Pınar Altuğ ilk kez konuştu

Boşanma haberleri ile ülke gündemine oturan TV yıldızı Pınar Altuğ, eli yüzü düzgün, hoş bir kadın olduğunu, erkeklerin yoğun ilgisinden ürkmediğini belirterek, "Ben eşim Umut'u aldatmadım" dedi. Dünden Bugüne Tercüman'dan Bilal Özcan'a konuşan Altuğ, birbirinden çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte O ropörtaj: Yalnızlıktan ürkmüyorum Pınar Altuğ'u 1994 yılında Star TV tarafından düzenlenen yarışmada Türkiye Güzeli seçilince tanımıştım. Bir yıl sonra hazırladığım "Pazar Ekspress" isimli magazin programını sunmaya başladı. Şimdi boşanmak istediği eşi Umut Elçioğlu ile o zamanlar tanışmıştı. Her fırsatta bana Umut'u anlatıyordu, hem de ballandıra ballandıra. Ondan sözederken gözlerinin içi parlıyordu. Yıllar sonra evlendiler. Mutlulukları devam ediyordu. 23 Haziran'da aldığım, Pınar'ın gönderdiği boşanma kararlarını duyuran faks ile şok oldum. Paris dönüşü, önceki gün menajeri İlkay Tuna'nın ofisinde buluştuk. Müthiş zayıflamıştı şaşırdım. 1 metre 74 santim boyundaki Pınar 56 kiloydu. Spor ve diyet yapıyordu, halinden çok memnundu. Pınar'a boşanma kararıyla ilgi sorulabilecek her şeyi sordum. Her sorumu cevaplandırdı. "Eşini aldattın mı?" soruma "Hayır" yanıtını verirken başını öne eğmesi belki bir tesadüftü; bilemiyorum.. B.Ö -Bir kaç gündür Paris'teydin. Paris seyahatin nasıl geçti? Evet bir pırlanta sergisine, tanıtılanları izlemeye gittim. Çok da keyifliydi. Kraliçelerin kullandığı yüzükler sergilendi. "Aşkın Gücü" diye bir sergiydi bu. İnanılmaz güzeldi. Pırlantaya düşkünseniz eğer çok güzeldi. -Meraklı mısın pırlantaya? Elimden geldiğince ben de takmaya çalışıyorum. Çünkü pırlanta bir kadına en yakışabilecek takılardan biri. -Seni oraya De Beers'in Türkiye temsilciliği davet etti değil mi? Geçen sene de Hülya Avşar ağırlanmıştı. Geçen sene Hülya Hanım'ın gittiği AIDS vakfı için yapılmış özel bir geceydi. Bu bir sergiydi. Türkiye temsilcisi beni götürdü. -Sen burada yokken özel hayatınla ilgili pek çok şey yazıldı, söylendi. Eşin Umut, Hürriyet gazetesinin haberinde " Seni bir daha görmek istemediğini " söylemiş. Bununla ilgili ne söyleyeceksin. Bu konu hakkında söyleyeceğim herşeyi söyledim, bundan sonra bu konu hakkında konuşmayacağım. Yorum yapmak istemiyorum. -Hakkında yazılan haberlerin düzeltilmesi için ne yapıyorsun? Çalıştığım ekip gereken her şeyi hallediyor. -Aralık ayında Tamer Karadağlı'nın düğününde "Çok mutluyum. Yeni yılda çocuk yapmayı düşünüyoruz" demiştin. O günden sonra evliliğinde neler değişti Pınar? İlişkiler yaşanır ve biter. Ben bu güne kadar ne aşkımı ne de kavgamı kameralar önünde yaşadım. Evliliğimin içinde yaşanan her şey bana ve eşime aittir. Üçüncü kişiye de bizim verdiğimiz kararları dinlemek kalır. Bu bizim yolunda gitmeyen bir şeylere çözüm şeklimiz. -Ama sen ünlü bir insansın Pınar. Kamuoyu ilgi duyuyor. Farketmez, evimin içinde olan olaylar hiç kimseyi ilgilendirmez. Ben eşimle anlaşamadım ve bu iş bitti. "O zaman öyleydim bugün böyleyim" diye açıklama yapmak zorunda değilim. -Bu açıklamanın işini zedeleyebileceğini düşünmedin mi? Başka insanlar işleri etkilenmesin diye yürümeyen evliliklerini yürüyor gibi gösterebilirler. Herkes kendisinden sorumludur. Ben böyle yaşanması gerektiğini düşündüm, buna Umut da destek verdi. Unutulan ve üzerinde durulması gereken çok önemli bir şey var aslında; ben boşanmıyorum, biz boşanmaya karar verdik. Dolayısıyla geriye kalanlar kimseyi ilgilendirmez zaten. -Günlerdir, askerdeki eşini aldatan bir kadın olduğun yazılıyor, bu durum hayranlarını üzüyor, neler söylemek istersin? Bana 5 ayrı erkek ismi soruyorlar. Onların hepsi de benim arkadaşım. Bu hakikaten içimi acıtıyor. Hayatımda bugüne kadar vardılar bundan sonra da var olmaya devam edecekler. Çünkü adı üstünde "arkadaş".Genç bir kadının eşinden boşanması için herhangi birine ihtiyacı yok. Kendi ayakları üzerinde durup böyle bir karar verebilir. Ben boşanma kararımı başka biri yüzünden almadım. -Eşin Umut, askerden izinli gelmiş ve yatağın başucunda Tommy'nin jölesini, saatini bulmuş. Doğru mu? Göz önünde olan insanlar için herkes bir şeyler konuşur, durur bu Allah'ın emri. Ben daha neler neler duyuyorum. Elbet herkes bir gün doğru