Oktay Ekşi ilk kez konuştu!
Abone olOktay Ekşi, hükümeti ayağa kaldıran yazıyla ilgili olarak konuştu. Bakın, eski başyazar kendisini nasıl savundu?
"Anasını satan zihniyet" sözleri yüzünden koltuğundan
ayrılan Oktay Ekşi, istifasının perde arkasını anlattı. Ece Üner'in
sorularını yanıtlayan Ekşi, hakkındaki iddialara da cevap verdi.
Yazı sonrası "özür dilemeyi" düşündüğünü; ancak istifayı
düşünmediğini de söyleyen Ekşi, gelen tepkiler üzerine böyle bir
karar aldıklarını ifade etti. İşte Ekşi'yi istifaya zorlayan o
süreç;
Hükümeti hedef alan 'Az demişiz' yazısıyla
gündeme bomba gibi düşen aldığı tepkiler sonucu istifa etmek
zorunda kalan eski Hürriyet Başyazarı Oktay Ekşi canlı yayında
konuştu. Hidroelektrik santrallerle ilgili hükümeti eleştirdiği
yazısında "Bu zihniyet analarını da satar"
ifadesini kullanan Ekşi, Habertürk'te Ece Üner'in sorularını
yanıtladı.
İstifa ederek doğru olanı yaptığını kaydeden Ekşi, "Mayın
tarlasında yürürken yanlış yere bastım." dedi. Yazısının
hukuken suç teşkil eden bir içeriği olmadığını savunan Ekşi,
'o yazıda hukuken bir sorun yok ama siyaseten istismar
edilecek bir yanı vardı' diyerek kendini savundu.
"KEŞKE DAHA İYİ BİR KELİME KULLANSAYDIM"
Canlı yayında tartışmalara neden olan ifadelerin yazıya nasıl eklediğini bir kez daha anlatan Ekşi, kendisine iletilen yazıyı bir kez daha incelediğinde bazı hataları gördüğünü ve düzelttiğini söyledi. Ekşi, yazının vurucu olması için değişiklik yaptığını; ancak yazısında hukuken suç unsuru taşıyacak unsurun bulunmadığını ifade etti. Ekşi şöyle konuştu:
"Yazının sonunu, daha vurucu olması için, iki kelimeyi
değiştirdim. ‘Bu zihniyet her şeyi satar’ çok
fazla sıradan geldi. Onu vurgulayacak, daha da güçlendirecek bir
mesaj vereyim, dedim. ‘Babalar gibi satarız’
kavramları da bu siyasi iktidar tarafından dile getirildiği için
sanıyorum o saniyede aklımdan geçti. ‘Analarını bile
satarlar’ dedim. Ertesi gün, ‘Keşke daha iyi bir kelime
kullansaydım’ dedim. Ama hukuk açısından, hem AİHM hem de bizim
mahkemelerimizin hem de bizzat bugün Başbakan Yardımcısı olan Cemil
Çiçek’in Adalet Bakanıyken ifade ettiği temel değerler ışığında suç
teşkil edecek bir unsur yok. Ama siyasal istismara neden olacak
şekilde kelimeyi değiştirdiğimi o anda fark edemedim."
"ÖZÜR DİLEDİĞİNİZ ZAMAN ÇÖZÜLÜR"
Yazı sonrası gazetede yaşananları anlatan Ekşi, Enis Berberoğlu
ile olan görüşmesinin de detaylarını da açıkladı. İlk gün istifayı
düşünmediğini ancak sonrası yaşananlarda böyle bir karar
aldıklarını söyleyen Ekşi, yaşanan süreci şu sözlerle
değerlendirdi:
"28'inin sabahı çıktı bu yazı. 29'unda ben gazeteye geç geldim.
Baktım ki ortalık karışmış. Genel Yayın Yönetmeni ile konuştum,
‘Acaba benim bilmediğim birileri girdi de mi, bu yazı
değişmiş?’ denildi. Enis Berberoğlu sordu bunu. Daha
vurucu olması adına bu ifadeyi değiştirdiğimi söyledim. Ben de
bunca yıl bu işin içinde bulunan bir insan olarak bu sorumluluğu
üstlenmek durumundayım. ‘Enis bunun profesyonel bir bedeli
varsa bunu üstlenirim’ dedim. Hemen ardından dedim ki,
‘Tepki benim maksadımla uyuşmuyor ama okuyucu öyle algılamış
görünüyor. Okuyucu böyle algıladıysa bunu göz ardı edemezsin.
"Özür yazısı yazarım" dedim. Hepimiz kusur
işleyebilecek yaratıklar olduğumuza göre, özür dilediğiniz zaman
mesele çözülür.
Tüm sütun boyunca özür diledikten sonra... ‘Bunun bedeli varsa,
bunu da üstlenirim’ dedim. Ama ‘kellesini de almak
lazım’ anlayışını gördüm. O gerçeği görünce gazeteden de,
başyazarlıktan da istifa etmeyi düşündüm. Yönetimle de mutabık
kaldık ayrıldık.
KONSEY'DEN İSTİFAYI DÜŞÜNMÜYOR
İstifa sürecinde Aydın Doğan ile görüştüğünü de söyleyen Ekşi, Hürriyet'te yönetim katınında istisnasız herkesin arkasında durduğunu ifade etti. Basın Konseyi'nden istifayı düşünmediğini söyleyen Ekşi, yapılan oylamada güvenoyu aldığını anlattı.