Olay dergi bunu hep yapıyor!
Abone ol'CHP'ye oy verin' çağrısıyla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştiri oklarının hedef olan The Economist seçimlerle ilgili benzer yazıları hep yayımlıyor
Son başyazısında "Türklere CHP'ye oy vermelerini tavsiye
ederiz" dediği için Başbakan Erdoğan'ın "Fransız olmakla" suçladığı
İngiliz The Economist dergisi, seçim sonuçlarına pek etki edemese
de ABD ve Avrupa'daki büyük seçimlerle ilgili görüş
bildiriyor.
Dünyanın etkin dergilerinden İngiliz The Economist dergisi 1988 yılından beri ABD'deki tüm seçimlerde hangi adayı desteklediğini açıklıyor. Dergi Avrupa'daki büyük seçimlerle ilgili de genellikle görüş bildiriyor. Milliyet'in haberine göre, The Economist bu destek yazılarını, haber bölümünden ayrı olarak baş yazı bölümünde yayınlıyor. CHP ile ilgili yazısı da burada yayınlandı. The Economist daha önce seçimlerde taraf olması ile ilgili bir eleştiriye "Neden burnumuzu soktuğumuzu soranlar var. ABD'deki okur sayımız İngiltere'nin iki katı" yanıtını vermişti. Dergi daha önce ırak Savaşı, Afganistan işgali, küresel ısınma gibi önemli konularda da duruşunu resmen açıklamıştı.
ABD 2008 SEÇİMLERİ
The Economist ABD'de 2008 yılında yapılan seçimler öncesinde "Vakti geldi" başlıklı bir yazıyla Barack Obama'yı desteklediğini açıkladı. Dergi "Amerika şansını deneyip Obama'yı özgür dünyanın lideri yapmalı" demişti. Dergi o zaman şu yorumu yapmıştı:
"Hem John McCain hem de Barack Obama ülkeyi
kurtarabilir. Amerika'nın ikisinden birini tercih etmesi gerekiyor.
Economist'in oy hakkı yok. Ama olsaydı bunu Obama'dan yana
kullanırdı. Biz bu desteği tüm kalbimizle veriyoruz: Demokrat aday
ABD'nin özgüvenini yeniden inşa etme olasılığını daha kuvvetli
sundu. Bu tabii ki bir kumar. Obama'nın deneyimsizliği, bazı
konulardaki inancı ile ilgili net olmayan tavırları ona oy vermeyi
risk haline getiriyor. Ama Amerika önündeki zorlu yolu düşünüp bu
riski almalı. Daha parlak bir Amerika ve dünya tablosu çizme
konusunda Obama çok daha detaylı bir tablo çiziyor. Rakibine
nazaran çok daha stil sahibi bir şekilde, zekâ ve disiplinle
kampanya yürüttü. Potansiyelini doldurabilir mi göreceğiz ama Obama
başkanlığı hak ediyor."
NOT: Seçimi oyların yüzde 52.9'unu alan Barack Obama kazandı.
ABD 2004 SEÇİMLERİ
The Economist ABD'deki 2004 seçimleri öncesinde
"Yetersiz olan mı anlamsız olan mı?" başlığıyla
verdiği yorum yazısında "üzülerek de olsa Amerikalıların
John Kerry için oy kullanması gerektiğini düşünüyoruz"
demişti. Dergi, 2000 seçimlerinde "Oyumuzu ona veririz" dediği
Bush'tan 2004'te neden vazgeçtiğini şöyle anlatmıştı: "Bu
seçimlerde ikisi de derinden kusurlu aday birbiriyle yarışıyor:
George Bush, bir radikal ve değişim içinde bir başkan olmasına
rağmen bu işe ve hırslarını gerçekleştirmeye asla uygun olmadığı
anlaşılıyor. Karşısında John Kerry var. O da hayatında herhangi bir
konuyla ilgili yalnızca bir kez kesin karar almış gibi, o da 30 yıl
önce... Ama 2 Kasım'da Amerikalılar bir karar vermek zorunda. The
Economist de. Böylesine tehlikeli bir dünyada bu çok zor bir karar.
ama bizim içgüdümüz devamlılıktan ziyade değişimden yana olmak
yönünde. Yani Bay Kerry'nin yanında..." demişti.
NOT: Seçimi oyların yüzde 50.73'ünü alan Bush kazandı. Kerry'nin
oyu yüzde 48.27'de kaldı.
