OKTAY VURAL’DAN SERT ELEŞTİRİLER VE İZMİRLİLERE ÇAĞRI
Abone olHükümete sert eleştiriler yönelten MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, 20 Nisan Cumartesi günü İzmir’de gerçekleştirecekleri ’Bayrak Mitingi’...
Hükümete sert eleştiriler yönelten MHP Grup Başkanvekili Oktay
Vural, 20 Nisan Cumartesi günü İzmir’de gerçekleştirecekleri
’Bayrak Mitingi’ne tüm İzmirlileri beklediklerini belirtti.
MHP İzmir İl Başkanlığı’nda Bayrak Mitingi öncesi bir basın
toplantısı düzenleyen Milletvekili Oktay Vural, “Türk milletinin
sinesine dönerek, bölge mitingleri yapmaya karar verdik. Bölücü
senaryoya karşı direncimizi ortaya koyacağız. Bütün hazırlıklar
tamamdır. İl ve ilçe teşkilatı ve İzmirliler büyük bir heyecanla,
al yıldızlı bayrakla Alsancak’ta birlikte olmak için büyük heyecan
duymaktayız. Vatanda bütünlüğe ermiş herkesi mitingimize
bekliyoruz. Baskı, şantaja karşı dik durmayı, zihinleri işgal
edilmişlere karşı olanları MHP’de buluşmaya ve mitingde birlikte
olmaya çağırıyoruz. İzmirliler gün milli birlik ve bölünmezliği
koruma, vatan için tek yürek olma günüdür. 20 Nisan’da Gündoğdu
Meydanı’ndayız. Teşkilatımızın yaptığı çalışmalarla,
vatandaşlarımızla birlikte böyle bir haklı duruşu göstermeye
kararlıyız” diye konuştu.
PARTİMİZE YÖNELİK KARALAMA KAMPANYASI BAŞLATILDI
Oktay Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP’nin tek korkusu
MHP’dir. Daha önce yıkamadıkları MHP’ye karşı yeni saldırı ve
darbeler planlandığı açık. Nerede toplantı yaptığını, nasıl üç kişi
bir araya gelip şu Balgat’ta neler oluyor diye takipte olduğunu
biliyoruz. MHP’nin direncini kıramayan AKP, çamurunu MHP’nin
üzerine atmaya çalışmaktadır. Bahçeli’yi inceletecekmiş. Her yıl
her dönemde, grup toplantısında araştırma komisyonu kurmadın mı?
Elinden geleni ardına koyma. Senden korkan senin gibi olsun. Ne
hesabı soracaksın sen? Bu ifadelerini manşetlere taşıyanlara da
sesleniyorum; bankaları boşaltmak milliyetçilik midir diye
yazanlara sorarım. Eğer bunda MHP’nin bunlarla ilgili bir dahlini
göstermezseniz namertsiniz. Biz siyaseti namusumuzla ve şerefimizle
yapıyoruz. Bir ülkücüye iftirada bulunmak kimsenin haddi değil.
Siyaseti mertçe yapın. Asıl hesap verecek olan sensin.
Gemiciklerin, villaların, özelleştirmelerdekilerin, Ofer ile
yaptığın görüşmelerin, Lübnan’da Hariri ile yaptığın görüşmelerin,
sekiz banka hesabının hesabını verecek olan sensin.”
"ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURALIM"
Vural, dokunulmazlıkların kaldırılması ve araştırma komisyonu kurma
çağrısında da bulundu. Vural, şöyle konuştu: “Genel başkan
’dokunulmazlığımı kaldır’ dedi. ’Sen MHP’li bakanlıkları, ben seni
inceleyeyim’ dedi. Getir, komisyon kurma önergeni getir. Bizim
dönemi de sizin dönemi de inceleyelim. Ak koyun, kara koyun belli
olsun. Biz şerefle görev yaptık. Yolsuzluklarla ilgili nasıl bize
iftirayla çamur atarsın? Yarından tezi yok, hodri meydan. MHP’li
bakanlıkları incele. Zaten inceledin. Neler neler yatın? Biz de
senin dönemini inceleyelim bakalım ne olmuş? Kayıkçının çocuğu olan
Tayyip, gemi filosu sahibi çocukların babası nasıl olmuş,
gösterelim millete. Sen bankaları hortumladın diye, böyle bir
iddiayı, eğer MHP’li bir bakan kredi ve boşaltmayla ilgili
ilişkisini tespit etmezsen seni müfteri ilan ederim. AKP, MHP’ye
topyekun savaş açmıştır. Terör örgütü meşrulaştırılıp MHP’ye
savcılar gönderilmek isteniyor. Seninle millet nazarında
hesaplaşacağız.”
