Şemdinli Halep olur mu?

Abone ol

Şemdinli'de çatışmalar 13 gündür sürüyor. Peki Arap Baharı Kürt Baharı'na dönüşür mü? Merak edilen soruya Ahmet Hakan cevap verdi.

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, Şemdinli'nin Kürt Baharı'na dönüşmeyeceğini yazdı.

Şemdinli'den Halep çıkarmaya çalışan PKK'nın avucunu yalayacağını yazan Hakan, dış desteğe dikkat çekiyor. "Şemdinli neden Halep olmaz" diyen Hakan, gerekçelerini sıralıyor. İşte o yazı:

BİR: Hep mustarip idiler.
İKİ: Hep ayaklanmaya hazır idiler.
Ancak...
Bu iki faktörle “bahar”ın gelmesinin imkânı yoktu.
Üçüncü faktör gerekiyordu:
Uluslararası destek... Batılı güçlerin onayı... Buradan sağlanacak meşruiyet... Yine buradan sağlanacak görünürlük ve teşvik edicilik...”
Arap Baharı nasıl mümkün oldu?
Nasıl olacak?
Üçüncü faktörün de devreye girmesiyle birlikte...

“Arap Baharı”nı bu şekilde okumayan, okuyamayan PKK, “acaba biz de bir çiçek açtırır mıyız, acaba Şemdinli’den bir Halep çıkarır mıyız?” diye bir deneme içine girdi.
Ama görülüyor ki:
Olmuyor.
Olamıyor.
Şemdinli Halep olmuyor.

Peki neden?
Her şeyden önce PKK, Şemdinli’de “yeteri kadar mustarip” ve “yeteri kadar ayaklanmaya hazır” bir taban bulamamış görünüyor.
Ancak benim asıl iddiam şu:
PKK, Şemdinli’de o tabanı bulabilseydi bile başarılı olması imkânsızdı.
Çünkü “çiçeğin açması” için gereken “üçüncü faktör”, devrede değil.
İşte bakın:
- Uluslararası toplum “Şemdinli... Şemdinli...” diye inlemiyor.
- Batılı ajanslar “Şemdinli”yi görünür kılmak için gayret göstermiyor.
- Batılı güçler Suriye’nin binde biri kadar bile “Şemdinli” demiyor.
Kısacası...
Bir körlük ve sağırlık durumu var.
Ama bilinçli bir körlük ve sağırlık durumu bu...
Adamlar Türkiye gibi bir müttefikin elini zayıflatmak istemiyorlar.
Türkiye’ye ihtiyaçları var.
Hem de çok.

Bu durumda...
Arap Baharı”nın romantizmine kendini kaptırarak ve gaza gelerek Şemdinli’den Halep çıkarmaya çalışan PKK’nın, avucunu yalamak durumunda kalacağını söyleyebiliriz.
Hem de rahatlıkla...

PKK ŞEMDİNLİ'DE NEYİ AMAÇLIYOR? ESKİ MİT MÜSTEŞARI CEVAT ÖNEŞ YORUMLADI. AYRINTILAR BİRAZDAN...

[PAGE]

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, 14 gündür süren çatışmaları Vatan gazetesine yorumladı...

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, VATAN’a yaptığı değerlendirmede PKK’nın bölgedeki bu tür saldırılarının ve meydana gelen çatışmaların yeni olmadığını belirterek “Esasında 90’lı yıllarda da karşılaştığımız olaylardı. Hatta yanlış hatırlamıyorsam 1992 yılında Kuzey Irak toprakları ile bağlantılı çatışmalarda bazı cephe savaşı türü hareketlerin içine de girmişlerdi ve büyük kayıp vermişlerdi” dedi ve şu değerlendirmeleri yaptı:

KÜRT BAHARI GÖRÜNTÜSÜ: Ama bu defa dikkati çeken husus, Suriyede’ki Kürt örgütlerinin hak arama mücadelesi içinde özellikle PYD mensuplarının Kamışlı ve Gorani gibi belirli bölgelerde kontrol altına aldıkları bazı merkezlerin ortaya çıkışına paralel olarak bizim Şemdinli ve Çukurca bölgesinde de böyle bir eylemliliği meydana getirme ve Suriye’deki gelişmelerle paralellik kurarak Arap baharı dediğimiz olayın Kürt baharı olarak bir görüntü verme arayışıdır.

KÜRESEL PROPAGANDA AMAÇLI: Tabii PKK’nın militanları ve askeri gücü ile Türkiye’nin gücü hem nicelik hem nitelik açısından mukayese edilemez. Ama bölge koşulları, coğrafi koşullar, gerilla mücadelesinin ortaya çıkardığı karmaşık koşullar içinde eylemlilik durumları farklı yönlere gidebiliyor. PKK’nın burada yapmak istediği eylem bir tür şehir hareketidir ve Şemdinli bölgesinde silahlı kuvvetleri şehir içerisinde ve kırsalda çatışmaya çekerek halka karşı güvenlik kuvvetlerinin silahlı hareketlilik durumunu artırmak ve halkın tepkisini ortaya çıkararak devlete ve güvenlik kuvvetlerine karşı yıpratma çalışması yapmak ve küresel düzeyde propaganda çalışmasında bulunmak istemiştir.

BARIŞ GECİKTİRİLİYOR: Burada süregelen PKK silahlı hareketinin Türkiye’de toplumun çözüm talebini ve barışçıl bir ortama geçilmesi istekleri yükselirken Suriye’deki gelişmelerle birlikte böyle bir gelişmenin ortaya çıkması, barış talep edenler bakımından da tereddütler yaratıyor. Barış adımlarını geciktiren bir durum ortaya çıkıyor. PKK bakımından da çelişkili bir durum. PKK’nın etkilediği kitleler ve siyasetler bakımından bunun değerlendirilmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.

TAHAKKÜM ALTINA ALMAK İSTİYOR: Dikkat çekmemiz gereken bir husus da Türkiye son gelişmelerle tekrar PKK meselesinin Kürt sorunu ile ne kadar bağlantılı olduğunu, PKK’nın Kürt sorununu ve bu sorundan ortaya çıkan hak taleplerini nasıl kullanarak kendi inisiyatifini ortaya çıkarmak istediğini ve Kürt siyasetinin farklı kesimlerini tahakküm altına almak istemesi bakımından önemli.

Günün Önemli Haberleri