Öymenden özür yok savunma var!
Abone olCHP'li Öymen bir laf etti Aleviler ayağa kalktı. Öylen bugün söylediği sözlere açıklık getirdi ama kimse tatmin olmadı!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ''Maalesef
cumhuriyet döneminde çok sayıda silahlı ayaklanma oldu, Atatürk
ayaklanmalara karşı iktidar gibi açılım politikası mı izlemiştir,
yoksa kararlılıkla mücadele politikası mı izlemiştir''
dedi.
Öymen, Kafkas Türkleri Derneği'nce İzmit'te düzenlenen
''Kafkasya'da son durumlar'' konulu konferans
öncesi TBMM'deki konuşmasıyla ilgili değerlendirme yaptı.
Öymen, ''Sayın Başbakan'a tavsiye ediyoruz, bizim üzerimizden
Atatürk'e hücum etmeye kalkışmasın. Biz sadece tarihi olaylara
atıfta bulunuyoruz'' ifadesini kullandı.
Hükümetin, Atatürk'ün üzerinden kendi politikalarına destek arama
yaklaşımında bulunduğunu öne süren Öymen, şöyle konuştu:
''Hükümetin izlediği terörle iş birliği halinde açılım politikası
Atatürk'ün izlediği politikalarla zıttır. Maalesef cumhuriyet
döneminde çok sayıda silahlı ayaklanma oldu. Atatürk,
ayaklanmalara karşı iktidar gibi açılım politikası mı izlemiştir,
yoksa kararlılıkla mücadele politikası mı izlemiştir.
Atatürk, gerek yabancı ülkelerle askeri mücadele gerektiğinde,
gerek yurt içinde Cumhuriyete karşı silahlı ayaklanmalar olduğunda,
hiç bir zaman cesaretsiz ve aşağıdan alan müzakere yönetimiyle
sorunu çözmeye değil, kararlılıkla mücadele etme yönetimini
benimsemiştir. Atatürk, Çanakkale Savaşı'nda öyle bir duruma
gelmiştir ki askerlerine 'Size savaşmayı değil, ölmeyi
emrediyorum' demiştir.
O bu askerlerin analarının ağlayacağını bilmiyor muydu. Ülke
çıkarları, vatan topraklarının savunulması için gözünü bile
kırpmadan böyle bir emir verebilmiştir. Bu iktidarın tutumuyla
Atatürk'ün tutumu benzeşiyor mu.?''
ALEVİLERİ İNCİTMEDİM
Kendisinin alevileri incitecek bir söz etmediğini vurgulayan Öymen,
şöyle devam etti:
''Alevileri incitecek bir sözümüzü duyan oldu mu. Alevileri
tahrik ederek CHP ile alevilerin arasını açmak istiyorlar.
Bu beyhude bir gayrettir. Çünkü aleviler aynı CHP gibi Atatürk'ün
ilkelerini benimserler, çağdaş dünya görüşünü benimserler.
Türkiye'yi çağdaş ileri toplum haline getirmeye
çalışırlar.''
CHP Genel Başkanı Baykal hakkında bazı çevrelerin eleştirilerde
bulunduğunu anlatan Öymen, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Şimdi bu olayı vesile ederek Genel Başkanımız aleyhine
yayınlarla girişimlerde bulunuyorlar.
Mesela Kardak olayını anlatarak sanki biz Kardak'ta yanlış bir iş
yapmışız, izlenimini yaratmak istiyorlar.
Kardak olayları sırasında Deniz Baykal Dışişleri Bakanı ben
de müsteşarıydım. Hiçbir uluslararası anlaşmanın
Yunanistan'a vermediği o adacığa Yunanistan asker çıkardı bayrağını
dikti.
O dönemde uluslararası hukukçulardan bütün mütalaaları aldık ve
neticede Türkiye, Yunanistan diplomatik yolla ikna olmayınca
Kardak'a bitişik adacığa askeri çıkardı ve Yunanistan'ı bu
kendisine ait olmayan adacıktan çekilmek zorunda bıraktı. Biz
yanlış bir iş mi yaptık.
Bugünkü iktidarın politikasını izleyerek aman uzlaşma olsun diye
Yunanistan'ın sahip olmadığı bir adacığı teslim mi etseydik. O
sırada baktık ki Milas'ın tapusuna kayıtlı Kardak. Bunu
Yunanistan'a teslim mi etseydik. Kararlı davranmasını Türkiye'nin
bazıları hazmedemiyor.''
''İKTİDARA ELEŞTİRİLERİ İKİ MİSLİNE
ÇIKARACAĞIZ''
Öymen, iktidara yönelik eleştirilere devam edeceklerini ifade
ederek şunları kaydetti:
''Biz böyle haksız suçlamalara karşı şerbetliyiz. Bunlar, bizim bu
gibi saldırılara bakarak bu iktidara yönelik eleştirilerimizi
durduracağımızı zannediyorlarsa yanılıyorlar. Bu eleştirileri iki
misline çıkaracağız. İktidarın bu yaptığı yanlışlıkları,
kararsızlıkları, cesaretsizliği bütün Türk halkına şikayet
edeceğiz.
Siz silahı bırakmayan teröristlerle müzakerelere kalkışırsanız onun
tek adı vardır o da cesaretsizliktir. Türk milletine her şeyi
söylersiniz 'cesaretsiz' diyemezsiniz. Türk milletinin başındakiler
de cesur insan olmak zorundadır. Halkın sahip olduğu cesarete sahip
değilseniz o koltukları bırakın cesur insanlar gelsin. Türk milleti
böyle bir hükümeti hak etmiyor.
Adam size silahı bırakmayacağım diye ilan ediyor, siz uzlaşma
yolları arıyorsunuz. Bu gerçekten utanç verici bir tablodur.
Atatürk döneminde olan olaylar dolayısıyla Atatürk'e dil uzatmaya
cesaret edemediğiniz için bizi suçlamaya kalkışıyorsunuz. Biz
Atatürk'ün yaptığı işi naklettik diye suçlu biz oluyoruz. Ve bize
ağzına geleni söylüyor Başbakan. Cesaretiniz varsa Atatürk'ün
dönemini eleştirin O dönemde sorumluluk taşıyan Celal Bayar'ı,
Fevzi Çakmak'ı eleştirin.''
Bu arada Öymen, Kafkasya'nın Durumu ile ilgili yaptığı sunumda,
Kafkasya'daki durumun iç açıcı olmadığını ve insanların burada
ızdırap içinde olduklarını söyledi.
Kafkaslar'ın sadece bölge insanı için değil, doğal kaynakları
açısından büyük devletler için de ilgi odağı olduğunu belirten
Öymen, Kafkaslardaki duruma insan hakları açısından bakılması
gerektiğini bildirdi.