Öğrencilerin psikolojik sorunları

Yard. Doç. Dr. Kahyaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrencilerin büyük bir kısmının başka kentlerden gelmiş olması nedeniyle ilk yıllarda uyum sorunu yaşadıklarını söyledi. Özellikle yeni bir kültür ve ortamla karşılaşan öğrencilerin, üniversite içinde arkadaşları ve hocalarla sorun yaşayabildiklerini ayrıca, anne ve babadan uzak kalma, ekonomik sorunların da yer aldığını belirten Kahyaoğlu, ''Öğrenciler mevsimsel hastalıklardan çok psikolojik şikayetlerle merkeze başvuruyor. Bu özellikle öğrencinin ilk yılında daha fazla oluyor. Sınav dönemlerinde de uykusuzluk, aşırı stres gibi depresyon şikayetleri artıyor. Öğrencilere merkezdeki psikologlar tarafından terapi uygulanıyor'' dedi. Psikologlardaki randevuların gün boyu dolu olduğunu ve öğrencilere haftada bir gün 45'er dakikalık terapi uygulandığını anlatan Kahyaoğlu, öğrencilerin arkadaşlarıyla ilişkilerde de sorunlar yaşadıklarına dikkat çekti. Kahyaoğlu, sınav dönemlerinde ise yalnız kalma, aşırı yeme veya yememe isteği, duygusal çöküntü, güvensizlik gibi şikayetlerin arttığını kaydetti. -ARKADAŞLARLA İLİŞKİLERDE SORUNLAR... Merkezde görevli psikolog Neşe Canavar da öğrencilerin büyük bir kısmını kızların oluşturduğunu söyledi. Hastaların yaklaşık yüzde 70'nin kız öğrenciler olduğunu ifade eden Canavar, şunları anlattı: ''Bize öğrencilerin yüzde 80'i arkadaşlarıyla ilişkilerindeki sorunlar nedeniyle geliyor. Bunu daha çok kız öğrenciler oluşturuyor. Kız-erkek arkadaş ilişkisi ilk sırayı yer alıyor. Bunun yanında oda, sınıf arkadaşı, hocalar ve üniversitedeki memurlarla olan sorunları da var. Özellikle ortaokul veya lise döneminde ertelenmiş olan duyguları üniversitede ortaya çıkıyor. Ailesinin yanındayken bastırdığı arkadaşlık duyguları var.'' -ZAMAN VE PARAYI KONTROL EDEMEME SORUNU... Ayrıca erkek ve kız öğrencilerin ilk yılda zaman ve parayı kontrol edememe gibi sorunlar da yaşayabildiğini ifade eden Canavar, bunun dışında daha önce ailesinin yanındayken karşılaşmadığı ''hayır'' cevabının da ayrı bir sorun yaşattığını belirtti. Canavar, öğrencilerin bu tür sıkıntıları üniversitenin ilk 4 aylık döneminde daha çok yaşadıklarını kaydetti. Psikolog Kaşif Ak da öğrencilere uygulanan terapi sırasında en çok (Ben ne yapmalıyım?) sorusuna yanıt arandığını söyledi. Öğrencilere yönlendirme yapılmadığını ve daha çok kendilerinin doğru kararı bulmalarına yardımcı olmaya çalıştıklarını belirten Ak, ''Biz sadece bulundukları durumu paylaşmalarını istiyoruz. Öğrenciler dışarıda konuşamadıklarını, bize anlatarak rahatlıyor. Durumu daha ciddi olanları psikiyatristlere sevk ederek ilaç tedavisi görmelerini sağlıyoruz'' diye konuştu.