O iddialar Binali Yıldırım'ı kızdırdı: Ben büfeci değilim

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, Marmaray'daki simit sarayı iddialarına sert tepki gösterdi.

"Benim işim büfecilik, değnekçilik değil."

Erdoğan Bayraktar'ın Başbakan hakkındaki sözlerini de değerlendiren Yıldırım, “Bir anlık kızgınlıkla yapılmış bir açıklama olduğunu düşünüyorum” dedi.

Yıldırım, Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ilgili HSYK’nın yaptığı açıklamaya tepki gösterdi. HSYK'nın 22 üyeden oluştuğunu kararın altında 13 imzanın olduğuna dikkat çeken Yıldırım, kurulun açıkça Danıştay 10. Dairesi’ne talimat verdiğini ifade etti.

Ulaştırma, Habercilik ve Denizcilik Bakanlığı görevini devrederek AK Parti İzmir Milletvekili olan Binali Yıldırım, NTV yayınına konuk oldu.

İşte Binali Yıldırım'ın önemli açıklamaları:

11 yıl, dile kolay çok uzun bir süre, arkadaşlarınıza, projelerinize bir bağımlılığınız oluyor. Bırakabilme gerçeğini göz ardı etmedim. Ama bu işlerime hiç yansımadı. Buna göre de güzel bir ekip kurdum.

MİLLET HERKESİN PATRONUDUR 

Türkiye demokratik bir hukuk devletidir. Millet her şeyin sahibidir. İster yürütmede ister yargıda ister yasamada olalım Türk milleti adına yapıyoruz. Millet, tabiri yerindeyse herkesin patronudur. Yargı ile yürütme arasında yaşanan sıkıntı bugünün meselesi değil. Zaman zaman kurumlar kendi yetki alanlarından çıktığı zaman ülkede kaos başlar. Bugün böyle olduğunu düşünüyorum. Yolsuzlukla suçlamak ciddi bir suçlamadır.

10 gün öncesinden şimdi başka bir yerdeyiz. Yolsuzluğun çok ötesinde boyutlara geldi. Yolsuzluk varsa arkasında durmak asla ve asla akıl sahibi insanın hakkı olamaz. Algının arkasında daha da büyük oyunun oynandığını Türk milleti görüyor.

120 MİLYAR LİRA KAYBETTİK

Borsa’daki düşüşe bakalım, dövizdeki artışa bakalım ve Türkiye’nin borçlanma faizine bakalım. Türkiye daha fazla bedel ödeyecektir. Doğalgaza daha fazla para ödeyecek, enerjiye daha fazla para ödeyecek. Dolayısıyla Türkiye ekonomisi bundan olumsuz etkilenecek. Şirketlerin değerleri aşağıya düştü. Şirketleri satın almak isteyen yabancı büyük finansal çevreler, çok iyi fırsat yakaladı. Bu olayın kısa vadede kaybettirdiği 120 milyar liradır. Ulaştırma Bakanlığı olarak 10 yılda yaptığımız yatırımın tutarı bu kadardır.

HUKUK HATASI VAR 

Suç işleniyorsa 14 ay beklenmez, burada belki şunu konuşmamız lazım. Hukukun işine karışılıyor deniliyor aslında siyasetin işine herkes karışıyor ama siyaset kimseye karışamıyor. Türkiye'nin rejimini değiştirmek işini rüşvet ve yolsuzlukla araştırılıyor, eli çok güçleniyor savcının. Hukuk hatası var. Terörle mücadeleye sokulması.

HSYK'YI BAĞIMSIZ HALE GETİRDİK 

Gizlilik olmalı ki daha şüpheliler yargı önüne çıkmadan mahkum oluyor. CMUK'ta soruşturma evresinde bütün üsullar gizlidir diyor. Dosyada polis de var savcıda var. Polis kimin emrinde çalışıyor? Savcının. HSYK, savcıdan hesabını soracak niye bu bilgiler yayınlandı sızdı.

HSYK'yı tam bağımsız hale biz getirdik. Alınan karar görülen davada taraf anlamına geliyor. Bir kısmı imzalıyor bir kısmı imzalamıyor. 13 kişi imzalıyor diğer 9 kişiyi yok farzedebilir miyiz? Onlar dikkate alınmıyor HSYK kararı diye sunuluyor. HSYK, açıkça Danıştay 10. Dairesi’ne talimat vermiştir. Bir gün önce HSYK, 'bu yanlıştır' diyor. Danıştay da bir gün sonra HSYK’nın doğrultusunda karar veriyor. Korsan bir şekilde topluyor, karar veriyor.

