Pilotlardan grev açıklaması
Abone olTürkiye Havayolu Pilotlar Derneği’nden (TALPA) THY’deki grev ile ilgili yapılan yazılı açıklamada, “TALPA, pilotların meslek örgütü olarak s...
Türkiye Havayolu Pilotlar Derneği’nden (TALPA) THY’deki grev ile
ilgili yapılan yazılı açıklamada, “TALPA, pilotların meslek örgütü
olarak sürecin ülkemize, milli havayolumuza ama en önemlisi
çalışanlarımıza zarar vermeden uzlaşma ile sonuçlanması için azami
katkıyı sağlamaya çalışmış olup, derneğimiz önceliğinin uçuş
emniyeti olduğunda kuşku bulunmamaktadır” denildi.
TALPA’dan THY’deki grevle ilgili yazılı bir açıklama yapıldı.
Açıklamada, “THY’de yaşanan ve grevin uygulanması noktasına gelen
süreçte, TALPA’nın taraflar arasında uzlaşma sağlamak için yaptığı
katkı ve girişimleri kamuoyunun malumlarıdır. Greve saatler kala
konuya ilişkin elde edilen her türlü bilgi ve karşılıklı görüşler
bugün TALPA Genel Merkezimizde üyelerimizle paylaşılmış ve
değerlendirilmiştir. Üyelerimizin görüşleri dikkate alınarak
yönetim kurulumuzun üzerinde mutabık kaldığı sürece ilişkin nihai
değerlendirmemiz aşağıda kamuoyunun bilgilerine sunulmaktadır.
Öncelikle, taraflar arasında öne çıkan ve en temel uyuşmazlık
maddesi olarak beliren 305 çalışanın durumunun toplu iş
sözleşmesini çıkmaza sokan ve kilitleyen bir konuma getirilmesinin
ve kamuoyunda da böyle algılanmasının isabetli ve amaca hizmet eder
bir nitelik taşımadığını belirtmekte fayda görülmektedir. Söz
konusu çalışanların yapılan bir dizi hata sonucu işsiz kalmaları
son derece üzüntü verici olup, sorunun bugüne kadar çözülememiş
olmasını da kabul edilebilir bulmak mümkün değildir. Her duyarlı
çalışan gibi empati yapıldığında, haksız yere mağdur olan ve
çalışma hakları ellerinden alınan 305 mesai arkadaşımızın durumunun
farkında olmakla beraber tamamen hukuksal zeminde çözülmesi gereken
bir konuya, taşıdığı önemin dışında TİS sürecini etkileyecek bir
anlam yüklenmesinin doğru olmadığı düşünülmektedir. Bu çerçevede,
hukuksal zeminde yürüyen sürecin yine hukuk içinde ve yargı
kararlarına saygı göstererek çözümlenmesinin ve 1 yıldır süren
mağduriyetin giderilmesinin zorunlu ve iş barışı açısından da
gerekli olduğu kanaatindeyiz. Bu çerçevede, sendikanın ‘304 olmaz
305 kişi de işe alınsın’ ısrarı ile THY yönetiminin ‘Tazminatlarını
öderim, hiçbirini işe başlatmam’ tavrı yerine işe iadenin önünü
açacak bir yaklaşımın iş barışına katkı sağlayacağını
düşünmekteyiz. Esasen THY’de uzun yıllardır, benzer muamelelere
maruz kalan her kademe ve branştaki çalışanların işsiz kalmaları
karşısında sergilenmeyen bir tutumun sendika tarafından 24. TİS
sürecinde pazarlık konusu yapılmasının ve uzlaşmanın ‘olmazsa
olmaz’ şartı olarak ileri sürülmesinin de bu talebin samimi ve
inandırıcı olmadığı izlenimini uyandırdığını ifade etmek
zorundayız. Bu kapsamda çalışanların özgür iradeleri ile
verecekleri kararı etkilemek amacına yönelik olduğu anlaşılan ancak
maksadını aşan ‘Lisansının, sertifikanın iptalini göze alabilir
misin?’ şeklindeki beyanların da sendikanın yürüttüğü sürece katkı
sağlamayacağının ve negatif etki yapacağının da önceden
öngörülmesinin gerektiği düşünülmektedir. Üyesinin ve çalışanın
yanında olması gereken bir sendikanın mobbing anlamına gelecek bu
tarz söylemlerden ısrarla kaçınmasında da yarar bulunmaktadır.
Üzülerek ifade etmek gerekir ki, aynı tutumun THY işverenince de
bir başka biçimde uygulandığı, müteaddit uyarılarımıza rağmen
çalışanlardan ‘bir linki tıklamak’ suretiyle düşünce ve kararlarını
açıklamaya zorlandıkları, bunun da şirkete olan aidiyet ve sadakat
bağlarının sorgulanmasına sebep olduğu müşahede edilmiştir. Grev
oylamalarında dahi, çalışanlar gizli oy kullanırken, grevin
başlamasına sayılı günler kala çalışanların eğilimini belirlemek
adı altında açık fikirlerini kimlikleri ile ortaya koymalarının
istenmesini de meşru ve makul görmek mümkün değildir. Kaldı ki,
derneğimize gelen tepkiler çalışanların gelecek kaygısı ile gerçek
düşünce ve niyetlerini sergilemekten imtina ettikleri yönündedir.
TALPA, pilotların meslek örgütü olarak sürecin ülkemize, milli
havayolumuza ama en önemlisi çalışanlarımıza zarar vermeden uzlaşma
ile sonuçlanması için azami katkıyı sağlamaya çalışmış olup,
derneğimiz önceliğinin uçuş emniyeti olduğunda kuşku
bulunmamaktadır. 23. TİS’te düzenlenen uçuş görev sürelerine
ilişkin kurallara zaman zaman uyulmaması, planlamaların uçuş
emniyetini tehdit eder bir nitelik kazanması pilotların TİS
sürecine ilişkin beklenti ve umutlarını zayıflatmış, güven
duygusunu zedelemiştir. Bu nedenlerle, TALPA olarak beklentimiz,
uçuş emniyetini esas alan ve bugün geldiğimiz noktadan daha ileri
bir seviyede olan OM Part A- 14. Revizyondaki mesai talimatının
ivedilikle yürürlüğe sokulmasıdır. Bilindiği gibi grev anayasal bir
hak olup, haklı taleplerin yerine getirilmemesi halinde
uygulandığında kamuoyunun desteğini de sağlayacağından emin
olduğumuz meşru bir savunma ve hak arama aracıdır. Bu çerçevede
pilotların sadece kendilerini değil, yolcuları da düşünerek talep
ettiği uçuş emniyetine ilişkin taleplerinin anılan meşru haklarını
kullanmak zorunda kalmadan masa başında çözümlenmesini bekliyor, bu
ilkeler doğrultusunda tarafları konuyu ivedilikle ve yeniden
müzakere etmeye çağırıyor, bundan sonraki süreçte hukuk içinde
kalınmasını temenni ediyoruz. Pilotlarımızın her zaman ve her
koşulda yolcu güvenliğini sağlama konusunda uçuş emniyetinden asla
taviz vermeyeceklerini kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız”
denildi.