Osman Sınav'ın dizi isyanı

1962 imzalı Metin Erksan yapımı 'Acı Hayat'ın telif hakkını alarak aynı adla televizyon dizisine uyarlayan Osman Sınav; senaryoyu 'Ihlamurlar Altında' adıyla yayına sokan Avşar Film'i ve Tomris Giritlioğlu'nu aydın namusuna sahip olmamakla suçluyor: "Karakterlerin ismini ve mesleklerini değiştirince hikaye değişmez. Bu, çalınan minareye kılıf uydurmaktır. Gereğini yapacağım". Ünlü yapımcıyönetmen Osman Sınav, başrollerini Ayhan Işık ve Türkan Şoray'ın rol aldığı; Metin Erksan imzalı 1962 yapımı 'Acı Hayat'ı televizyon dizisi olarak çekmek için harekete geçmişti. Filmin telif hakkını Metin Erksan'dan almasına rağmen, Avşar Yapım'ın filmi 'Ihlamurlar Altında' adıyla diziye uyarlaması, Sınav'ın hukuk mücadelesine girmesine neden oldu. 'Ihlamurlar Altında'nın yapımcısı Şükrü Avşar ve proje tasarımını üstlenen Tomris Giritlioğlu'nu 'aydın namusuna sahip olmamakla' suçlayan Sınav; bu diziyi yapacağını önceden söylediğini, diziyi yapmaları halinde Avşar'ı mahkemeye vereceğini söylediğini anlatıyor... * Acı Hayat'ı neden TV dizisi olarak çekmeye karar verdiniz? Reklam filmi çektiğim dönemlerde, 1987'de; 'Acı Hayat'ı ilk uzun metrajlı filmim olarak çekmek istedim. Fakat o dönemde prodüktörüm Metin Erksan, ödememiz gereken telif hakkını fazla buldu ve film yapılamadan rafa kalktı. Ben de o dönem telif hakkını devreden çıkaracak başka isimle bir film yapmak istemedim. Şu an ülkemizdeki sosyal hayat tam da 'Acı Hayat'a uyuyor. Filmin çekildiği 1962, gelir dağımının bozulduğu bir dönemdi. Şimdi de fakir-zengin ayrımının belirginleştiği bir dönemdeyiz. 'Acı Hayat' tam bir melodram olsa bile, arkasında sosyal bir gerçeklik var. Bunun üzerine bir aşk hikayesi... 2005'teyiz, gelir dağılımı bozukluğu kapanmamış, daha da derinleşmiş durumda. 2005 'Acı Hayat' dönemi oldu. Orta sınıfla birlikte aşk da yok oluyor. Hayat artık çok acı. Dehşet bir stres birikimi var. Birçok insan ölüm sınırında. Her an bir yerden bir şeyler patlayabilir. Bunun nedeni toplumsal dengesizlik. * Metin Erksan bunca yıl sonra nasıl izin verdi bu hikayeye? Metin Erksan benim hocam. Başka hocalarım da var. Lütfü Akad, Duygu Sağıroğlu gibi. Ama yönetmen olarak Türk sinemasının dahi yönetmenidir o. Deha egosu ve deha enerjisi vardır. Zaten daha önce film yapmak için istediğimde verecekti. Oturduk sözleşme yaptık. DEMEK Kİ HIZLI DEĞİLİM! * Siz Acı Hayat'ı çekeceğinizi önceden söylemiştiniz ama sizden önce benzer hikayeler yayınlanmaya başladı! Televizyon piyasasında işler çok hızlı gelişiyor. Ben kalite açısından o kadar hızlı yapılmasından yana değilim. Senaryonun, karakterlerin, mekanların iyi çalışılması lazım ve bunun için zamana ihtiyaç vardır. Siz trend oluşturan yapımcıysanız bunlarda çok titiz olmalısınız. Çıtayı yükseltmek zaman alıyor. Piyasadaki insanlar çok hızlı davranıyor. Demek ki ben hızlı değilim. Bakıyorum bazen bir arkadaşım benimle aynı dönemde hazırlığa başlamış. Ben daha yayına çıkmadan o diziyi yayınlamış, tutmamış yayından kalkmış. Başka diziye daha başlamış, o da yayından kalkmış. Hatta üçüncüye başlamış. Herkesin kendine göre iş yapma tarzı var. Bana bu hız sağlıklı gelmiyor. * 'Ihlamurlar Altında' (Kanal D), 'Acı Hayat'ın (Show TV) taklidi mi? Onlar nasıl çektiler? Telifini onlar da istediler. Ama ben aldım. Ben baştan beri Metin Hoca ile görüştüğüm için o da bana "Ben vermeyeceğim oraya, sen yapmak istiyor musun?" dedi. Ben de bunu dizi olarak çekmek istediğimi söyledim. 1987'den beri istiyorum. Ve telifini ben aldım. Aldığımda da söyledim. Sözleşme yaptıklarını duyunca Murat Saygı'ya da söyledim. Şükrü Avşar'la da yemek yedik, arkadaşım o benim. Telif hakkının bende olduğunu, senaryoyu kullanmaları halinde mahkemeye vereceğimi söyledim. "Mahkeme sonucu ne olursa olsun bunu basına duyururum ve rekabet ederiz" dedim. Onlar "Değiştiriyoruz başka bir şey yapıyoruz" dediler. Değiştirip değiştirmeyeceklerini bekledim. Bu konuda ne kadar namuslu davrandıklarını bekledim. Gereğini yapacağım! KONUYU DEĞİŞTİRMEDİLER * 'Ihlamurlar Altında' ile sizin çekmeye başladığınız dizinin hikayesi aynı mı, değiştirilmemiş mi? Değiştirmediler. Karakterlerin ismini değiştirerek hikaye değişmez. Biz dramacıyız. Mekanla, isimle dramatik yapı değişmez. Ölçü; dramatik yapıdır. Telif hakkı da burada yatar. Bu ciddi bir saygısızlık. Bu küçük sektörün içinde aydın insanların yapacağı bir şey olmamalı bu. Temel hak, insan hakkı ve telif hakkıdır. 'Acı Hayat'ın döneminde ondan çalınarak bir sürü film yapıldı. Onlar diğerlerinden esinlendiklerini söyleyebilirler. Bu, çalınan minareye kılıf uydurmaktır. Mahkemede kılıfı gösterebilirsin ama vicdanında gösteremezsin. Ben aydın namusundan bahsediyorum. Ortada aleyhimize oluşan bir haksız rekabet var. Bunu çekme hakkı bizim ama sanki biz onları taklit ediyormuşuz gibi algılanacak. SABAH