MARMARAY İDDİASI KOMİK

İkinci soruşturma, bir gazetede yer aldı. İddialardan bir kısmı da bizim bakanlığımızı ilgilendiren iddialardır. Bir tanesi Viranşehir yolu, 89 kilometrelik asfalt kaplama işi var. İhale katılan 32 tanesi yeterli görülmüş. Yeterli görülmeyenlerin itirazı üzerine 29’a düşürmüş. 18 firmadan teklif gelmiş. Yaklaşık bedelin altında bir ihale olmuş. Yaklaşık bedeli 112 milyon iken altında bir değere verilmiş. Marmaray’daki iddia da komik, evlere şenlik.

Simit sarayı ihalesi yapılmış, teklif gelmemiş. Tekrar ihale yapılmış, tek teklif gelmiş. Ama ihale verilmemiş. Benim işim büfecilik değil.

Marmaray hattında, Sirkeci girişinin yakında bir arsa var. Bir kısmı, Marmaray’ın etki alanında. Daha karar çıkmamış, bina yapılmamış.

HEDEF YAPTIĞIMIZ PROJELER 

Ankara Büyükbaşsavcılığı 2001 yılından beri bir soruşturma yapılıyormuş Devlet Demir Yolları'na ama her hangi bir tebligat yok. Biz bütün bu iddiaları gayriciddiye almayız. 11 yıl boyunca bunu yaptık. Burda yapılmak istenen Türkiyenin gerçekleştirdiği büyük projeleri başarısızlığa uğratmaktır. Hedef, yaptığımız projeler. Akamete uğratmak isteyen kim sorusunun cevabını arıyoruz.

Üçüncü havalimanı ihalesi için dış basın, Türkiye finansmanı nereden bulacak diye yazdı. Ama biz 47 milyarlık proje gerçekleştirdik. Dünyanın en uzun üçüncü köprüsünden bahsediyorum. Bu projeyi tek cümleyle açıklarsak bu 20 milyarlık br proje ve 2015'te açılacak. Bu projelerin sahiplerinin mal varlığına tedbir kondu bunun tercümesi bu projeleri baltalamak.

Bu süreçte bütün bu olanların ışığında hükümetin hasar alıp almadığını zamanla göreceğiz. Ak Parti seçimle geldi, buraya ve seçimle gider. Amaç, milletin verdiği oyu desteği elimizden almak. Millet bunun hesabını 30 Mart'ta verecek, biz yaptığımıza güveniyoruz. 

Emniyette farklı bir gelişme var bir yapılanma olduğu aşikar, ama emniyet içişleri bakanlığı bir yapılanma olduğunun farkına varıyor ve tasarrufta bulunuyor. Belli ki bir ihtiyaçtan dolayı bir değişikliğe gidilmiş.


BASKI GÖRMEM SÖZ KONUSU DEĞİL

6 kişi Ak Parti'den istifa etti bakanlar değişti, bu tip şeyler mutlaka oluyor. Önümüzde belirli bir takvim var, bunun sonuçlarını 30 Mart seçimlerinde göreceğiz. 

Sosyal medyayı aktif kullanan bir ülkeyiz bunlar güzel şeyler ama, sanal dünya yalan dünya değildir. Bir şey gerçek hayatta suçsa sanal dünyada da suçtur. Kamuoyu sosyal medyada ikiye bölündü, sanal ağlar üzerinden juri sistemi kuruldu. Toplumda kendiliğinden bir ayrışma oldu. 

DOĞRUSU ŞAŞIRDIM

Ben kendi istifa dilekçemi kendim verdim, Büyükşehir Belediye başkanı olacağım için. Benim bir baskı görmem söz konusu değil. Erdoğan Bayraktar’la iki genel müdür olarak arkadaştık. Erdoğan Bey'in bu açıklamasına doğrusu şaşırdım, niye böyle bir açıklama yaptı. Bir gün sonra da sanki onu düzeltir bir açıklama da yaptı. Öyle bir anlık kızgınlıkla yapılmış bir açıklama olduğunu düşünüyorum. ‘Başbakan’ın talimatıyla yaptım’ lafını kimse bir yere çekip uzatmasın, oraya kimse atlamasın. Talimat gelse de bürokrat yasadışı bir iş yapmaz çünkü başına gelecekleri bilir. Bürokrasi mevzuata göre hareket eder.

Siyasi iktidarlar seçimle gelir seçimle gider. Biz yaptıklarımızın hesaplarını her türlü denetimle veriyoruz. Yerel seçime güven tazelemek vaadiyle gidiyoruz. Halkımız karnemizi elimize verecek, bizi demokrasi dışında yollarla, bizi güçsüz duruma düşürmek isteyenlere cevabını vereceğiz.