'Rektörlüğün tavrı utanç verici'
Abone olFotoğraf ve Video Bölümü öğrencilerinden 24 yaşındaki Deniz Özgün’ün okulun stüdyosunda çektiği porno filmle sarsılan Bilgi Üniversitesi’nde 3 öğretim görevlisinin işine son verilmesi büyük tepki gördü.
Fotoğraf ve Video Bölümü öğrencilerinden 24 yaşındaki
Deniz Özgün’ün okulun stüdyosunda çektiği porno filmle sarsılan
Bilgi Üniversitesi’nde 3 öğretim görevlisinin işine son verilmesi
büyük tepki gördü.
Rektörlüğün savunmalarını dahi almadan öğretim üyelerini apar
topar işten atması, ofislerde arama yapılması ve bilgisayarların
hard disklerine el konulması, mezunlar tarafından da protesto
edildi.
GEÇERSİZ NOT ALDI
Üniversite ile ilişikleri kesilen 3 öğretim üyesi, Prof. Dr. İhsan
Derman, Ali Pekşen ve Ahmet Atıf Akın ise yaptıkları ortak
açıklamada, pornografinin, kullandığı araçlar ve üretim metotları
itibarıyla sinema, video ve fotoğraf alanlarının önemli bir türü
olduğuna, bu şekilde benzer çalışmaların dünyadaki çeşitli
üniversitelerde de gerçekleştirildiğine dikkat çektiler. Filmi
çeken öğrencinin “filmin konusu itibarıyla değil, kavramsal ve
uygulamada yetersiz bulunduğu için” en düşük not olan F alarak
haziran ayında bu dersten kaldığını belirten hocalar, öğrencinin
daha sonra eylülde tek ders sınavına hak kazanıp bir fotoğraf
çalışmasıyla geçer not aldığını ve mezun olduğunu öne sürdüler. Üç
öğretim üyesi şu değerlendirmede bulundu:
“İstanbul Bilgi Üniversitesi yönetimi konuyla ilgili uygulamaya geçmeden önce, konunun muhatabı olan bölümden görüş almak üzere akademik veya idari kadrodan herhangi bir kimse ile iletişime geçmemiş, bunun yerine gece saatlerinde konunun muhatabı olan ve olmayan kişilerin ofislerine, onlardan izinsiz ve habersiz bir baskın düzenlenmeyi uygun görmüştür. Aynı şekilde, işten çıkarılma kararları da, yine ilgili kişilerin savunması alınmadan yürürlüğe konulmuştur. Bütün bu yaşananlar üniversite ve bilimsel araştırma kavramlarına çok yabancıdır ve bunun bir üniversite çatısı altında yaşanması utanç vericidir.”
‘TCK’DA SUÇ DEĞİL’
Öğretim üyeleri ayrıca bu tür çalışmaların, Türk Ceza Kanunu
tarafından dahi sanatsal ve bilimsel olma esasları ile cezai hükmün
dışında tutulduğunu ifade ettiler. Açıklamada, öğretim üyelerinin
öğrencileri için yarattığı özgürlük ortamının uluslararası alanda
üniversiteyi yıllardır en iyi biçimde temsil eden hocalar için
gösterilmediğini belirtti.
‘Gözdağı politikası’
Mezunlar internette açtıkları www.tepkivecagri.com adlı sitede
yaptıkları açıklamada üniversitedeki yeni yönetimin krizde tamamen
baskıcı, meslektaşlarını hiçe sayan ve kendilerini kurtarmayı
amaçlayan bir tavır sergilediğini ileri sürerek şöyle dediler:
“Akademik özgürlük adına ilk yapılması gereken, söz konusu iddiayı
açıklığa kavuşturmak üzere ilgili kişi ve yetkililerle doğrudan
görüşmek iken, yönetim son derece sindirici bir tavır ve gözdağı
veren bir politika sergilemiştir.
Bu tavrın Türkiye’deki yükseköğretim kurumlarında bir süredir
gündemde olan özgürlük ve baskı tartışmalarından bağımsız olduğunu
düşünmek son derece naif bir yaklaşım olur.”