Ozan Arif ihanet etti mi?
Abone olÜlkücüler 35 yıl baştacı ettikleri Ozan Arif’i şimdi ihanetle suçluyor. İşte Ozan'ın buna yanıtı
12 Eylül öncesi solun Aşık İhsani’si, ülkücülerin de Ozan Arif’i
vardı. Gür, davudi sesiyle "Türk milleti kendine dön" der, on
binleri coştururdu. Sağın yegane sanatçısıydı. Ama MHP’nin DSP ve
ANAP ile koalisyon kurduğu dönemde, Ozan Arif partisini
şarkılarında eleştirmeye başladı.
"Yeter Artık" adlı albümünde oklarını özellikle Devlet Bahçeli’ye
yöneltmişti. O sırada başlayan tartışma, bu yaz iyice alevlendi.
Müzik şirketi basıldı, konserlerinde olaylar çıktı. Ülkücü
yayınlarda da Ozan Arif’e karşı kampanya başladı. İşte Ozan'ın
suçlamalara verdiği yanıtlar:
Devlet Bahçeli’yi eleştiriyorsunuz. Ülkücülerin lideri kim olmalı
sizce?
-Beni birilerine yamama gayretindeler. Ama benim derdim,
ülkücülerin kaliteyle kucaklaşması. Bahçeli aracılığıyla bu
hareketin genleriyle oynadı. Türkiye’de küreselleşme hesapları
yapan, Büyük Ortadoğu Projesi’ni dayatmayı planlayan güçler,
karşılarında dik duracak dinamikleri iğdiş ediyor. Bugünkü yönetim
de iki basamaklı görev ifa ediyor: Ülkücüleri uzaklaştırmak ve
MHP’yi bitirmek. Rahmetli zamanında, sandıktan tek milletvekili
çıkaramadığımız günlerde bile sokakta dik yürürdük. Bahçeli, 129
milletvekili çıkardığımız halde muhtar olmak istemedi, aza oldu.
Elini taşın altına sokmadı. Bugün de bir olay olduğunda durur
durur, on gün sonra lütfen bir açıklama yapar.
Milletvekili olamadığınız için partiye bayrak açtığınız
söyleniyor?
- Bahçeli başkan seçildikten sonra üzerime ne düştüyse yaptım.
Genel seçim çalışmalarında 34 gece yaptım. Kayseri Stadyumu’nda 53
bin bilet sattılar. İzmir Alsancak Stadyumu’na on binler geldi.
1999 Mayısı’nda koalisyon kurulunca milletvekili, bakan
arkadaşlarımla yurtdışında 32 yerde "Gözün Aydın Türkiye" geceleri
yaptım. "Bu zamana kadar hükümetleri tenkit ettik. Şimdi
arkadaşlarımız da geçmiştekilerin yanlışlarına düşerse ve Ozan Arif
yanlışlarını söylemezse bilin ki alçağın tekidir", dedim. İlk
feveranımda şiddetli bir aforozla karşılaştım. Sonra kampanyaya
dönüştü. Ben de "Yeter Artık" albümümle deklare ettim
eleştirilerimi.
Parti geceleri sayesinde zengin olmuşsunuz... Zengin misiniz
gerçekten?
-Samsun’daki bu eski evi 1993’te bir kaset paramla aldım. Bir de
annemle babamın oturduğu evim var. 12 Eylül’e kadar kazandığımın
bir kuruşunu bile almadım. 80 sonrası ise bu hizmetten ekmek yememi
sağladı hareket. Yedi yıl teşkilatın ödediği 1500 Mark aylıkla
Almanya’da çalıştım. Federasyonun müzik öğretmeni olarak tek resmi
çalışanıydım. Rahmetli Türkeş’in talimatıyla sigortam, maaşım
ödeniyordu. Kasetlerimin geliri de teşkilata gidiyordu. 2001’de
Bahçeli beni görevden aldırdı. Ozan Arif teşkilatını mahkemeye
verdi, demek için dava açmamı beklediler. Onlara bu fırsatı
vermedim.
Devlet Bahçeli’ye hakaretler yazmışsınız? Fino demişsiniz?
-Fino lafını 6 Mayıs’ta Ankara’da söyledim: Hülasa ne kokar ne
bulaşır/ Arzu eden kırk kapıdan ulaşır/ Etrafında finoları dolaşır/
Ben adam sanmıştım adam değilmiş... Bunu dillerine doladılar. Keşke
kasete de koysaymışım.
Ülkücü hareketin sizden başka sanatçısı var mı?
