Sınav öncesi altın tavsiyeler
Abone olÖğrencilerin hayatlarında en önemli dönemeç olan sınava az bir zaman kaldı. Uzmanlar sınavlara girecek öğrenci ve velilerine altın tavsiyeleri şöyle sıraladı.
Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Başkanı Prof. Dr.
Binnur Yeşilyaprak, Anadolu liseleri ve üniversite giriş
sınavlarına girecek öğrencilere, son günlerini daha sakin ve
dinlenerek geçirmelerini önerdi. Prof. Dr. Yeşilyaprak, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 12 Haziran'da Anadolu liselerine
giriş ve 19 Haziran'da üniversiteye giriş sınavlarına katılacak
öğrenciler ve aileleri için bu sürecin biraz gerginliğe yol
açmasının doğal olduğunu belirtti. Yeşilyaprak, ''Ancak birçok
aile, bu günleri (Şu sınavı bir atlatsak) baskısıyla, birikmiş ve
patlamaya hazır bir gerginlik içinde yaşıyor. Ailelerin bu durumu,
gencin kaygı düzeyini yükseltip, performansını olumsuz etkileme
riski yaratıyor'' dedi. Anne ve babalara daha sakin ve soğukkanlı
olmalarını tavsiye eden Yeşilyaprak, ''Sınav, çocukların bazı
alternatiflere yönelik kendini denemesi için bir fırsattır. Bu
fırsatı çok iyi değerlendirmesi, ailelerin sınava doğru gerçekçi ve
sağlıklı biçimde yaklaşmanıza bağlıdır'' diye konuştu. Anne ve
babaların, çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları gerektiğini
ifade eden Yeşilyaprak, şunları kaydetti: ''Sınav, öğrencide az ya
da çok kaygı yaratır. Biraz kaygı, sınava hazırlık sorumluluğunu
artırır. Ancak aşırı kaygı, performansı olumsuz etkiler.
Çocuğunuzla konuşun. Kaygılarını sizinle paylaşmasına fırsat verin.
Sonuçlar ne olursa olsun, onu sevdiğinizi ve sevmeye devam
edeceğinizi belirtin. Ona inandığınızı söyleyin. Ona
sağladıklarınızı, psikolojik baskı unsuru yapmayın. Sınavlar
geçicidir, ancak sonuçları, çocuğunuzla ilişkilerinizi kalıcı
olarak etkileyebilir.'' SINAVI, ÖLÜM-KALIM SORUNU OLARAK
ALGILAMAYIN Sınava girecek öğrencilere de önerilerde bulunan Binnur
Yeşilyaprak, ''Gireceğiniz sınav, sizin için önemlidir, ama onu
yaşamınızdaki tek ve en önemli şey olarak görmeyin. Sınavı
ölüm-kalım sorunu olarak algılamayın. Bu sınav, tek ve son seçenek
değil. Sınavı amaç olarak değil, araç olarak görün'' dedi. Sınava
hazırlanmanın, sürekli ve planlı bir çaba gerektirdiğini, son
birkaç haftada çaba harcamayla ''mucize'' yaratılamayacağını ifade
eden Yeşilyaprak, öğrencilere şunları yapmalarını önerdi: ''Son
günleri daha sakin ve dinlenerek geçirin. Son zamanda paniğe
kapılıp gece-gündüz çalışmanın yarardan çok zararı olabilir. Son
andaki ve panik halindeki öğrenmeler, önceki öğrenilenler üzerinde
bozucu etki yapar ve bellekte karışıklıklara yol açabilir. Sınava
yeterli hazırlandığınızı, elinizden geleni yaptığınızı düşünün.
Ancak mükemmeliyetçi olmayın. Gerçekçi ve ulaşılabilir hedefler
koyun. Sınavı kişiliğinizin değerlendirilmesi olarak algılamayın.
Sınav sonucunun, belli yeterliliklere ilişkin eksikliklerinizi
görmek ve kendinizi geliştirmek için bir fırsat olabileceğini
unutmayın. Sınavdan önceki bu süreçte, öğrenim yaşamınız boyunca
elde ettiğiniz başarıları düşünün. Bu görüntüleri belleğinizde
canlı tutmak size moral verecektir. Olumlu düşünün. Sınava ilişkin
yönergeleri dikkatli okuyun. Kaygılarınızı ailenizle
paylaşın.''