İNGİLTERE 2010 SEÇİMLERİ
The Economist İngiltere'de 2010 yılında yapılan seçimler öncesinde "İngiltere'yi kim yönetmeli" başlıklı yorum yazısında "Varsayımları bırakın politikalara bakın. Muhafazakârlar ülkeyi yönetmeyi hak ediyor" demişti. Dergi şu yorumu yapmıştı:
"The Economist'in herhangi bir partiye derin bir bağlılığı yok ancak her zaman liberallere karşı olumlu bir önyargımız oldu. Ekonomik ve politik özgürlüklere olan desteğimiz daha önceki seçimlerde de kendini gösterdi: Obama'yı John McCain'e karşı, Tony Blair'i Michael Howard'a karşı destekledik. İtalya'da sosyalistleri ekonomik görüşlerine rağmen daha ilham verici bulduğumuz için Silvio Berlusconi'ye karşı destekledik. İngiltere'nin refaha ulaşması için özgürlükleri kısıtlayan bu canavarın zaptedilmesi lazım. Muhafazakârlar tüm eksiklerine rağmen bunu yapmakta en samimi olanlar, oyumuzu onlardan yana kullanmamızın ana nedeni bu."
NOT: Seçimi Muhafazakâr Parti yüzde 36.1 oyla kazandı.
İTALYA 2008 SEÇİMLERİ
The Economist İtalya'da 2008 yılında yapılan seçimler öncesinde İtalyanlar'ı Silvio Berlusconi'nin rakibi Walter Veltroni'yi desteklemeye çağırmıştı. Dergi şu yorumu yapmıştı: "Çok büyük bir aksilik olmazsa İtalya önümüzdeki günlerde 62. hükümetini seçmek için sandık başına gidecek. İşaretlere bakılırsa bu hükümeti 53, 59 ve 60'ncı hükümetlerde olduğu gibi Silvio Berlusconi yönetecek. Acaba İtalyanlar bildiklerine yakın durarak değişim geleceğini mi umuyorlar? The Economist, 1994'te Berlusconi 'yi istifaya çağırdığında onun yönetime uygun olmadığını söylemişti. Berlusconi karşılığında dava açtı. Bizim yorumumuzun ise doğru olduğu kanıtladı. Berlusconi çıkarları için hareket etmeye, yargıya saldırmaya devam ediyor. Asla yargılanmamasını sağlayacak yasalar çıkardı. AİHM İtalya'da televizyon alanında rekabet kurallarına uyulmadığına karar verdi. Özel televizyonlar hâlâ Berlusconi tarafından yönetiliyor. Hâlâ İtalya'nın en zengin adamı, reformcu bile olsa hâlâ İtalya'yı yönetmeye uygun değil. İtalyanlar merkez soldaki Walter Veltroni için oy kullanmalı."
NOT: Seçimi yüzde 47.3 oyl Berlusconi kazandı. Merkez sol lideri Walter Veltroni'nin oyu yüzde 38'de kaldı.
2007 GENEL SEÇİMLERİ
AK PARTİ'Yİ YENİDEN SEÇİN
"Türkiye'de ülkenin ruhu için bir savaş yaşanıyor ve Türkler seçim yapmak zorunda kalırsa demokrasi, laiklikten önemlidir. Türkler, Batı'nın Türkiye'deki etkinliği azaldığına göre, siyasi krizlerini kendileri çözmeli. Bunu yapmanın en iyi yolu da, AKP'yi yeniden seçerek ordunun müdahalesini reddetmektir. Laiklerin ülkenin islamileşmesinden korkması anlaşılabilir ama AKP'nin bugüne kadar yaptıkları bu korkuya haklılık payı bırakmıyor ve askeri müdahale bunun çözümü olamaz. Türkiye'nin askerleri korumaya çalıştıkları devlet adına politikadan uzak durmalı."
2007 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ: GÜL'ÜN İYİ BİR CUMHURBAŞKANI OLACAĞI KESİN
"Gül'ün iyi bir cumhurbaşkanı olacağı konusunda çok az insanın şüphesi var. Münzevi Sezer'in aksine Gül yurtdışında yaşamış, İngilizce'yi çok iyi konuşan, sofistike bir adam. Dışişleri Bakanı olarak AB'nin Türkiye'ye kapılarını açmasını sağlayan reformların arkasındaki itici güçtü. Üst düzey bir ABD'li yetkili "Condi onu seviyor ve ona güveniyor" diyor. Ama tüm bunların generalleri ikna etmesi biraz zor. AKP'nin seçim zaferi dolayısıyla, ordu doğrudan bir müdahaleyi göze alamaz. Bu sürecin sonunda herhalde generaller 'bağırlarına taş basmaya' ve Gül'ün olumlu yönlerini görmeye çalışmaya zorlanacaklar, zaten Gül'ün geçmişi, korkmaları gereken bir şey olmadığını gösteriyor; eğer demokrasiye inanıyorlarsa."
1.6 MİLYON TİRAJ
İlk kez 1843 yılında yayımlanan The Economist dergisi 1.6 milyon tiraja sahip. Dünyanın en sayfın haber dergisi olarak görülen The Economist, haftalık olayları derin analizlerle sayfalarına taşıyor. Dergi haberlerini muhabir imzası olmadan yayımlıyor.