Posalı gıdalar neden önemli ?
Abone olBeslenme ve Diyet Uzmanı Merve Güler, “Çözünür posalar bağırsaklarda hızlıca fermente oluyor ve böylece bağırsaktaki florayı değiştirerek ba...
Beslenme ve Diyet Uzmanı Merve Güler, “Çözünür posalar
bağırsaklarda hızlıca fermente oluyor ve böylece bağırsaktaki
florayı değiştirerek bakterilerin kansere neden olan etkisini
azaltıyor” dedi.
Bitkilerin sindirim sistemimizce sindirilemeyen, hücre duvarı
kısımları posa olarak adlandırılıyor. Bağırsaklarda çözünebilen ve
çözünemeyen posa olarak ikiye ayrılan posalar, midede şişerek
tokluk sağlamada önemli fayda sağlıyor. Acıbadem Ankara Hastanesi
Beslenme ve Diyet Uzmanı Merve Güler, şöyle konuştu: “Bu posa
türleri bağırsaklardaki suyu yapısında tutuyor, artık maddelerin
bağırsaklardaki hareketini artırıyor. Bu yüzden doğanın süpürgesi
olarak da adlandırılıyor. Ayrıca bağırsaklarda fermente olmayıp
çözülmüyor, böylece dışkıya hacim ve yumuşaklık kazandırarak
bağırsakların düzenli çalışmasını sağlıyor. Bu şekilde
konstipasyonu yani kabızlığı önlüyor. Çözünemeyen posalar zararlı
maddelere yapışarak, onların bağırsaklara zarar vermeden daha hızlı
geçişini sağladığı için bağırsak sağlığımızı ve kolon kanserlerini
önlemede olumlu etkileri var. Tam buğday unundan yapılmış ürünler,
meyve kabukları, buğday ve yulaf kepeği ile kök sebzeler
(karnabahar, yeşil fasulye, patates), çözünemeyen posa kaynakları
arasında yer alıyor. Bu posa kaynağını vücudumuza alabilmemiz için
soframızdan tam buğday ekmeğini, sebze yemeklerini eksik etmememiz
ve meyveleri mümkün olduğunca soymadan, kabuklarıyla yememiz
gerekiyor.”
VÜCUT İÇİN BİRÇOK YARARI BULUNUYOR
Çözünür posalar bağırsaklarda hızlıca fermente olduğu için
bağırsaktaki florayı değiştirerek, bakterilerin kansere neden olan
etkisini azalttığını belirten Güler, şunları söyledi: “Ayrıca,
bağırsak hücreleri için enerji kaynağını oluşturuyor. Çözünür
posalar, bağırsaktaki safra asitlerinin emilimini engelleyerek, kan
kolesterolünün düşmesine yardımcı oluyor. Bunun dışında şeker
olarak adlandırılan glikozun da emilimini azaltarak kan şekerinde
ani yükselmeleri önlüyor ve daha düzgün bir post- prandiyal (yemek
sonrası) kan şekeri takibi sağlıyor. Ayrıca, bağırsaklarda jel
oluşturarak viskoz bir yapı oluşturuyor. Böylece posanın hepsi
kabızlık önlemede değil, ishali kesmede de kullanılabiliyor.
Özellikle kuru baklagiller, bezelye, yulaf, arpa, portakal, havuç
ve elma çözünür posanın iyi kaynaklarından bazıları.”
"OBEZİTE HIZLA ARTIYOR"
Güler, sözlerini şöyle sürdürdü: “Obezite; kalp-damar hastalıkları,
diyabet, kemik ve eklem hastalıkları başta olmak üzere birçok
hastalığa neden oluyor. Obezitenin artışındaki nedenlere
baktığımızda tam buğday ekmeği yerine hamburger ekmeği ile
pizzanın; meyve yerine hazır meyve suları, tatlılar ve
şekerlemelerin; ceviz, fındık ya da çekirdek yerine de cips ve
jelibonların tüketildiğini görüyoruz. Günümüzde evde pişirilen
yemekler yerine dışarıda ayaküstü tüketilen besinler nedeniyle de
sağlıklı posa alımından söz etmek pek mümkün değil. Özellikle Batı
toplumlarında medeniyet hastalığı olarak bilinen kabızlık, spastik
kolon, hemoroit, safra taşları, diyabet, kalp-damar hastalıkları
ile diyet posası arasında ters orantı var. Yüksek posalı diyetlerle
beslenen Afrika toplumlarında bu grup hastalıklar yok denecek kadar
az görülüyor.”
(İHA)