noktayı bulacaktır. -Eşin Umut'u aldatmadın öyle mi? -Hayır, aldatmadım -Prisma'da yönetici olan Ceri Behar ile ilişkiniz ne boyutta? Çok çok iyi arkadaşım. En yakın değil, ama çok çok iyi arkadaşım. Umut ile benim en yakın arkadaşımızın kuzeni. Doğal olarak akrabalıktan dolayı aynı ortamda bulunmuşluğum, paylaşmışlığım var. Ama ne o benim mesleğime karışır ne ben onun mesleğine karışırım. Ne de birbirimizden haberdarız. Biz sadece arkadaşız. Laila'nın açılış gecesinde birlikte fotoğrafımız çekilmiş. Ne var bunda. Öyle bir gecede benim seninle de başkasıyla da fotoğrafım çekilebilir. -Birol Güven bu gelişmelerden rahatsız olup da dizi de yerine başka oyuncu bulabilir mi? Böyle bir gelişme görünmüyor. İnsanlar söylenenleri kendilerine göre yorumluyorlar, istedikleri gibi yazıyorlar. Birol (Bu yazılanlar diziyi zedeler ama ben bunlara inanmıyorum. Biz senin yanındayız ve sana inanıyoruz. Her şey yolunda) dedi. Endişe edecek bir durum yok. -Boşanma kararı almanıza aileleriniz ne dedi? Hangi aile çocuklarının yuvasının yıkılmasını ister, tabii ki üzüldüler. Ancak aileler de çocuklarının yanındadır. Umut'un ailesi Umut'a, benim ailem bana destek veriyor. Ben her şartta onların küçük çocuğuyum. -Aile büyükleri "Birbirinize bir şans daha verin" demediler mi? Biz o aşamaları geçtik. Ben aşkımı da, kavgamı da kamera önünde yaşamadım. Benim bir kere bile Umut ile kavga ettiğimi bilmezsiniz. Sadece mutluluğumu gözümden okursunuz. Dolayısı ile benim içimde fırtınalar kopuyor olabilir ama bunu kamuoyu ile paylaşmak zorunda değilim. Bu sonuçtan mutlu olmayanlar var galiba. -Böyle diyorsun ama en çok izlenen bir dizinin başrol oyuncusu olman nedeniyle insanlar boşanmanın nedenini merak ediyor olamaz mı? Ama o benim işim, işimle yine buradayım ve işimi yapmaya devam ediyorum. Ben mutlulukla beslenen biriyim. Ve mutsuz olduğumda, evimde bir şeyler yolunda gitmediği zaman doğal olarak bu benim işime de yansır. Bu benim performansımı etkiler. Niye ikimiz de mutsuz hayat sürdürelim ki. Bunda merak edilecek bir şey yok. -Boşanmaya ilk karar verdiğinizden bugüne ne kadar süre geçti? Böyle tarihlerle bunları konuşmak çok komik olur. -Pınar Altuğ bundan sonra yalnız kadın olacak, erkeklerin yoğun ilgisinden ürkmeyecek misin? Bunda ürkecek bir şey yok ki. Ben eli yüzü düzgün hoş bir kadınım.Tabii ki insanların ilgisini çekeceğim. Bugüne kadar da çekiyordum. Ama evliydim, belki farklıydı. Benim yaşantım devam ediyor. -Şimdiden arkadaşlık teklifleri gelmeye başladı mı? Yok canım o kadar da değil. Ben öyle her zaman gezen tozan bir insan değilim. Çalışmaktan gezemiyorum ki zaten. Geçen gün, "Bir yere yemeğe gidelim" dediler. Ben nereye yemeğe gidilir unutmuşum. Hep çalıştım, bu kış da yine çalışarak geçecek. -Şimdi ne yapacaksın Pınar? İyi bir tatili hak ettiğime inanıyorum.Çünkü çok çalıştım. ABD'ye gideceğim. -Nereye gideceksin? Los Angeles'e mi, Miami'ye mi? Miami'ye gideceğim. Bol bol denize girip, güneşleneceğim. Tatilin tadını çıkarmak istiyorum. YOLDAKİ İNSANLARIN TEPKİSİ NASIL? -Yolda insanlar seni gördükleri zaman ne söylüyorlar, hayranlarından boşanma kararına destek olanlar var mı? Tabii ki "Biz buradayız" diyorlar. Genelde herkes aynı şeyi söylüyor, "Biz buradayız, biz sizi sevmeye devam ediyoruz" diyorlar. Önemli olan da o zaten, çünkü ben buraya işimle geldim. Paris'te bile yolda çevirip sevgilerini, desteklerini söylediler. Maçtan dolayı çok fazla Türk vardı. Hanımlar, "Arkanızdayız" diye seslendiler, çok şekerlerdi.. -Boşanma ne zaman gerçekleşecek? İkimizde vekaletlerimizi verdik, dava açılıyor. Avukatlarımız ilgileniyor. UMUT İLE HALA GÖRÜŞÜYORUZ -"Evliliği bitirelim. Ben eşimden ayrılayım ama, kamuoyuna bunu Umut'un askerliği bitince açıklayalım" diye düşünmedin mi? Hayır; neden böyle bir şey yapayım. Bu ortak alınmış bir boşanma kararı. -Umut askerdeyken boşanacağını açıklamak pek hoş karşılanmadı ama? Bakın benim iş hayatım ayrı, özel hayatım ayrı. Benim profesyonelliğim hala devam ediyor. Özel yaşantımda yolunda gitmeyen bir şeyler varsa bunları çözerim. Herhangi başka bir şeye zarar verecek diye yolunda gitmeyen bir ilişkiyi sürdürmek bana saygın gelmiyor. -Umut ile hala görüşüyor musun? Tabii daha bu sabah görüştük.