'Şantaj yapmıştı' deyip anlattı! İfadesini değiştirdi: Arzu Aygün'ü kanlar içinde görünce...
Abone olATV'de yayınlanan Müge Anlı ile Tatlı Sert programında da işlenen Arzu Aygün cinayetinde Muharrem Coşkun ilk kez hakim karşısına çıktı.
Atakum ilçesinde geçen yıl 17 Aralık'ta evden ayrıldıktan sonra
bir daha haber alınamayan Arzu Aygün'ün, Muharrem Coşkun tarafından
öldürülüp Terme ilçesi Kozluk Mahallesi'nde ormanlık alana atıldığı
belirlenmişti. 28 Ocak'ta gözaltına alınan Muharrem Coşkun,
çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı.
Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya maktul Aygün'ün babası
Seyfullah, annesi Semine Aygün ve kızı N.S.Ş. (15) ile tutuklu
sanık Muharrem Coşkun'un yanı sıra taraf avukatları katıldı.
Coşkun, duruşmada yaptığı savunmada, maktulle arasında imam nikahı
bulunduğunu, uzaktan da akrabası olduğunu söyledi.
"Alacağını alamayınca geri geldik"
Olaydan bir gün önce maktulle telefonda görüştüğünü anlatan Coşkun,
"Serkan diye bir arkadaşında alacağı vardı, bunun için Serkan'ın
evine gittik. Alacağını alamayınca geri geldik. Araçtan indik,
sohbet etmeye başladık. Sohbet esnasında ufak bir tartışma yaşandı
aramızda. Sürekli para verdiğim halde bana sürekli borcunun
olduğunu söylüyordu. Bu nedenle aramızda tartışma çıktı." dedi.
"Arzu şaka mı yapıyorsun?"
Maktulün tartışma esnasında argo kelimeler kullandığını öne süren
Coşkun, ayrıca kendisiyle ilgili fotoğrafları ailesine göndermekle
tehdit ettiğini ileri sürdü. Kendisine söylemek istediği önemli bir
şey olduğunu belirttiğini anlatan Coşkun, "Kenan adlı şahısla
birlikteliğinin olduğunu söyledi. Ben de kendisine, 'Arzu şaka mı
yapıyorsun?' dedim. O esnada Arzu aracın ön sağ koltuğunda
oturuyordu. Ben de arka koltuktaydım. Araçta her zaman taşıdığım
bir silah vardı. Silahı 2,5-3 sene önce, şoför olduğum için lazım
olur amacıyla almıştım. Tekrar Kenan olayının doğru olup olmadığını
sordum. Silahı elime aldım, doğrulttum. O da bana, 'Adam olsaydın
da bana sahip çıksaydın, bana para verseydin.' dedi." ifadelerini
kullandı.
"Kanlar içinde görünce ne yapacağımı
bilemedim"
"Silahı doldur boşalt yaptığım esnada silah bir anda patladı.
Sadece bir kez ateş aldı" diyen Coşkun "Maktulü kanlar içinde
görünce ne yapacağımı bilemedim. Araçla Terme'ye doğru bir
istikamete gittim. Maktulün cesedini Kolluk sapağı denilen yerde
çamlık kenarına bıraktım. Üstüne sadece çuval koydum. Kenarlarına
da taş koydum ki çuvallar uçmasın. Daha sonra Terme'ye döndüm.
20-25 gün sonra emniyetten beni aradılar. Telefonum, sim kartın ve
çantanın bende olup olmadığını sordular. Ben de kolluğa teslim
ettim." şeklinde konuştu.
"Bana şantaj yapmıştı"
Mesaj yazdığını kabul eden Coşkun "Maktulün telefonundan, onun
ağzından mesaj yazdığım doğrudur. Maktulün yaşadığı sanılsın
diyerek o mesajları yazdım. Emniyette bana telefonu neden açık
tuttuğumu sordular. Ben de telefonda bana ait birtakım veriler
olabilir düşüncesiyle açık tuttuğumu söylemiştim. Çünkü öncesinde
maktul bana şantaj yapmıştı. Flash bellek içindeki mevcut yazı ise
Arzu tarafından daha önce yazılarak atılmış. Ben çanta içinde bu
flash belliği buldum. Yazıya da bu şekilde ulaştım. Kesinlikle bu
yazıyı ben yazmış değilim." dedi.
"Beni darbettiler"
Savcılık ve sulh ceza hakimliğinde verdiği ifadeleri okuyan mahkeme
heyeti başkanının çelişkiler olduğunu belirtmesi üzerine Coşkun,
"Emniyete alındığım gün beni darbettiler. Yaşadığım baskı nedeniyle
farklı ifade vermek zorunda kaldım. Önceki ifadelerimin hiçbirini
kabul etmiyorum. Şimdiki verdiğim ifadenin hükme esas alınmasını
talep ediyorum." ifadesini kullandı.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi
Maktulün babası Seyfullah ve annesi Semine Akgün ise sanıktan
şikayetçi olduklarını, en ağır şekilde cezalandırılmasını
istediklerini söyledi. Cumhuriyet Savcısı, esas hakkındaki
mütalaasında, sanığa "tasarlayarak kasten öldürme", "hırsızlık" ve
"Ateşli Silahlar, Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Kanun'a
muhalefet" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
verilmesini talep etti. Sanığın tutukluluk halinin devamın karar
veren mahkeme heyeti, duruşmayı 17 Haziran'a erteledi.
"Bu duruşmada beyanını değiştirdi"
Arzu Aygün'ün avukatı Özlem Sezgin Azal, duruşmanın ardından basın
mensuplarına yaptığı açıklamada, sanığın iki kez ifadesinin
alındığını belirterek, "Samimi açıklamaları vardı fakat bu
duruşmada beyanını değiştirdi. Cinayetin planlanmadan yapıldığı
söyledi ancak dosyadaki belgeler ve deliller, bu cinayetin
tasarlanarak ve planlanarak olduğunun delilidir. Duruşmada
yanlışlıkla öldürdüğünü, o gün para nedeniyle tartıştıklarını
anlattı. Ayrıca bunu namus meselesine çevirmeye çalışıyor. Buna
kesinlikle katılmıyoruz. Bütün konuşmaları ve mesajları
incelediğimizde, olayın para mevzusu olduğu ortadadır. 'Cinayeti
planlayarak işlemedim, tartıştık ve ben silahı çektim, yanlışlıkla
silah patladı.' diyor ama her şey ortada." değerlendirmesinde
bulundu.