Öcalan'ın, MİT'le ilişkisi ne?
Abone olFırat ayrıca PKK'nın 12 Eylül'den önce Türkiye'yi terk etmesinin gerisinde de bu bağlantının bulunduğunu savundu.
Gazeteci Avni Özgürel'in, Öcalan'ı MİT'te gördüğünü kendisine
söylediğini belirten Fırat, PKK'nın 12 Eylül'den önce Türkiye'yi
terk etmesinin gerisinde de bu bağlantının bulunduğunu savundu.
Şeyh Said'in torunu olan eski milletvekili Abdülmelik Fırat'ın
hatıraları, gazeteci Ferzende Kaya tarafından ‘‘Mezopotamya
Sürgünü’’ adıyla kitaplaştırıldı. Anka Yayınları tarafından
yayımlanan kitapta, terör örgütü PKK'nın elebaşı olan Abdullah
Öcalan'ın MİT'le bağlantısına dair yeni iddialar da yer alıyor.
Fırat, bu konuda şunları yazıyor: ‘‘Öcalan'ın Kesire isimli
karısının babası istihbaratçıydı. Dersim Harekátı'nda epeyce ihbar
yapmış. Pilot Necati isimli istihbaratçıyla ilişkisini de kendisi
söylemişti. Bütün bunlar gösteriyor ki istihbarat bu hareketi
kullanmak istiyordu. Bunu daha sonra Abdullah Öcalan'ın kendisi de
anlattı. ‘MİT bizi kullanmak istedi, biz de onları', dedi. Derin
devleti çok iyi bilen bir gazeteci olan Avni Özgürel, bir iki sefer
benimle röportaj yaptı. Bir gün bana şu anekdotunu aktardı:
‘Öcalan'ın Bekaa'da yaptığı ve dünyanın birçok yerinden
gazetecilerin katıldığı basın toplantısına ben de gittim.
Karşımdaki adamı başka bir yerden tanıyordum; ama çıkaramadım. O da
anladı; yanıma gelerek dedi ki: Ben açıklama yapıncaya kadar, sen
yapma. O zaman anladım ki, ben onu MİT'ten hatırlıyorum. Biz
öğrenciyken, oraya yardım almaya gidiyorduk, o da oradaydı.' Ondan
sonra Öcalan, istihbarat ajanı çıkan eşi Kesire'den, Pilot
Necati'den söz etmeye başladı.’’ Fırat'ın iddiaları üzerine
görüşlerine başvurduğumuz gazeteci Avni Özgürel, anlatılanların
genel olarak doğru olduğunu ama sözü edilen yerin MİT Karargáhı
değil, 'Fikir Ajansı' adında, MİT'in milliyetçi kesimi desteklemek
üzere kurduğu bir yan kuruluş olduğunu söyledi. Yayınlamayı
düşündükleri milliyetçi bir dergiye yardım almak için Fikir
Ajansı'na gittiğini ifade eden Özgürel, Öcalan'ın burada
ofis-boy'luk yaptığını gördüğünü söyledi. Öcalan'ın sağcı geçmişini
inkar etmediğini de vurgulayan Özgürel, bu konuda Mahir Sayın'ın
‘Erkeği Öldürmek' (Zelal Yayınları) kitabında da bilgiler
bulunduğunu belirtti. Özgürel, kitapta bizzat Öcalan'ın, 1969'da,
Yargıtay Başkanı İmran Öktem'in cenaze namazının kılınmaması için
gösteri yapan Büyük Doğu yanlısı sağcı gruplarda yer aldığının
altını çizdiğini de hatırlattı. DARBEDEN GÜÇLÜ ÇIKAN ÖRGÜT: PKK 12
Eylül darbesiyle beraber bütün örgütler de sahneden silinmişlerdi.
Ama darbeden bir şekilde etkilenmeyen, hatta darbeden dolayı
dağılan diğer örgütlerin sempatizan kitlelerini de arkasına alarak,
güçlü bir şekilde çıkan bir örgüt vardı, sadece; PKK. Çünkü örgüt
yöneticileri 1979 yılı Mayıs ayında Türkiye'den çıkma kararı
alarak, Suriye ve Lübnan'a geçmişlerdi. Bu konuda çok sayıda
spekülasyon yapılıyor. Özellikle PKK dışındaki Kürt çevreleri
tarafından dile getirilen iddialara göre, Öcalan darbeyi önceden
haber aldı. Buradan yola çıkılarak, Öcalan'ın işin başından beri
devletle irtibatlı olduğu tezi savunuluyor. Gazeteci İsmet G.
İmset'in, TDN Yayınları tarafından yayınlanan, ‘‘PKK-Ayrılıkçı
Şiddetin 20 Yılı’’ kitabında konu detaylı bir şekilde açılıyor.
Öcalan ve Cemil Bayık, bu konudaki iddiaların ‘‘uydurma’’ olduğunu
savunuyor. Gittim gördüm Radikal Gazetesi'nde ‘‘Geçmiş Zaman Olur
ki’’ adlı köşesi bulunan yazar Avni Özgürel, Abdullah Öcalan'ı
MİT'in yan kuruluşu ‘‘Fikir Ajansı’’nda ofis-boy’luk (getir götür
işlerine bakan çocuk) yaparken gördüğünü söyledi. İlk önce o
yazmıştı PKK lideri Abdullah Öcalan'ın MİT'le ilişkisi olduğu
iddialarını ilk kez merhum gazeteci-yazar Uğur Mumcu dile getirmiş
ve bu konuda Cumhuriyet'te pek çok köşe yazısı yazmıştı. Hatta,
Apo-MİT ilişkisi konusunda yaptığı araştırmalar hayli ilerlediği
için öldürüldüğüne dair iddialar da basında yer almıştı. Mumcu'nun
ölümünden sonra Uğur Mumcu Araştırma Vakfı (um.ag) tarafından
bastırılan ‘Kürt Dosyası’ isimli kitapta da bu konuda bilgiler yer
alıyor. Kaynak: Hürriyet