Herşey, bir projede birlikte çalıştığım,
İstanbul THM Kosoru Ses Sanatçısı, dostum Salih Turhan’ın ,
“Müziğin İzinde, 4 Kardeş Şehir” projesi için Urfa’ya
gidiyoruz demesi ile başladı. Söyleseydin “bende
katılırdım” dedim. Hemen yerimi ayırtınca, ben de gitmişken
değerlendireyim deyip, Harran Ün. Rektörü, İTÜ’den değerli
hocam Prof.Dr. M.Sabri Çelik’i aradım. Sağolsun, iki dakika sonra
Rektör danışmanı Öğr.Gör.Hatice Parmaksız Aradı; konuyu, günü,
nasıl geldiğimi v.b. derken yarım saatte işi bitirdi. Sonra,
Adıyaman Ün. Rektörü, değerli hocam Talha Gönüllü’yü aradım. Biraz
sonra Konservatuar Müdürü Doç.Dr.Barış Toptaş aradı, yarım
saat içinde o da işi bitirdi. Ve, konserli,2 konferanslı bir
program hayata geçmiş oldu.
Konferanslarda; kurumsallaşma, sanat
kurumlarının sınırları, mezun çıktılarının belirlenmesi, dil
birliği, müzik terminolojisinden yanlış-doğru örnekler,
bildirilerde kullanılan dil yanlışları, yayınlar/basılmış metotlar,
bildirilerde başlıkla-içeriğin uyuşmaması, akademik hayatta
etikliğin önemi, liyakatlı sanatçı olmak, müzikte okumanın önemi,
kişilikli sanatçı olmak v.b." konulara
değiniyorum.
Örneklerde, genellikle kişi isimlerine yer
vermiyorum. Çünkü, önemli olan anlayış birliği. Burada; Ayşe han.
yapıyor, diğer yerde Ali Bey yapıyor.
Elbette, öğrencilerden gelen sorular arasında;
müzik eğitimi bölümleri varken, neden Konservatuar mezunlarının da
öğretmen olduğu, veya; bu bölümlerden mezun olanlar neden sanatçı
sınavlarına giriyor ve sanatçı oluyor? da var...
Elbette, sanat kurumlarının ne yetiştireceği,
amaçları çizilmeden bunu çözmek zordur.
Tıpkı, geçmişte “konservatuarların yeterli
olmaması ya da asıl görevini yapmaması sonucu, yayın
“kuruluşu olan TRT’nin; derlemeler yapması, sanatçı istihdamına
önem vermesi v.b. gibi.
Konferanslar, kurumlararası bilgi akışı için çok
önemli..
“4 Kardeş Şehir” Konseri..
Bu
konserin ilk ayağı İstanbul’da CRR’de yapılmıştı, o zaman 3 kardeş
şehir’di, şimdi Bakü’de eklendi ve 4 kardeş şehir oldu.
Şanlıurfa’daki konser, 2019 Göbeklitepe Yılı
Özel Konseri olarak organize edilmişti. Genel Sanat Yönetmeni Salih
Turhan, bu konuda çok çaba sarfetti. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve
TRT Sanatçıları’ndan oluşan 25 kişilik orkestra ve solist;
Şanlıurfa-Elazığ/Harput-Kerkük-Bakü’ye ait türkülerden örnekler
verdi.
ELFED Genel Başkanı Faik İçmeli; bir kültür
sevdalısı olarak, gerçekten bu işe gönül vermiş. Kolay değil, bu
tür büyük organizasyonları yapmak.
Konsere destek veren Haliliye Belediye
Başkanı Fevzi Demirkol’a da teşekkür etmek lazım. Gerçi,
yeniden aday olmadığı için camiasına kırgındı, ama hizmet
hizmettir, ve siyaset bu; Ne? Ne zaman? Kim? soruları bir kişinin
ağzına bakıyor.
Biz Harran Ün.Rektörü M.Sabri Çelik hocamla
katıldık. Hocam, sanatçılara plaketleri vermek üzere sahneye
çağrıldı. Konser sonrası, sanatçılarla birlikte düzenlenen yemeğe
katıldık.
Konu
Şanlıurfa ve Göbeklitepe olduğu için; Şanlıurfa Valisi’ni,
B.B.Başkanı’nı,İl Kültür Müdürü’nü, İlçe Belediye Başkanı
adaylarını, B.B. ve İlçe Belediye Kültür Müdürleri’ni de aramızda
görmek isterdik. İlle de bir bakan gelince mi boy gösterilecek?
Garipsedik!..
Bu 4 kardeş şehirde yaşayan insanların
sadece müzikleri değil; “konuştukları dilleri, deyimleri,
atasözleri, bilmeceleri, gelenek ve görenekleri, nişan-kına
gecesi-düğün adetleri, yemekleri” de benzerlik
göstermektedir.
Konserle; “Azerbaycan’daki Türkler, Irak’taki
Türkmen’ler ile Şanlıurfa ve Elazığlılar’ın, müziğin izinden
giderek; kardeşliğini, birlik ve beraberliğini vurgulamak,
farkındalık yaratmak” amaç edinilmiş.
Programda, sırasıyla; Şanlıurfa Müzik Faslı,
Elazığ/Harput Müzik Faslı, Kerkük Müzik Faslı, Azerbaycan/Bakü
Müzik Faslı ile özel türküler ve türlerden (gazel, hoyrat, divan)
örnekler verildi.
Programa katılan tüm sanatçı dostlarımı, Salih
Turhan nezninde kutlarım.
Çünkü; 30’a yakın eserin seslendirilmesi,
programın aksamadan yürümesi, şiir ve açışlarla zenginleştirilmesi
kolay değil.
Nice kardeş şehirlere…