"TÜRKLÜK SİNDİRİLMEK VE SİLİNMEK İSTENİYOR"
Türklüğün sindirilmek ve silinmek istediğini iddia eden Oktay
Vural, “AKP, BDP, PKK ittifakının amacı Türkiye Cumhuriyetini yok
etmektir. Türklük sindirilmek ve hatta silinmek istenmekte. Türk
milleti adım adım toptan imha olacağı kıyamet gününe
götürülmektedir. Türkiye sömürge artığı değildir. Cumhuriyeti kuran
ve yaşatan çılgın Türkler de vardır unutma Başbakan” dedi.
Vural, Akil Adamlar Heyeti’nin başta Ege olmak üzere Türkiye’nin
her noktasına başarısız olduğunu, gittikleri her yere polis ve
jandarma korumasında gittiklerini savunarak, Türk Milleti’nin baskı
ve şantajla susturulmak istendiğini söyledi.
"AKİL ADAMLAR TİYATROSU ALANA İNMİŞTİR"
Vural, şöyle devam etti:
“AKP baldıran zehirini akillerle millete enjekte etmeye devam
edecek anlaşılan. Sesleniyorum; memleketimiz, cumhuriyetimiz,
kimliğimiz 30 kupona alınmadı ki, 63 kupona satalım. Bunlar AKP
kuponları. AKP’nin akil adamlar tiyatrosu alana inmiştir, polis ve
jandarmanın eşliğinde. Akil adamların gideceği yerlere polis ve
jandarma gidip sorun çıkarmayın, soru sormayın diye baskı, tehdit
ve şantajla millet susturuluyor. İzmir’e de geldiler, sorulara da
yanıt yok. Egeli soruyor çözüm nedir? Yanıt yok, e vallahi
bilmiyoruz. E o zaman niye geldiniz buraya? Cevap yok. AKP’nin
akilleri cumhuriyetle, bayrakla, milli devletle, üniter devletle
kafasını bozmuş. Bunların kafası bozuk. Akil adamlar milletten hak
ettiği yanıtı alıyor. Akil adamlar tiyatrosunu medyaya taşıyanlara
soruyorum; çözüm ve barış dediğiniz nedir? Bu millete anlattın.
Çözüm ve barış yalanı altında PKK’nın taleplerini meşrulaştırmak
için başlattığınız süreci millete hazmettirmek istiyorsunuz.”
"AKİLLER BOŞA KÜREK SALLIYOR"
Akil adamların ‘boşa kürek salladığını’ savunan Oktay Vural, çözüm
sürecine tepkisini de şöyle dile getirdi:
“Ege’de akiller boşa kürek sallamıştır. İzmirliler soruyor, bu
bayrağa Türk bayrağı demeyen muhterem niye gelmiyor diye soruyor.
Hasretle bekliyorlar. 26 özerk bölge olması gereken diyen,
alışveriş merkezleri cesetlerle dolar diye İzmirlileri tehdit
edenleri İzmirliler bekliyor. Heyet-i Nasiha’lar gibi akil
adamlarla işgali meşrulaştırmak istiyor AKP. Partimizi arıyorlar.
Nerede bu akiller, soru soracağız diye. Savaş kimle, barışı kimle
yapacaksınız diye. Bir taraftan AKP, bir taraftan AKgiller bu
barışın ne olduğunu bir türlü anlatmadı. Aslında çözüm diye sunulan
şudur; Ey AKP, ey Akgiller, çözüm diye sunduğunuz milletimizin
adını değiştirmek ise batsın sizin çözümünüz. Cumhuriyetimizin
adını kamu kurumlarından silmekse batsın sizin çözümünüz. 36’ya
bölmek ise milletimizi, bayrağa Türk dememekse batsın sizin
çözümünüz. 26 özerk bölge kurmak ise batsın sizin çözümünüz.
