaya kadar götürecek ağırlıkta ve vahşette bir
olay yaşandı. Bu saldırıda tam 12 çocuk, 40 gardiyan tarafından
öldüresiye dövüldü. Çocuklardan bir tanesinin hasta olması
nedeniyle ‘sayımda beni burada sayın’ demesinden kaynaklanan, zorla
onu olduğu yerden kaldırılması üzerine gardiyanların bütün
çocukları dövdükleri, gaz sıkarak çocukları etkisiz hale getirdiği
bir olayı yaşadı Türkiye. Buradan Adalet Bakanı’na sesleniyorum,
sisin göreviniz adaleti tesis etmek. Sizin denetiminizde olan
çocuk, yetişkin her mahkumun sağlığını sağlamak. Burada 12 tane
çocuk 40 tane gardiyan tarafından dövülüyor ve bu ülkenin Adalet
Bakanı’ndan 1 haftadır ses çıkmıyor. Adalet Bakanı ile Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanını göreve davet ediyorum” diye
konuştu.
Çocukların kelepçelenerek hastaneye götürüldüklerini, hastaneden
döndükten sonra çocukların çırılçıplak soyulduktan sonra aç ve
susuz bırakıldıklarını iddia eden Levent Gök, kendilerinin
çocukları ziyarete gittiklerinde çocukların başka cezaevlerine sevk
edildiklerini belirterek, ailelerden bir dilekçe aldığını, TBMM
İnsan Hakları Komisyonu’nun bu olayın üzerine gideceğini
duyurdu.
Dayak yedikleri iddia edilen çocukları cezaevinde ziyaret eden
İnsan Hakları Derneği Avukatı Fatma Güneş, “Sincan Cezaevine
gittik, gördüğümüz manzara kanımızı dondurdu. Çocukların hepsinin
üzeri kan içindeydi” diyerek çocukların kendilerine verdiği
ifadeleri okudu ve C-12 koğuşunda yaşananları anlattı. Güneş, “12
tane çocuğa yapılan işkenceler, biz bunların hesabını sormak için
elimizden geleni yapacağız. Bizi gece 23.00’de dışarıya
çıkarttılar. Biz çıktıktan sonra ‘avukatlara niye haber verdiniz’
diyerek çocukları yeniden dövmüşler. Her gün cezaevlerine giderek
çocukların durumunu kontrol ediyoruz, çünkü güvenmiyoruz” şeklinde
konuştu.
Kardeşini görmek için cezaevine gittiğini belirten ağabey Müslüm
Aksu, “Girer girmez bir gariplik olduğunu hissettim. Kardeşimi
görür görmez şok oldum, üstü başı kan içindeydi. Titriyordu,
korkmuştu. Onu sakinleştirmeye çalıştım. Bir süre sonra konuşmaya
başladı ve olanları anlattı bana. Saldırmışlar çocuklara. Oradaki
gardiyanlara söyledim ‘niye dövdünüz’ diye, benim yanımda kardeşimi
tehdit ettiler. Cezaevi müdürü ile görüştüm, oda olan olayları
savundu” ifadelerini kullandı.
Ağlamamak için kendisini zor tuttuğunu söyleyen baba Ahmet Aksu,
“Ben bir babayım, bir baba olarak bu olaya bakmanız gerekir. Benim
çocuğum Malatya’da hiç ilgilisi olmayan bir olayla içeriye alındı.
İddianamesinde ‘suça sürüklenen’ çocuk diyor. Suça sürükleyen
devlet, içeriye atan devlet, çocuğuma işkence yapan devlet. Devlet
onun güvenliğini sağlaması lazımdı. Başbakan’a, Adalet Bakanı’na,
parlamenterlere sesleniyorum, sizlerde birer babasınız, bu acıyı
Allah size yaşatsın diyemiyorum, çünkü ben bir babayım. Ben bunun
peşini bırakmayacağım. Bu Türkiye’deki cezaevlerinin sorunu.
Tecavüzü, işkenceci bir devlet, ben bu devlete nasıl güveneyim”
açıklamasını yaptı.
(İHA)