Operasyonun kod adı
Abone olYeni cumhurbaşkanın AK Parti'den olmaması için yapılacak operasyonun adı da konuldu.
Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik son günlerde gündeme gelmeye
başlayan ve hızlanarak artması beklenen ‘gerilim ortamı’nda AK
Partili 82 milletvekiline ilişkin yapılan hesaplara ilişkin
operasyonun adı da konuldu, Çerkes Ethem.
Operasyonu BUGÜN’ün duyurduğu yeni cumhurbaşkanının AK Partili
olmaması için kapalı kapılar ardında yapılan ‘son çare’ formülü
Ankara kulislerinin en çok konuşulan konusu oldu. Cumhurbaşkanlığı
seçimine yönelik son günlerde yavaş yavaş gündeme gelmeye başlayan
ve hızlanarak artması beklenen ‘gerilim ortamı’nda AK Partili 82
milletvekiline ilşkin yapılan hesaplara yönelik operasyonun adı da
konuldu: Çerkes Ethem Operasyonu...
Siyasi kulislerde “Çerkes Ethem Operasyonu” adeta ‘kod ad’a
dönüştü. Son günlerde cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin ortaya
atılan iddialarla yakın tarihte yaşanan Çerkes Ethem olayı arasında
bağ kuran siyasetçiler, CHP lideri Baykal’ın Başbakan Yardımcısı ve
Devlet Bakanı Abdüllatif Şener’i cumhurbaşkanı adayı olarak
düşünebileceklerini açıklaması ile operasyonun adının konulduğu
görüşünü dile getiriyorlar. Baykal’ın açıklamaları ile ‘çengel
operasyonunda’ düğmeye basıldığını ileri süren özellikle siyasi
çevrelerde şu yorumda bulunuluyor:
“Ethem Bey de bugün yaşananlara benzer olaylar yaşamıştı. Bilindiği
gibi Çerkes Ethem Kurtuluş Savaşı’nda Kuvayı Milliye döneminin
çetecilerinden biridir. Vatanın kurtuluşu sırasında önemli rol
oynayan Atatürk’ün silah arkadaşı Kuvayı Milliyeci Çerkes Ethem bu
rolünü fazla abartınca tasfiye olmuştu. Düzenli orduya geçişe
direnen Ethem Bey, Gazi’ye meydan okumuş ve bir anda kendisini
‘hain’ sıfatıyla Yunan saflarında bulmuştu. Kimse Ethem Bey’in
vatanseverliğinden kuşku duymuyordu, ancak yanlış tercihleri ve
geleceği okuyamama onun bir anda ‘düşman’ saflara kaymasına sebep
olmuştu.”
ÇERKES ETHEM KİMDİR?
Kafkasya’nın Şapsığ Yöresi’nden göçederek Bandırma’ya yerleşen bir
Adıge Ailesi’ndendir. 1886 yılında Emre Köyü’nde doğdu. Pşevu Ali
Bey’in oğludur. Rüşdiyeyi ve Küçük Zabit Mektebi’ni bitirdi. Balkan
Savaşları’na katılarak yaralandı. Birinci Dünya Savaşı’nda Sencer
Eşref Bey’in yönetimindeki Teşkilat- ı Mahsusa’da çalıştı. Mütareke
döneminin başlangıcında İzmir’de bazı siyasi eşkıyalık olaylarına
adı karıştı. Yunanlıların İzmir ve çevresini işgali üzerine
Anadolu’ya geçen Aşharuva Rauf Bey’in ve Zaraho Bekir Sami Bey’in
uyarılarıyla Yunanlılara karşı eyleme geçti. Örgütçü yeteneğiyle
diğer bazı Kuvay-ı Milliye çetelerini de tasfiye edip kendi
güçlerine katarak sağlam bir cephe oluşturdu. Emrindeki atlı
güçlere “Kuvay-ı Seyyare” adı verildi. Yunan Cephesi’ne çekilerek
Marmara ve İç Anadolu’daki karşı ihtilal hareketlerinin
bastırılmasında vurucu güç olarak kullanıldı. Bu suretle TBMM’nin
toplanarak ülkenin kaderini eline almasında önemli bir rol
oynadı.
MİLLİ KAHRAMAN İLAN EDİLDİ
Düzce, Adapazarı, Çorum, Yozgat gibi ayaklanma bölgelerinden
toplayarak güçlerine kattığı yeni gönüllülerle daha da güçlenerek
TBMM Hükümeti’nin dayanağı, en güçlü Kuvay-ı Milliye Komutanı
haline geldi. Kendisine resmen “Milli Kahraman” unvanı verilerek
TBMM’nde ayakta karşılandı. Fakat birliklerinin kendine özgü yapısı
ve genellikle Kafkas Göçmenlerinden oluşması kuşkular yarattı,
verdiği yersiz idam kararları ve köyleri yaktırması hemşehrileri
arasında da antipati uyandırmaya başladı.
Ethem Bey’in Yozgat Ayaklanması’nın bastırılması sırasında, Hükümet
üzerinde giriştiği bazı güç gösterilerinden de kuşkulanan Mustafa
Kemal Paşa, sol eğimli Yeşilordu Cemiyeti gibi Kuvay-i Seyyare’yi
de dağıtmaya karar verdi. Ethem’in TBMM’ye çektiği hakaret dolu bir
telgraf, TBMM’nin bütünüyle aleyhine dönmesine neden oldu. Lozan
Anlaşması’ndan sonra da 150’lik listeye dahil edildi. Önce Mısır’a
sonra da Ürdün’e gitti. 150’liklerin affından sonra da Türkiye’ye
dönmedi. 1948 yılında Amman’da öldü.
Haber: Seda ŞİMŞEK
Kaynak: www.bugun.com.tr