ÖSYM'den ilginç bir örnek daha
Abone olTürkiye, aylardır ÖSYM'yi konuşuyor. Yaptığı sınavlara yönelik iddiaların ardı arkası kesilmiyor.
ÖSYM ne yapıyor? Kimilerine göre sağlıklı karar alma
yetisini çoktan yitirdi. Kimilerine göre de Başkan Ali Demir ve
ekibi, her an görevden alınabilir. Ama "arkası çok güçlü ona bir
şey olmaz" diyenler de var... Abbas Güçlü bugünkü yazısında
ÖSYM'deki ilginç bir ayrıntıyı kaleme aldı.
ÖSYM, 19 Kasım 1974'te, Üniversitelerarası Kurul tarafından, 1750
sayılı Üniversiteler Kanunu'nun 52. maddesine göre,
Üniversitelerarası Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÜSYM)
adıyla kuruldu. 1981'de yürürlüğe giren 2547 sayılı Yükseköğretim
Kanunu ile Yükseköğretim Kurulu'na (YÖK) bağlanarak Öğrenci Seçme
ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) adını aldı. Üç ay önce de 6114 sayı
kanunla özerk bir kurum haline geldi ve adı da Ölçme Seçme ve
Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) oldu.
Ama gelin görün ki, ÖSYM'nin internet sitesine girdiğinizde adı
hâlâ Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi. Ve hâlâ YÖK'e bağlı
olarak gözüküyor. Başkanını da YÖK Başkanı atar deniyor. Oysa yeni
yasa çok açık. ÖSYM artık özerk bir kuruluş ve YÖK'le de artık
organik bir bağı bulunmuyor.
YENİ YASA NE DİYOR?
İşte eski ve yeni yasaya göre başkanın atanmasına ilişkin
maddeler:
Eski yasa: ÖSYM örgütü, doğrudan yükseköğretime bağlı bir
kuruluştur. ÖSYM Başkanı, YÖK Başkanı tarafından atanır.
Yeni yasa: ÖSYM özerk bir kuruluştur. Başkan, devlet
üniversitelerinde görev yapan profesör unvanına sahip öğretim
üyelerinden, Yükseköğretim Kurulu'nun önereceği üç aday arasından
müşterek kararname ile dört yıllığına atanır. Süresi dolan başkan,
bir defaya mahsus olmak üzere yeniden atanabilir.
Zaten Ali Demir'in ataması da, YÖK Başkanı, Başbakan ve
Cumhurbaşkanı'nın üçlü kararnamesi ile gerçekleşti. Yani 17 Şubat
2011'de kabul edilen ve 3 Mart 2011 tarihli Resmi Gazete'de
yayınlanarak yürürlüğe giren yeni yasa, ÖSYM'yi tepeden tırnağa
değiştirdi. Ama görünen o ki ÖSYM kurmayları hâlâ bunun farkında
değil.
Herhangi bir araştırmacı, ÖSYM sitesine girip, ÖSYM ile ilgili
bilgi toparlamaya kalksa, yanlış bilgi verdi diye adeta dalga
geçilir. Ama belli ki bu durum ya ÖSYM'nin hiç umurunda değil ya da
hâlâ yeni kanuna ayak uydurabilmiş değiller.
Çok önemli bir tespit daha var ki, bunu söylemeye de dilimiz
varmıyor. Hani hep kendileri için kullanılan bir kelime var,
"beceriksizler" diye. Sanıyorum, o sıfat, bu konuda da
geçerli...
Aradan aylar geçmesine rağmen, kendi sitesini değiştiremeyen, yeni
yasaya göre yeniden düzenleyemeyen ÖSYM, YGS'ye yönelik onca
iddianın altından nasıl kalkacak, gerisini siz düşünün!..
Oysa yetkilerine diyecek yok. İşte yasal yetkileri ve konumu:
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, bu Kanunla ve
ilgili diğer mevzuatla verilen görevleri yerine getirmek ve
yetkileri kullanmak üzere kamu tüzel kişiliğine, idari ve mali
özerkliğe sahip, Yükseköğretim Kurulu ile ilgili, merkezi Ankara'da
bulunan özel bütçeli bir kuruluştur.
DAHA NE BEKLENİYOR?
Yeni yasanın geçici maddesine göre, ÖSYM yönetimi, eski ÖSYM'ye
yönelik her türlü tasarrufa sahip. İşte o geçici madde:
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Yükseköğretim Kurulu Öğrenci
Seçme ve Yerleştirme Merkezinin kullanımında bulunan taşınırlar ile
her türlü hak, borç ve yükümlülükler başkaca bir işleme gerek
kalmaksızın Başkanlığa devredilir. Tapuda Yükseköğretim Kurulu
adına kayıtlı olup Yükseköğretim Kurulu Öğrenci Seçme ve
Yerleştirme Merkezince fiilen kullanılan taşınmazlar tapuda
Başkanlık adına resen tescil edilir. Hazineye ait olup
Yükseköğretim Kurulu Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezine tahsis
edilen taşınmazlar ise Başkanlığa tahsis edilmiş sayılır.
CHP, ANAYASA MAHKEMESİ'NE BAŞVURDU
ÖSYM'nin henüz alışamadığı yeni yasanın iptali için CHP Anayasa
Mahkemesi'ne başvurdu. Eğer söz konusu yasa iptal edilirse, bu yasa
ile göreve gelen Ali Demir ve ekibinin yaptığı icraatlar da
sorgulanır hale gelir mi? Evet diyenler de var, hayır diyenler
de...
ÖSYM, CHP'nin bu başvurusunu bekliyor, onun için sitesini
değiştirmemiştir diye de sakın düşünmeyin. Çünkü itirazdan önce de
bu böyleydi!..
YGS İTİRAZLARI
YGS'ye yönelik itiraz dilekçeleri 20 bine yaklaşmış. Hemen hepsi de
puanlarının yeniden hesaplanmasını itiyor! Sonuç ne olur
bilmiyoruz. Umarız bu dilekçeler, ciddiye alınır. Biz yaptık oldu
dayatmasıyla, "Sınav kâğıtlarının tümü bir kez daha okundu,
incelendi, değişiklik gerektirecek hiçbir bulguya rastlanmadı"
türünden bir açıklama, zaten dibe vurmuş olan güven skalasını daha
da aşağılara indirmenin ötesinde bir işe yaramaz!..
Ortada çok ciddi puan değişiklikleri var. Eski ve yeni puan
kartları ortadayken, hiç kimsenin puanında bir değişiklik olmadı
söylemi havada kalır.
ÖSYM pazartesi ille de bir açıklama yapacaksa, bugüne kadar kaç
öğrencinin puanı niye değişti önce onu açıklamalıdır.
Özetin özeti: Yasayla reform olmayacağı, son ÖSYM örneği ile bir
kez daha görüldü!..