Sezonun 1 numaralı transferi
Abone olİstanbul Büyükşehir Belediyespor'un deneyimli futbolcusu Okan Buruk'tan ilginç açıklamalar..
İstanbul Büyükşehir Belediyespor'un deneyimli futbolcusu Okan
Buruk, sezonun en çarpıcı transferinin Emre Belözoğlu olduğunu
söyledi.
Okan Buruk, Futbol Federasyonu'nun resmi yayın organı Tam Saha
Dergisi'nin Eylül ayı sayısında yer alan röportajında, sezonun en
faydalı ve çarpıcı transferinin kim olduğu sorusuna, Emre Belözoğlu
yanıtını verdi.
Fenerbahçe'nin Guiza'yı, Galatasaray'ın da Meira'yı almasının da
önemli olduğunun altını çizen Okan, şöyle devam etti:
''Ama yine de Emre'nin 1 numaralı transfer olduğunu düşünüyorum.
Emre ile sık sık görüşüyorum ve Fenerbahçe'ye alıştığını görüyorum.
Olumsuz yönde etkileneceğini sanmıyorum. Hem başkandan hem de
seyirciden destek aldı. Bu desteği hissettiği sürece zorluk
çekeceğini sanmıyorum. Emre'nin geçmişte sakatlıkları oldu ve
futbol kariyerinde işler tam anlamıyla istediği gibi gitmedi.
Fenerbahçe onun için yeni bir çıkışın başlangıcı olacak. Sakat Emre
imajını üzerinden atmak için daha istekli olduğunu yakından
görüyorum. Elbette ortada zor bir durum var. Ben de aynı şeyi
Beşiktaş'a gittiğimde yaşamıştım. Taraftara kendinizi kabul
ettirene kadar bir süre geçiyor. Ancak iyi oynadığınız takdirde
sorun kalmıyor. Benim transfer olduğum dönemde Beşiktaş iyi
gitmiyordu. Fenerbahçe'de işler yolunda giderse taraftarın Emre'yi
kabullenmesi de kolay olur.''
''ARAGONES VE SKIBBE DOĞRU SEÇİM''
Okan, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın bu sezon yaptıkları teknik
direktör seçimleriyle ilgili olarak da şunları söyledi:
''Bence ikisi de doğru tercih. İkisi de üst düzey takımları
çalıştıran teknik adamlar. Galatasaray'da geçen sezondan beri
başlayan gençleştirme operasyonu göz önünde tutularak Skibbe gibi
bir teknik direktör getirilmiş olabilir. Ümit Davala gibi hem
insanlığı hem de Ümit Milli Takım'daki teknik adamlık kariyeriyle
değerli bir ismin Galatasaray'da görev alması önemli bir adım.
Çünkü Ümit, Galatasaraylı futbolcuları çok iyi tanıyan birisi.
Oyunculara saha içinde ve dışında çok yardımcı olabilecek. Bence
Ümit'in varlığı Skibbe için de büyük bir avantaj.''
ÇALIŞTIĞI TEKNİK DİREKTÖRLER
Okan Buruk, daha önce çalıştığı teknik direktörlerle ilgili olarak
da, ''Gerçekten de çok önemli teknik direktörlerle çalıştım. Del
Bosque hem antrenör hem de insan olarak dört dörtlük birisiydi.
Fatih Hoca ile uzun süre çalıştım, birlikte birçok başarı elde
ettik ve dolayısıyla ondan da çok şeyler öğrendim. Feldkamp'la iki
kez çalıştım, Mustafa Denizli ile öyle. Yurt dışında Cuper ve
Zacceroni ile çalıştım. Hepsinden bir şeyler alıyorsunuz ama önemli
olan onları kafanızın bir yerine yazabilmek ve bir senteze
ulaşabilmek. Futbolu bıraktıktan sonra da kendimi geliştirmek
istiyorum'' diye konuştu.
MİLLİ TAKIM
Dünya Kupası elemelerinde (A) Milli Takım'ın şansı ile ilgili
olarak da Okan, şunları söyledi:
''Bizim takımımız futbol oynayan rakiplere karşı daha iyi
performans sergiliyor. Futbol oynamayan, defansa çekilen, katı
savunma yapan takımlara karşı çok zorlanıyor. Dolayısıyla ben
İspanya maçlarında iyi futbol oynayacağımızı düşünüyorum. Elbette
İspanya en güçlü rakibimiz ama bence diğer maçların sonuçları daha
önemli olacak. İspanya maçına özel olarak hazırlanmanıza bile gerek
yok. Bir gün önceden toplansanız bile sahaya çıktığınızda bambaşka
bir maç oynarsınız. Ama diğer maçlar çok ciddiye alınması gereken
karşılaşmalar. Ermenistan deyip geçmemek lazım. Bundan önce de bu
tip rakipler karşısında sıkıntılar yaşadık. Kesinlikle onların
motivasyonu iki katı olur. Daha önce Bosna'ya, Azerbaycan'a gittik,
kardeş takımlarla oynuyoruz dedik ama bizi neredeyse tekme tokat
dövdüler. Ermenistan'ın durumu ise çok daha farklı. Dolayısıyla çok
daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor.''
''AYRILIKLAR ONORE EDİCİ OLMALI''
Galatasaray'da bazı sembol oyuncuların buruk bir şekilde
ayrıldıklarının belirtilip, kendisinin de şimdi İstanbul Büyükşehir
Belediyespor'a gittiğinin hatırlatılması üzerine Okan, şöyle
konuştu:
''Ben bunu Galatasaray'daki vefasızlık olarak değerlendirmiyorum.
Türkiye'de genel olarak böyle bir anlayış var. İnsanlara hak
ettikleri değer çok fazla verilmiyor. Başarılarda hep göz
önündesiniz ama belli bir yere geldikten sonra güle güle deniliyor.
Aslında bu ayrılma noktasında her şey daha iyi bitebilir. En
azından futbolcu küçük şeylerle onore edilebilir. Ayrılıklar
futbolun gerçeği. Kulüp elbette oyuncunun verimli olup olmadığına
göre karar verecek. Ancak sembol olmuş ve büyük başarılar yaşamış
oyuncuların onore edilmesi gerekiyor. Aslında biz böyle bir şey
beklemesek bile dışarıdan bakanların bu tür konuşması Galatasaraylı
olarak bizleri üzüyor. Bugüne kadar hiçbir oyuncu için ayrılıklar
doğru biçimde düzenlenmedi ama inşallah bundan sonrası için bazı
şeyler değişir. Ben ayrılırken de (Seni çok seviyoruz, ileride yine
aramızda görmek isteriz) dediler. Dilerim bundan sonra bizim
jenerasyonumuza kulüp içinde aktif görevler verilir. Çünkü hem
insan olarak hem de altyapı olarak hepimiz çok önemli tecrübeler
yaşadık. Bundan sonra da Galatasaray'a hizmet etmek isteriz.''
Okan Buruk, İstanbul Büyükşehir Belediyespor'a transferi konusunda
da, ''Galatasaray'dan ayrılır ayrılmaz Belediyespor'la anlaştım.
Başkanımız Göksel Gümüşdağ ve teknik ekip eskiden beri tanıdığım
insanlar. Antrenörler Arif Erdem ve Mert Korkmaz yıllarca birlikte
oynadığım ve sevdiğim arkadaşlarım. Zaten ben bu takımı iki
sezondur gönül bağıyla takip ediyordum. Bir de futboldan sonra
antrenörlük yapmayı düşündüğüm için hedefleri olan bir teknik
ekiple çalışmak bana çok fayda sağlayacak'' dedi.