Sezer bir yasayı veto etti
Abone olCumhurbaşkanı Sezer, 5545 sayılı ”Özel Öğretim Kurumları Kanunu”nu, veto etti
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ''Özel Eğitim Kurumları
Kanunu''nu, 12. maddesinin bir kez daha görüşülmesi için geri
gönderilmesine ilişkin gerekçede, düzenlemenin, devletin temel
görevinin, hizmet satınalma yoluyla özel eğitim kurumlarına
devredilmesi anlamını taşıdığını bildirdi.
Sezer, gerekçede, ''Oysa, Anayasa'nın 42. maddesinde, Devlet'in
önemli temel görevleri arasında yer verilen eğitim hizmetini, özel
eğitim kurumlarından hizmet satınalarak yürütmesine olanak sağlayan
bir düzenleme bulunmamaktadır'' dedi.
Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan yazılı açıklamada,
Cumhurbaşkanı Sezer tarafından yayımlanması uygun bulunmayan 5545
sayılı ''Özel Öğretim Kurumları Kanunu''nun, 12. maddesinin bir kez
daha görüşülmesi için Anayasa'nın değişik 89. ve 104. maddeleri
uyarınca TBMM Başkanlığı'na geri gönderildiği bildirildi.
Gerekçede, TBMM tarafından 26 Eylül 2006 gününde kabul edilen 5545
sayılı ''Özel Öğretim Kurumları Kanunu''nun incelendiği
belirtilerek, Yasa'nın 12. maddesinin ikinci fıkrasında,
''Bakanlık, kurumlardan 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri
çerçevesinde hizmet satın alabilir'' düzenlemesine yer verildiği
kaydedildi. Düzenleme ile Milli Eğitim Bakanlığı'na, özel öğretim
kurumlarından, hizmet satınalınması yoluyla öğrenci okutma yetkisi
verildiği ve böylece özel öğretim kurumlarına Devlet bütçesinden
kaynak aktarma olanağı sağlandığına işaret edilen gerekçede, şöyle
denildi:
''Daha önce, 4967 sayılı Yasa'nın 1. maddesinde öngörülen, maddi
olanaklardan yoksun başarılı öğrencilerin, ücreti Milli Eğitim
Bakanlığı'nca karşılanmak üzere özel öğretim kurumlarında öğrenim
görmelerinin sağlanabileceğine ilişkin kural, Anayasa'ya ve kamu
yararına uygun görülmeyerek, yeniden görüşülmesi için Türkiye Büyük
Millet Meclisi'ne geri gönderilmişti. Bu kez, 5545 sayılı Yasa'nın
12. maddesinde, daha önce yalnızca maddi olanaklardan yoksun
başarılı öğrenciler için öngörülen Devlet kaynakları kullanılarak
özel okullarda okutulma olanağı, kapsam çok genişletilerek, tüm
öğrencileri içerecek biçimde yeniden getirilmektedir. Çağdaş
yönetim anlayışında devletin temel işlevlerine çekilmesi gerektiği
savunulurken, temel görevler adalet, savunma, eğitim ve sağlık
olarak sayılmakta, ülke olanaklarının bu alanlara özgülenmesiyle
başarının yakalanacağı vurgulanmaktadır. Özellikle eğitim konusunda
başarılı olamayan ülkelerin geleceklerini tehlikeye atacakları
kuşkusuzdur. Çünkü eğitim, diğer tüm başarıların temelini,
altyapısını ve kaynağını oluşturmaktadır. Çocuklarımızın, ülkemizin
gerçekleri ve gereksinimleri yönünde, gelişen ve değişen dünya
gereklerine uygun çağdaş bir eğitim ortamı içinde yetiştirilmesi
çağdaş uygarlığı yakalamanın zorunlu koşuludur.''