Savarova'daki fuhuşun arka yüzü!
Abone olAtatürk'ün son günlerini geçirdiği Savarona Yatı'nda fuhuş yaptıran çeteye yönelik hazırlanan iddianamede ilginç tespitlere yer verildi.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk'ün yaşamının son döneminde bir süre kullandığı Savarona
Yatı'na düzenlenen fuhuş baskınıyla ilgili hazırlanan iddianamede,
uluslararası insan ticaretine yönelik çeşitli iddialar ve
tespitlere yer veriliyor.
Antalya Cumhuriyet Savcılığı'nın koordinesinde Antalya İl Jandarma
Komutanlığı ekiplerince 28 Ekim'de, Muğla açıklarındaki Savarona
Yatı'nda fuhuş yaptırıldığı iddiasıyla düzenlenen operasyon sonucu
hazırlanan iddianame, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul
edilirken, 6'sı tutuklu 10 sanığa çok sayıda suçlama
yöneltildi.
Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 20 Aralık'ta ilk kez hakim
karşısına çıkacak tutuklu sanıklar Tevfik Arif, Musa Çelik, Gündüz
Akdeniz, Eldar Baidgliev, Hülya Erdoğan ve Erkan Akdeniz'in yanı
sıra davada Ekaterine Maisuradze, Kemal Tokay, Ebubekir Sıddık
Tekin ve Veysi Avcı da tutuksuz yargılanacak.
Savorana Yatı'nda yapılan fuhuş baskınında gözaltına alınan ve
sorgu sürecinin ardından sınır dışı edilen yaşı küçük kızların da
aralarında bulunduğu 10 yabancı uyruklu kadın ise iddianamede insan
ticareti mağduru olarak yer aldı.
SUÇ ORGANİZASYONU DENİLDİ
Jandarmaya yapılan ihbar sonucu gerçekleştirilen araştırma ile
sanıklar Musa Çelik ile Gündüz Akdeniz'in küçük yaştaki yabancı
uyruklu kadınların fuhuş amacıyla temin edilip, lüks otellerde
zengin müşterilere pazarladıkları yönünde tespitlerin yapıldığı
belirtilen iddianamede, ayrıntı araştırmada, iki sanığın yurt dışı
bağlantılarının da bulunduğu, suç organizasyonu şeklinde
çalıştıklarının anlaşılmasıyla suç organizasyonun delilleri ve suça
karışan kişilerin ortaya çıkarılması, suç mağdurlarının tespiti ve
kurtarılması amacıyla soruşturmanın, iletişim tespitleriyle teknik
izleme kararıyla uygulamaya konulduğu bildirildi.
ŞİFRELİ KONUŞMALAR
Kazak iş adamı Tevfik Arif'in istemiyle Gündüz Akdeniz'in talimatı
üzerine fuhuş amacıyla yurt dışından getirilen yabancı uyruklu
kadınların fuhuş amacıyla pazarlanmasıyla elde edilen paranın da
Gündüz Akdeniz, Erkan Akdeniz ve Musa Çelik arasında
paylaşıldığının anlaşıldığı öne sürüleniddianamede,sanıkların,
''misafir'', ''kontrak'', ''yolcu'', ''3 adam'',
''emanet'', ''manken'' ve ''model'' gibi kodlu kelimeler
kullanarak, çok rahat şekilde ''insan ticareti'', ''fuhşa
aracılık'', ''fuhşa teşvik ve fuhşa yer temini''
faaliyetlerini gerçekleştirdikleri iddia edildi.
İletişim tespitleri ile sanık Tevfik Arif'in
''patron'', onun yardımcısı konumunda olan Gündüz
Akdeniz'in de ''amca'' olarak anıldığı belirtilen
iddianamede, suç organizasyonunun Rusya ve Ukrayna'da mankenlik
ajansları veya eskortluk hizmeti yapan şirketler aracılığıyla
kadınların temin edilmesi, internet üzerinde kadınların
resimlerinin gönderilmesi ve belirli bir hiyerarşi ile bilgi
paylaşımı yapıldığı öne sürüldü.
GÜZEL KADIN VE MANKENLER TERCİH EDİLDİ
Kadınların Türkiye'ye getirilmesinde rol alan sanıkların, getirilen
kadınların fiziki olarak güzel olması, manken olmalarının tercih
edildiği, dil bilmesi ve ''özellikle liderin
memnuniyeti'' konusuna öncelik verdikleri ileri sürülen
iddianamede, ''Hatta getirilen bayanların bir kısmının
cinsel hizmet alan kişiler tarafından beğenilmemesi üzerine aynı
gün havalimanından biletlerinin alınarak geri gönderildikleri,
iletişim tespit tutanakları, teknik izleme görüntüleri, uçak
biletleri, rezervasyon işlemleri ve e-mail kayıtları ile tespit
edilmiştir'' ifadesine yer verildi.
GÜNLÜK BEDELİ 35 BİN DOLAR
İletişim tespit döneminde Savarona'nın iki kez sanıklar
tarafından günlük 35 bin 50 bin dolar arasında bedel ödenen yata,
yurt dışından fuhuş amacıyla getirilen kadınların çıkarıldığı
kaydedilen iddianamede, tüm tespitlerin ardından 28 Ekim'de yapılan
baskında, şüpheli ve mağdurların bulunduğu odalarda çok sayıda
kullanılmış, kullanılmamış prezervatif, doğum kontrol hapları,
müşterilere gönderilmek üzere hazırlanan fotoğraf kataloğu, otel ve
uçak bileti faturalarının ele geçirildiği, yatta Kazak iş adamı
Tevfik Arif'in de bulunduğu kişiler ile 7 koruma, 2 masörün de
bulunduğu bildirildi.
