Yıllarca Türk sanat ve halk müziğini korumak, derlemek,
araştırmak, geliştirmek, öğretmek, yayınlamak, saz ve solistler
yetiştirmek TRT nin omuzlarındaydı. TRT üslub ve tarzı dediğinizde,
o eserin doğru bir ağızla söyleneceğini anlardınız. TRT bir okuldu
yıllarca…Yeni alınan sanatçılara,tecrübeli sanatçı hocalar
tarafından dersler verilirdi…Son yıllarda bu kalktı galiba ve her
sanatçı kendini yetiştirir oldu!…
Sonra özel TV ler devreye girdi. Sayıları yerel ve
ulusal alanda 500’ü buldu. Özellikle yerel TV lerde; yöresel
müziklerin, zanaatçıların, aşıkların, folklorik değerlerin bol bol
kullanıldığı ve izlenildiği görülüyor…
Ancak, ulusal kanallarda neden Türk müziği yok? Sorusu,
hala, sık sık gündeme geliyor…
Müzik deyince neden hep –bugün var, yarın yok olan-
popüler müzik anlaşılıyor?
Popüler yorumcuların -bizim toplum yapısına uymayan-
özel hayatlarını saatlerce vermenin kime yararı var?
Acaba, gençler üzerinde zararı yok mu? (Bir zamanlar
Yeşilçam filmlerinin etkisini unutmayalım)
Sohbet programlarına neden Türk müziği sanatçıları
çağrılmıyor? Başarısızlar mı? Salonları doldurmuyorlar
mı?
Aksini iddia edenler varsa; Mayıs ayında yapılacak
“21. İstanbul Türk Müziği Günleri” konserlerini
izleyebilirler…
Birkaç bölüm sonra yayından kaldırılan dizilerin
oyuncuları, neden halkın gönlünde yer etmiş Türk müziği
sanatçılarına tercih ediliyor?
Elbette onlarda olsun ama, denge diye bir şey
var!..
İncir kabuğunu doldurmayan sohbetlerle gençler
yetişmeden kurtlar sofrasına atılıyor… Kendilerini dev aynasında
görmeye, kötü alışkanlıklar edinmesine, yanlış yapmalarına sebep
olunuyor…
Her işin bir pedagojisi ve felsefesi vardır,
unutmayalım…
O halde, gerçekçi olalım; uygulamalarda bir
yanlışlık var…
Yanlışlığı kim idrak edip, gereğini
yapacak?!.
Elbette TV yöneticileri…
2014 Türkiyesi’nde neden özel kanallar Türk müziği
programları yapmayarak, alanı TRT’ye bırakıyorlar?
Neden TRT ile rekabet etmiyorlar?
Neden sürekli siyaset ve tartışma programları yerine,
insanların sosyalleşmesininde/dinlenmesinde en önemli rolü olan
Türk müziğini kullanmıyorlar?
Konservatuarlarda iyi yetişmiş sanatçı adaylarına neden
kapı açmıyorlar?
Akıl alacak gibi değil!..
Yayınladıkları folklorik programların ne kadar çok
izlendiği görülmüyor mu?
TV lerin görevi, ülkenin sanatının/kültürünün/eğitiminin
gelişmesine imkan sağlamak/yer vermek/“eğlendirirken eğitmek” değil
mi?
Kendilerini yorgun bir şekilde evlerine atan, geçim
sıkıntısı çeken insanların; tiyatroya/sinemaya/konsere
gidecek hali kalmadığı için tek eğlencesi TV ler…
O halde; bu gerçeği görüp ekrana taşıyan,
programlar yapan TV ların kazanacağı garanti!..
Hep aynı/benzer/sıradan, biraz tutulunca sakız gibi
uzatılan dizilerle toplumun geliştirilemeyeceği bilinmiyor
mu?
Hep siyasetçi aynı yüzler, aynı tartışmacılar, aynı
fikirler yerine; farklı, kaliteli, değişik, sıcak, geleneksel müzik
programları, genç solistler olsa tercih edilmez
mi?
“Ne yapabiliriz” demeyiniz, bu konuda “herkes bir adım öne
çıksın yeter”
İlgiyi göreceksiniz!...
Gala daveti: Değerli okurlarımız, Mayıs
2014 boyunca, 18 konserle sürecek, “21. İstanbul Türk Müziği
Günleri” başlıyor. Gala töreni, Üsküdar Bağlarbaşı Kültür
Merkezinde, 29 Nisan 2014 Salı günü, saat 20.00 de, “İstanbul
Tarihi Türk Müziği Topluluğu” tafından sunulacak “Dede
Efendi’nin Mevlevi Ayin-i Şerifi” ile yapılacak. Her
gün siyaset ile iç içe olan değerli köşe yazarlarımızı
ve sizleri aramızda görmek, heyecanımızı paylaşmak
isteriz. Saygılarımızla. MÜZDAK Yön.Kurl.
Yeni yayınlar: Merkezi Ankara’da olan
(müzikkitapları.com) yayınevinden yeni müzik kitapları
yayına verildi. Alıp, okumanız, öğrencilere tavsiye
etmeniz dileğiyle;
1.
2.
3.
4.
5.