Ermenistan, Lazistan, Kürdistan kurmak ise çözüm batsın sizin
çözümünüz. Camileri ayırmak ise çözümünüz yerin dibine batsın.
Horonu, halayı, çepiki, zeybeği, semahı ayrıştırmak ise batsın
sizin çözümünüz. PKK’yı Kürtlerin temsilcisi konumuna yükseltip
Öcalan’ı politik lider seviyesine yükseltmek ise batsın sizin
çözümünüz. Bu millet ayaklarının altına alacaktır. PKK kalsın TSK
geri çekilsin ise batsın senin çözümün. Polisi, askeri PKK’yı
korumak için kullanmak ise, Öcalan’a af ise batsın senin çözümün.
Çözüm terörün talepleri ve onların meşrulaştırılması değildir.
Barış PKK’yı aklamak ve teröre teslim olmak değildir.”
Milletvekili Oktay Vural, partilerinin çözüme dair ise, “Bir tek
çözüm var, başka çözüm yok. Milletimiz birdir, kardeştir, bütündür,
adı da Türk milletidir. Devletimiz Türkiye Cumhuriyetidir. Milli ve
üniterdir. Egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletine aittir. Etnik
kimliklere bölünemez. Bayrağımız Türk bayrağıdır. Dilimiz
Türkçedir. Kim evinde, iş yerinde, şarkısında hangi dili kullanırsa
kullansın. Devletin de eğitimin de dili Türkçedir. İşte çözüm sana.
Hukuk devleti, bireysel hak ve özgürlükler, demokrasi... Silaha,
tehdide ve şantaja karşı mücadele. Devletin ve milletin barışı
budur. Barış isteyenlerin de suç işleyenlerin hukuk devletine
teslim olması barışı sağlayacaktır. MHP ve ülkücüler olarak PKK’nın
dayattığı çözümü değil devletin teröre teslim olarak sağladığı
barışı değil, milli değerleri koruyup yaşatarak bir çözümden
yanayız biz. Değerleri çözmek, ayrıştırmak ve sonra çatıştırmak
isteyen süreç çözüm değil çözülmedir. Barış değil savaştır. Adını
koyalım” diye konuştu
"ŞEHİT VE GAZİ AİLELERİNE ULUFE Mİ DAĞITIYORSUN?"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın şehit ve gazi ailelerine ikinci iş
fırsatı ve maddi imkanlar sunacaklarıyla ilgili açıklamasına da
tepki gösteren Oktay Vural, “Başbakan şehit ve gazilere verilen
maddi imkanlardan bahsediyor. Böyle tıpış tıpış onların önünde seni
kuzu gibi yapmaya muktedir olan bir millet var. Böyle bir
ahlaksızlık olur mu? Onlar canını, kanını niye verdi? Utanmadan,
sıkılmadan kanını verdiği değerleri PKK’ya peşkeş çekip, sonra
ikinci işi veriyorum diye ahlaksızca şehit ve gazi ailelerini
istismar ediyorsun. Bu zihniyet kanserli genç kızın eline para
sıkıştırıp yollayan zihniyet. Sen muhafazakar değilsin. Sen bu
milletin edebinden nasiplenmemişsin. Olsaydı ikinci iş hakkı ve şu
kadar para veriyoruz diye istismar etmezdin. Şehit ve gazi
ailelerini para işlerine bulaştırıp ulufe dağıtıp şehitliğin içini
boşaltmaya çalışıyor. Sen cebinden ulufe mi veriyorsun? Erdoğan’a
sesleniyorum; şehit ve gazilerimizi PKK ile yaptığın pis
pazarlıkların malzemesi yapma, elini çek. Onlar milletin şerefli
gönlünde hak ettikleri yeri aldılar zaten” ifadelerini
kullandı.