Rusların Çernobil sıkıntısı

Ukrayna'da 26 Nisan 1986'da meydana gelen tarihin en büyük nükleer kazası Çernobil felaketinin ardından, yetersiz güvenlik koşullarında bölgenin temizlenmesi amacıyla buraya gönderilen Ruslar'ın, kendilerini devlet tarafından ''unutulmuş'' ve ''küçük düşürülmüş'' hissettikleri bildirildi.

Eski bir temizlik görevlisi olan Mihail Buşui, düzenlenen basın toplantısında, ''kazanın olduğu reaktörde kullanılması düşünülen robotların kısa sürede arızalandığını ve tüm işleri, bugün unutulmuş olan eski Sovyet askerlerinin yaptığını, kendilerine tanınan avantajların kaldırıldığını'' söyledi.

Çernobil Malülleri Sosyal Koruma Merkezi'ni yöneten General Nikolay Tarakanov da konuşmasında, önceden aylık 2 bin-3 bin rublelik (70-100 dolar) ücretsiz ilaç hakkı bulunduğunu, ancak şu anda bu miktarın 400 ruble olduğunu vurguladı.

Sergey Prokhodenko adlı bir diğer kişi de, temizlik görevinde çalışanların, aralarında Gazprom Başkanı ile Rus Lukoil petrol şirketinin başkanının da bulunduğu Rus işadamlarına ''artık ilaç satın alamayan bu kişilere mali yardım vermeleri amacıyla'' mektup gönderdiklerini, ancak ''bu işadamlarının hepsinin de kendilerine yardım edecek durumda olmadığını söylediklerini'' kaydetti.

Bu kişileri faciadan beri izleyen bir radyolog, bu kişilerin birçoğunun kemik ve sinir sistemiyle ilgili hastalıkları bulunduğunu bildirdi.

BM uzmanlarınca hazırlanan bir raporda, Çernobil felaketinin sonucunun abartıldığı ve ölü sayısının aslında yaklaşık 4 bin olarak tahmin edildiği bildirilmişti.

Uluslararası çevre örgütü Greenpeace (Yeşil Barış) gibi çevreci kuruluşların tepkisine neden olan raporda, facianın çevreye etkilerinin tahminlerin çok altında olduğu, patlamadan hemen sonra bölgeye acil gönderilen askeri ve sivil ekipler ile santral çalışanları ve bölge sakinlerinden oluşan 200 bin kişinin dahil olduğu toplam 600 bin kişiden fazla insanın radyoaktiviteye maruz kaldığı ifade edilmişti. Raporda, bu insanların 4 bininin öldüğünün tahmin edildiği kaydedilmişti.

İngiliz bilim adamlarının yaptığı ve Kiev'de açıklanan bir araştırmada ise BM raporunun tersine, 1986'da meydana gelen facianın ardından kanser yüzünden 30 bin ila 60 bin kişinin öldüğü ileri sürülmüştü.