Sabancı otomotivi bırakıyor
Abone olSabancı Holding, hem yurtiçi hem yurtdışında Temsa Global'i satmak için temaslarda bulunuyor.
Sabancı Holding, satış için danışmanlık şirketi Credit
Suisse’e yetki verirken, hem yurtiçi hem yurtdışında 2008 yılı
sonunda piyasa değeri 500 milyon dolar olarak hesaplanan Temsa
Global’i satmak için temaslarda bulunuyor.
Mitsubishi ve Komatsu’nun distribütörlüğünün yanı sıra Adana,
Adapazarı ve Mısır’da fabrikası bulunan ve yüzde 100 Türk malı
otobüsler üreten Temsa Global satıldığı takdirde, Sabancı
Holding’in otomotiv macerası tamamen sona erecek.
Özdemir Sabancı’nın vefatından sonra 2001 yılından itibaren
otomotivden çekilmeye başlayan Sabancı Grubu, 2001 yılında
Toyotasa’daki yüzde 25’lik hissesini 49 milyon dolara Japon
Toyota’ya devrederek üretimden çekilmişti. 2009 yılında da
perakende ve satış şirketindeki hisselerini Ortadoğulu ALJ Grub’a
85 milyon dolara satan grup, böylece Toyota ile 19 yıl önce
başlayan ortaklığını tamemen sona erdirmişti. Toyota ile ortaklığı
sona eren Sabancı’nın elinde ise yüzde 100 Türk markası Temsa
Global kalmıştı.
Krizden markayla çıktı
Sabancı Holding bünyesinde 42 yıl önce Termo Mekanik Sanayi A.Ş.
ismiyle kurulan, 1984’te Japon Mitsubishi’yle imzalanan
distirübütörlük ve üretim lisansı anlaşmalarıyla otomotiv sektörüne
adım atan Temsa, 2001 yılında krizle birlikte batmaktan kendi
markasını yaratarak yeniden doğdu. 2001’de Mitsubishi lisansıyla
yaptıkları otobüs satışları 300’den 20’ye düşünce ‘ya tamam ya
devam demek’ durumunda kalan Sabancı Grubu, Temsa markasıyla
yurtdışına otobüs ihracatını başlatarak krizi atlatmış, dünyaya
satılan bir Türk markası yaratmıştı. Bugün 46 ülkeye yılda 200
milyon dolarlık ihracat yapan Temsa Global aradan geçen 9 yılda
Adana, Mısır ve Adapazarı’nda 3 fabrikaya ulaştı. Temsa, 2009’da
yaşanan global kriz öncesi 1 milyar TL olan cirosunu 4 yılda 2
milyar TL’ye çıkarmayı hedefliyor.
Düşük Euro darbe vurdu
2008 sonunda patlak veren küresel krizle birlikte ticari araç
satışlarında yaşanan düşüşle birlikte güç kaybeden Temsa Global,
2010 yılıyla birlikte Euro’da yaşanan büyük kayıpla birlikte
sıkıntılı bir sürece girdi. Sattığı her otobüsten 40 bin lira zarar
etmeye başlayan Temsa Global, bu çerçevede tasarruf tedbirlerini
devreye sokarak önce 3 bin çalışanından binin çıkartmak zorunda
kaldı. Daha sonra iç pazara ve perakende satışlara yönelen Temsa
Global, tam ihracatta hareket yaşamaya başlarken Sabancı Grubu
tarafından satışa konuldu.
Satışı Almanya’da öğrendi dönünce istifasını verdi
21 yıl Sabancı Grubu’nda görev yapan son 11 yıldır ise Temsa Global’in Genel Müdürlüğünü ve CEO’luğunu üstlenen Mehmet Buldurgan, şirketin satışıyla ilgili söylentileri doğrularken, bu satış yüzünden istifa ettiğini açıkladı. Buldurgan, “Geçen hafta Hannover’deki ticari araç fuarındaydım. İki Alman, iki İngiliz gazeteci yanıma geldi. Bana Temsa’nın satışa çıkarılmasıyla ilgili sorular sordu. Dedikodu diye geçiştirdim. Bir Alman müşterimiz, bu söylentiler nedeniyle siparişlerini iptal etti. Temsa’nın Avrupa direktörü de satışa çıkarıldığını hatta Mercedez-Benz’le bile görüşüydüğünü söyledi. Dönüşte Holding’e sordum. Net bir açıklama yapamadılar. Ama, ben öğredim. Yani herkes biliyor bir tek ben bilmiyordum. Ben de bana yakışanı yapıp istifamı verdim” dedi. 11 yıldır Temsa’nın büyümesi, global bir marka haline gelmesi için yoğun çaba harcadığını kaydeden Buldurgan, “2009 global krizinden her otobüs markası gibi biz de etkilendik. Düşük Euro’da Avrupa’ya ihracatta çok zorladı. Ortada bir zarar var ama bu başarısızlıktan değil. Zaten hem ihracatta hem iç pazarda işler açıldı. Neden satışa çıkarıldığını anlamak mümkün değil” diye konuştu.
Japonların onay vermesi gerekiyor
MEHMET Buldurgan, Temsa’nın satışına ilişkin gelişmeleri şöyle
aktardı: “Bundan bir ay önce Sabancı Lastik ve Otomotiv Grubu
Başkanı Turgut Uzer ben tatildeyken odama Japon Mitsubishi ve
Komatsu’ya bir mektup yazılması için talimat bırakmış. Mektupta
Japonlara otobüs üretimi için ortak aradığımızı, bu konuda
kendilerinden izin istememizi yazmamı istemiş. Ben de hemen
holdinge gidip Japonlarla işin böyle yapılamayacağını, sadece
mektup göndermenin kabalık olduğunu anlattım. 2 hafta arayla
Japonya’ya giderek konuyu yüz yüze anlatıp, mektubu elden teslim
ettim. Çok anlayışla karşılamışlardı. Ama şimdi ne olur
bilemiyorum. Mercedes-Benz’in rekabet kurallarına aykırı olacağı
için satışla ilgilenmediğini öğrendim. Kimler alır diye sorarsanız,
Hintliler veya Araplar ilgilenebilir.”