-Şimdi gecelerine Ferdi Tayfur, İbrahim Erkal ve Zara’yı
çıkarıyorlar. İdeolojik şemsiye altında yetişmekte olan Mustafa
Yıldızdoğan var.
TUĞRUL BAŞBUĞ ÇOCUĞU OLMA ŞIMARIKLIĞIYLA BÜYÜDÜ
Tuğrul’u çok severim ama Başbuğumuzun çocuğu olma şımarıklığıyla
büyüdü. Birileri teşkilatçılık yaparken Tuğrul dünyayla ilgilendi.
İyi tiyatro eserleri, filmler seyretti. Ama bizim camiada o
entelektüelliği ideolojik ağırlıkla iyi paketleyemezseniz, sizi
kabullenmezler. Mesela Ahmet Vefik Alp. Başbuğ’un vefatından sonra
bizimkiler neden elden kaçırdı?
KURTLARLA KÖTÜ OLDUM
57. hükümet döneminde bizim adımıza çıktılar ama bizi
yansıtmadılar. Milletten özür diledim. Affet beni milletim/
sistemin iti oldum/ köpeklerle barıştım/ kurtlarla kötü oldum,
dedim. Ama sesimi duyuramadım. Çünkü altımdan sahneler, elimden
mikrofonlar alındı. Sahneye çıkmamı, derneğe girmemi yasakladılar.
PKK, Dev-Sol’un yerini bunlar aldı. 15 yaşındaki çocukları
gecelerimi engellemek için seferber ediyorlar. Katıldığım iftar
yemeklerini bastırdılar. Son albümüm Ak mı Kara mı nedeniyle tehdit
ettiler. Temmuzda Selçuklu Müzik’i basıp sahibi Muhammet Alperen’i
dövdüler. O bu olayı duyurmaktan imtina etti. Yeter Artık kasetimde
de olmuştu ama bu boyuta gelmemişti.
SANDIK KONSUN, BAHÇELİ ÇIKARSA KIZILAY’DA KÖPEK GİBİ
HAVLAYACAĞIM
Devlet Bey, kucaklayıcı iyi bir kadro kuramadı. Partiyi şirket
tabelası gibi gördü. Erciyes’te 500 bin kişinin toplanmasını kendi
maharetleri gibi lanse ediyorlar. Bahçeli, Erciyes’teki
kalabalıktan rant sağlayan panayır köftecisi gibi. İddia ediyorum,
bu sevdanın başında bu adam dursun mu, diye bir sandık konulsun.
Bahçeli çıkarsa, adımı değiştireceğim, Kızılay’da köpek gibi
havlayacağım.
Ona kızan Ülkü Ocakları sitesine yazıyor
Bu taraftarı kafilemizde görmek istemiyoruz: Sözlerinin hedefini
şaşırmış, edebiyatın "edeb"ini unutmuş, "yat"ına özenle itina
gösteren bu taraftarı kafilemizde istemiyoruz. Taraftarsın Ozan
efendi. Mensupların vazifesi senin boyunu aşar. Bizler
görevlerimizin başındayız. Başbuğumuza sadığız, liderimize sadığız.
Sen itibar hırsızlarının ekmeğine yağ sürmeye devam et.
Harun Öztürk (Ülkü Ocakları Genel Başkanı)
Karar ver, sen kimin ozanısın Sazının ve sözünün verdiği emekleri
kimse inkar etmesin dedik; olmadı. Muhaliflik zehir kusmak değil,
çirkefleşmek değil dedik; olmadı. Ozanların geleneğidir, lafını
esirgemez, sözünün arkasına sığınarak MHP’nin mevcut yönetimini
yıpratmak için hakaretini, küfrünü, kinini yansıtmaktan geri
durmayan muhtereme artık soruyoruz: Sen kimin ozanısın? Başbuğ
evladım, dermiş! Evlat Başbuğun sırtına hançer saplayanlarla
beraber, evlat Başbuğa ihanet edenlerle beraber.
Yıldıray Çiçek (MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin basın
danışmanı)
Tayyip Bey senin şiirlerini bangır bangır çalarsa Beyefendinin
birisi, durmuş durmuş, tam da seçim zamanının gelip çattığını yani
ateş menziline girildiğini hissedince, almış sazı eline ve
çökertircesine vurmuş MHP’nin beline. Sayın beyefendi, eli
kulağında olan seçimin yarınki meydanlarında, Tayyip Bey senin
şiirlerini bangır bangır çalarak, MHP liderini zorda bırakıp bize
gelecek oyları sayenizde AKP’ye çelerse, siz hangi duygular
içerisinde olacaksınız?
Kaynak: Yalçın Güzelhan (Ortadoğu gazetesi yazarı)