Patron olsanız kimi CEO seçersiniz?
Abone olİşadamları 'Şirketinize CEO alsanız Erdoğan'ı mı Kılıçdaroğlu'nu mu seçerdiniz' sorusuna cevap verdiler.
Milliyet gazetesinde Murat Sabuncu, ekonomi sayfasında ilginç
bir habere imza attı. Sabuncu, Taksim'de bir lokandada bir araya
gelen işadamları arasındaki gündemi hallaç pamuğu gibi dağıtan bir
soruya işadamlarının verdiği cevabı gündeme getirdi. İşte o
Sabuncu'nun o haberi
Şirketinize CEO alsanız hangisini seçerdiniz?
Önceki gece... İstanbul’da son dönemde giderek adından daha çok söz
ettiren Taksim’deki lokanta. Bir masa dolusu işadamı. Başlangıç
dakikalarında sakin bir sohbet sürüyor. Çalıştıkları alanlardaki
sorunlar, Avrupa ekonomisinin geleceğinden duyulan kaygılar,
euro-dolar paritesi…
Kimileri iPhone’undan, Blackberry’sinden piyasaları, Dow Jones’u
takip ediyor. Bir kısmı gecenin ilerleyen saatine rağmen “iş
yerindeki yöneticileriyle” telefon konuşması yapıyor. Kısaca “rutin
bir iş yemeği masası”. Ancak rutini bozan bir konu geliyor gündeme.
“Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin genel başkanlığına seçilmesi”. Ve o
andan itibaren masada ne parite kalıyor, ne iş. Herkes sıkı bir
şekilde siyaset konuşmaya başlıyor.
Masa hareketleniyor
"CHP’den beklentiler, ilk konuşması üzerine yorumlar,
endişeler-umutlar…" Aslında bir süredir hemen her yerde duymaya
alıştığımız bir “muhabbet”. Ancak bir ara kamuoyunun da yakından
tanığı işadamlarından biri ortaya çok ilginç bir soru atıyor. Ve
neredeyse saatlerce bu soru tartışılıyor. İşte soru: Şirketinizi
emanet edecek bir CEO alacaksınız. Tayyip Erdoğan’ı mı seçerdiniz,
Kemal Kılıçdaroğlu’nu mu?”…
Soru tekniği üzerine birkaç cılız itirazı ve “mülakat yapardım”
diye kaçak güreşenleri saymazsak arka arkaya ilginç cevaplar
geliyor.
Şunu açıkça söyleyeyim, işadamlarının çoğu “Erdoğan’ı tercih
ediyor. “Kılıçdaroğlu” diyenler azınlıkta kalıyor. Masadaki hemen
herkes Erdoğan’ın “iş yapış” şeklini onaylıyor. Kılıçdaroğlu’na
“kişisel güven” ne kadar yüksekse Erdoğan’ın da “bireysel
becerisine” duyulan güven göze çarpıyor.
“Erdoğan’ı CEO olarak alırım sonra tatile çıkarım” diyor
işadamlarından biri.
‘Kuralları değiştirir’
Bir diğeri soruyor: Döndüğün zaman şirketini aynı şekilde bulabilir
misin, kuralları değiştirir. Soruyu ortaya atan işadamı söze tekrar
giriyor: “CEO olarak başladığında bir sözleşme yaparım onunla.
Şirket anayasasına dokunmak yok diye.” Masada kahkaha patlıyor.
Aslında hem sorulan soru hem verilen cevaplar “son derece” manidar.
İki liderin de doğru okuması gereken noktalar var. Şu bir gerçek iş
dünyası Ak Parti’nin ve Erdoğan’ın ekonomi konusunda
yaptıklarından, Türkiye’nin önüne açtığı fırsatlardan mutlu.
O gece bu durum “hükümet bize hızla gidebilmemiz için koca bir
otoyol açtı” diye tanımlanıyor. Ancak işadamları iktidarlarının
üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen Ak Parti’nin mevcut demokratik
sistem ile ilgili “gizli bir ajandası olup olmadığını” hala merak
ediyor.
Kılıçdaroğlu’na gelince. Yine masadan aktarıyorum. “Alternatifsiz
iktidara ciddi bir alternatif olduğunu” düşünüyorlar. Ancak onun da
ekonomik vizyonuyla ilgili tereddütleri var. Bir işadamı “İlk
konuşmasında yoksullukta buluşmayı önerdi neredeyse. Topluma keşke
zenginlikte bir araya gelmeyi vaat etse” diyor.
Her iki liderin de seçimlere bir yıl kala en azından iş dünyasına
kendini daha iyi anlatması gerekiyor. Biri “demokratik duruşunu”
diğeri “ekonomi vizyonunu”...