Öğretmeni Cumhurbaşkanı Gül’ü anlattı
Abone olCumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Kayseri Lisesi’nde okuduğu dönemde sanat tarihi dersine giren öğretmeni Nurşen Özdamar, "Abdullah Bey büyük b...
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Kayseri Lisesi’nde okuduğu dönemde
sanat tarihi dersine giren öğretmeni Nurşen Özdamar, "Abdullah Bey
büyük bir karaktere sahipti. Hiç kimsenin hakkını yemezdi.
Öğretmenlerine saygı ve sevgide kusur etmezdi" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 1967-68 eğitim-öğretim yılında
Kayseri Lisesi’nde öğrencisi olduğunu hatırlatan emekli öğretmen
Nurşen Özdamar, "Daha önce Öğretmenler Günü yoktu. Öğrenciler
öğretmenlerini sadece Öğretmenler Günü’nde hatırlamıyor. Benim
öğrencilerim her gün beni arar. Hiçbiri beni unutmadı. Ben de
onları unutmadım. Onlar da beni bu yüzden çok sever ve ararlar.
Aramızda her zaman için sevgi bağı olmuştur. Ben de öğretmenliği
sert mizaçlı olarak kabul etmiyorum. Öğretmenlik annelik
babalıktır. Öğrenciye neler yapabileceğini, nasıl bir şahsiyet
olduğunu belirtebilmektir. Ben öğrencilerimi böyle kazandım. En
yüksek mevkilerde öğrencilerim var. Abdullah Gül bugün için
Türkiye’nin cumhurbaşkanı. Hepsi pırıl pırıl öğrencilerdi.
Hiçbirine, ’kötü öğrencim’ diyemem. Oldukları mevkiyi hak
ediyorlar. Kayseri’nin yüzde 70’i benim öğrencimdi çünkü Kayseri
Lisesi’nde en uzun görev yapan öğretmen bendim. Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül’ün sınıfı da sadece erkek sınıfıydı. Fen bölümünde
okuyordu. Onların sanat tarihi dersine girdim. Abdullah Bey sakin,
efendi bir öğrenciydi. Her zaman için başkalarının iyiliğini
düşünürdü. Mert bir insandı, yalanı yoktu. Yani öğrencinin çok
başarılı olmasından çok benim için karakteri mühimdi. Abdullah Bey
de büyük bir karaktere sahipti. Hiç kimsenin hakkını yemezdi.
Öğretmenlerine saygı ve sevgide kusur etmezdi" diye konuştu.
DERSHANELER KONUSU SORULDU
Son günlerde dershanelerin kapatılması konusunun görüşüldüğünün
sorulması üzerine konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Özdamar,
"Vallahi yöneticiler kapatmak istiyor. Demek ki böyle bir şeyi
uygun gördüler. Bir öğrenci istedikten sonra dershane olmadan
çalışabilir ve üniversiteyi kazanabilir ama bazıları da diyor ki,
’Bunlar özel derslere yöneltir.’ Hayır öyle de değil. Öğretmen eğer
dersini doğru dürüst derste verirse bence dershanelere gerek yok.
Tabii bu, dershaneye ihtiyacı olan arkadaşlarımızı mağdur etmek
değil. Onlar için de mutlaka yeni şeyler düşünülecektir. Yani hiç
kimse mağdur olsun istemem" şeklinde konuştu.
(İHA)