Sendika santral için mücadele edecek
Abone olGenel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ramis Muslu, Çatalağzı Termik Santrali'nin satılmaması için mücadele edeceklerini açıkladı.
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ramis Muslu,
Elektrik Üretim A.Ş.’ye (EÜAŞ) ait 45 adet enerji santralinin
özelleştirilmesi çalışmalarına karşı çıkarak, bu santraller
arasında bulunan Çatalağzı Termik Elektrik Santrali’nin (ÇATES)
satılmaması için her türlü mücadeleyi vereceklerini söyledi.
Muslu’nun GMİS Yönetim Kurulu adına yaptığı açıklamada, ÇATES’in
özelleştirilmesi çalışmalarına tepki gösterdi. ÇATES’in satılmaması
için her türlü mücadeleyi yapacaklarını ifade eden Ramis Muslu,
“Çatalağzı Termik Santrali’nin, Türkiye sanayi hamlesine
başladığında duyulan enerji ihtiyacını karşılamak için 1938 yılında
kurulması düşünülmüş ve 1940 yılında anlaşması yapılmıştır. Ancak
2. Dünya Savaşı nedeniyle çalışmalar gecikmiştir. 1946 yılında
yapımına başlandığında ÇATES, Türkiye’nin 2. büyük termik
santralidir. 1948 yılında 64.500 kW/h kapasiteyle işletmeye
açılmıştır. Santralin bu bölgede kurulmasının temel
sebebi, bölgemizde bulunan taşkömürüdür. Amaç, o günkü adıyla EKİ,
bugünkü adıyla TTK’nın piyasaya arzedilmeyen düşük kalorili
ürünlerini ülke ekonomisi için değerlendirmektir.
Bu santral, 1991 yılına kadar üretime devam etmiştir ve ekonomik
ömrünü tamamlamıştır. 1989 yılında ÇATES-B kurulmuştur. 1991’de
ikinci üniteyle birlikte 300 megavatsaat elektrik enerjisi
üretilmiştir. ÇATES-B için gerekli olan kömürün karşılanabilmesi
amacıyla TTK’da yeni yatırımlar yapılmış ve filtrasyon tesisleri
kurulmuştur. TTK, üretiminin yüzde 60-70’ini ÇATES’e vermeye
başlamıştır. 1990 öncesinde ağırlıklı olarak demir-çelik sektörüne
ve diğer sanayi sektörlerine kömür veren TTK, bu yıldan sonra ÇATES
ile ayrılmaz bir ikili oluşturmuştur. 2009 yılında 1 milyon 880 bin
ton satılabilir ürün elde eden TTK, bunun 1 milyon 100 bin tonunu
ÇATES’e vermiştir.
Bugün TTK zarar ederken ÇATES kâr etmektedir. Ama her iki kurum da
kamu kuruluşu olarak çalışmaktadır. Kuruluşlarından bugüne
birbirinin tamamlayıcısı olarak çalışan bu iki kurumu ayırmak hem
kurumlar hem de bölgemiz açısından daha büyük zararlara neden
olacaktır. Düne kadar özelleştirmelere gerekçe olarak gösterilen;
verimlilik, yatırım, istihdam ve üretim artışı hiçbir zaman
gerçekleşmemiş ve Türkiye, ekonomik bir krize sürüklenmiştir.
Özellikle son yıllarda 30 milyar doları bulan özelleştirme gelirine
rağmen dış borçlar ikiye katlanmıştır. Türkiye, üretim
ekonomisinden uzaklaştırılmıştır. Bugün gelinen noktada 15 milyar
dolar gelir elde etmek için 45 santralin satışını düşünmek aynı
yanlışı sürdürmek demektir” dedi. Ülke sanayinin candamarı olan
enerji üretiminin yabancı şirketlerin eline geçmesinin daha büyük
krizler oluşturacağını ifade eden Muslu, “Enerji, stratejik
bir sektördür.
Bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de doğru bildiklerimizi
söylemeye devam edeceğiz. Santralleri satmak doğru
değildir. Hele hele ÇATES’i satmak bölgemiz ve TTK için intihar
demektir. ÇATES ve TTK birbirinden ayrılamaz. Biz ÇATES’in
satılmasına müsaade etmeyecek ve her türlü mücadelenin içinde yer
alacağız” dedi.