"İŞ ÇÖKÜYOR, SUSUN VE HİÇBİR ŞEY İMZALAMAYIN" UYARISI
AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
İŞ ÇÖKÜYOR SUSUN!
Yurt dışı numarasıyla gelen başka mesajda da ''İş çöküyor,
susun ve hiçbir şey imzalamayın. Onlar güçsüzler ve kontrolden
çıktılar. Yakında eve geleceksiniz'' ifadesinin
bulunduğuna yer verilen iddianamede, üzerine baskı kurulan
mağdurların sorgu sürecinde bu talimatları aynen yerine getirdiği
kaydedildi.
Suç organizasyonunun aslında kadınları rızalarına dayalı olarak,
zorlama olmadan Türkiye'ye fuhuş amacıyla getirdiği ancak operasyon
sonrasında Rusya'daki kızları gönderen suç organizasyonu tarafından
mağdurlara baskı yapıldığı ileri sürülen iddianamede, sanıkların
ifadelerinde de haklarındaki suçlamaları kabul etmedikleri, yabancı
uyruklu kadınların da toplantılarda mankenlik yapmaları amacıyla
getirildiğini iddia ettikleri bildirildi.
KLASİK FUHUŞ YAPTIRMIYOR
Tutuklu sanık Kazak iş adamı Tevfik Arif'in, tüm deliller birlikte
değerlendirildiğinde, klasik olarak fuhuş yaptırıp, fuhuştan para
kazanan bir kişi olmadığı ifade edilen iddianamede,
''Aksine cinsel amaçlı temin edilen bayanların tüm
ücretlerinin yanı sıra bayanlara, ajanslara ve aracı konumunda olan
kişilere ödenmesi gereken tüm parayı ve yabancıların
getirilmesindeki transfer ücretlerini de karşılayan, külfet
yüklenen kişidir'' denildi.
TÜRK İŞ ADAMLARIYLA İLİŞKİ
Gizli tanığın, Tevfik Arif'in, Türkiye'deki otel zincirine sahip
bir Türk iş adamıyla finansal ve yabancı yatırımcılarla iş yapması
için ilişkide bulunduğunu da öne sürerken, Türk iş adamının,
Arif'in, ''özel yaşantısındaki sapkınlıklarını bildiği
ancak karşı çıktığı, bu nedenle de ortaklıklarının da bitme
noktasına geldiği'' yönündeki sözleri de iddianamede yer
aldı.
DOLAYLA MENFAAT SUÇLAMASI
İddianamede, Tevfik Arif'in fuhuş amaçlı getirilen kadınların,
kendisine ve arkadaşlarına temin edilmesinde direkt olarak menfaat
sağlamadığı ancak dolaylı olarak büyük menfaatler sağladığı ileri
sürülen iddianamede, şu ifadeler dikkati çekti:
''Tevfik Arif'in esas itibariyle yurt dışından belirli
ölçüde, niteliği tespit edilemeyen paranın ülkeye akışını sağlamak
amacıyla yurt dışında görüştükleri iş adamlarını Türkiye'ye
getirip, bu insanlara manken adı altında temin ettiği genç ve güzel
bayanları, cinsel birleşme amacıyla sunarak, parti, eğlence, gezi,
tatil adı altında düzenlenen gezilerde yatırım amaçlı iş
toplantıları veya iş görüşmeleri şeklinde bir takım görüşmelerin de
yapılarak, yapılan yatırımları bu kişilere gösterilerek paranın
akışını sağlayarak ve yatırıma dönüştürülen paradan pay sahibi
olarak çıkar elde ettiği, bayanların getirilmesinde fuhuş amacıyla
pazarlanmasında Tevfik Arif'in bu şekilde menfaatinin bulunmadığı,
bu nedenle kendi dışındaki kişilere bu şekilde fuhuş amaçlı bayan
temin etmesinden dolayı bu suçtan sorumlu tutulmuştur. Tevfik Arif,
kendisi için cinsel hizmet satın alan bir kişi konumunda olduğu
için değil, kendi dışındaki kişilere (getirdiği iş adamları ve
arkadaşları) cinsel hizmet satın alan konumunda olduğu için sorumlu
tutulmuştur.''
İLK DURUŞMA 20 ARALIK'TA
Savcılığın iddianamesi kapsamında, Tevfik Arif'in de aralarında
yer aldığı sanıklar, ''insan ticareti yapma'', ''bir kimseyi fuhşa
teşvik etmek, yaptırmak veya aracılık etmek'', ''18 yaşını
doldurmamış kişilere karşı insan ticareti'' ve ''suç işlemek
amacıyla örgüt kurma'' gibi suçlamalarla 20 Aralık'ta yargılanmaya
başlanacak.
Öte yandan, Savarona Yatı'nı işleten ve baskının ardından
soruşturma sürecinde savcılığa ''şüpheli'' sıfatıyla ifade veren
Kahraman Sadıkoğlu ile bazı kişiler hakkında ise savcılığın
dosyaları ayırarak ayrıca soruşturma yürüttüğü de öğrenildi.