Tuz serpme (saltbae) hareketiyle dünya çapında bir üne kavuşan ve restoranlarında ağırladığı tanınmış isimlerle sık sık gündeme gelen Nusret Gökçe, memleketi Erzurum Şenkaya ilçesine bağlı Paşalı köyüne gitti. Köyde yaşadığı ilginç anları sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaşmayı ihmal etmeyen Gökçe, hemşehrileri tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı. Öte yandan köydeki çocukların tüm özel isteklerini de karşılayacağını bir fotoğrafla duyuran Nusret'in bu hareketi alkış topladı. İşte Nusret'in memleket ziyaretinde yaşadığı ilginç anlar; Nusret'in Erzurum'a gittiğinde yaptığı ilk iş soğuk havaya aldırmadan paçaları sıvayıp dereye girmek oldu. Derede bir kayanın üzerine oturup poz veren Nusret'in bu fotoğrafı, takipçileri tarafından beğeni ve yorum yağmuruna tutuldu. Annesinin adına yaptırdığı 'Fatma Faik Gökçe Camii ve Külliyesi'ni ziyaret eden Nusret Gökçe burada büyük bir ilgiyle karşılandı. Ardından Külliyeyi ve camiyi kullanan çocuklarla sohbet eden Nusret, 'Benden özel olarak istediklerini istedim. Liste kabarık' notuyla bir paylaşım yaparak hepsinin isteklerini gerçekleştireceği sözünü verdi. Nusret'i gören ve külliyeden yararlanan öğrenciler, "Nusret abi sana çok teşekkür ediyoruz bu külliyeyi bize yaptırdığın için artık rahat rahat ders çalışabiliyoruz." dediler. Nusret deredeki bir paylaşımına da, "Su çivi gibi. Artık bu kış hasta olmayız." notunu ekledi. NUSRET GÖKÇE KİMDİR? 1983 yılında Erzurum'da dünyaya gelen Nusret Gökçe, maden işçisi bir babanın 5 evladından birisidir. Henüz iki yaşındayken ailesiyle birlikte Erzurum'dan Darıca'ya göç eden Nusret, maddi sebepler dolayısıyla Darıca Faik Şahenk Ortaokulu'nu altıncı sınıfta bırakmak zorunda kalmıştır. Meslek hayatına Bostancı'daki kasaplar çarşısında başlayan Nusret, uzun bir süre kasap çıraklığı yapmıştır. Büyük bir kasap dükkanında 10 ustayla aynı anda çalışan Nusret, günde 18 saat aktif olarak çalışmıştır. Et doğramadaki profesyonelliğini dar zamanda çok iş yapma konusuna borçlu olan Nusret, ilk olarak 2007 yılında İstinye Park'ta açılan kasap-restoran konseptinde çalışmaya başlamıştır. Bu deneyimin ardından Dünya üzerindeki diğer restoran konseptlerini görmek isteyen genç girişimci, Arjantin'e doğru yola çıkmıştır. Cebindeki son parası ve kredi kartından çektiği 7 bin TL ile gittiği Arjantin'de kasapları ve restoranları gezen Nusret, sektör hakkında fikir edinmeyi başarmıştır. Türkiye'ye döndüğünde aynı işyerinde çalışmaya devam eden Nusret, bu deneyimleri işine aktarmaya çalışmıştır. 'Lokum', 'Ceviz', 'Kafes' gibi pişmiş et türlerini ilk kez kendisinin yaptığını iddia eden dünyaca ünlü restoran sahibi, bu kez yeni deneyimler için Amerika'ya gitmeyi kafasına koymuştur. Zor şartlar altında aldığı üç aylık Amerika vizesinin ardından New York'un en bilindik dört restoranında para almadan çalışmış ve yaptığı mönü New York Times'da yayınlanmıştır. Türkiye'ye yeniden döndüğünde bu kez işsiz olan Nusret, kendi iş yerini açmak için çabalarına başlamıştır. Kendisine eski bir arkadaşı olan Mithat Erdem'i melek yatırımcı olarak seçen genç girişimci, arkadaşıyla beraber ilk restoranın temelini atmıştır. Arkadaşından aldığı parayı 5-6 ay içerisinde geri ödeyen Nusret, borcunu ödedikten sonra yoluna bir süre tek devam etmiştir. 2009 yılına kadar tek olarak devam ettiği işletmesine, 2012 yılı itibariyle Doğuş Grubu ortak olmuştur. Eskiden 1800 TL maaşla çalıştığını, şu an ise 400 çalışan istihdam ettiğini belirten Nusret, yaptığı etleri yemek için yurtdışından özel jetleriyle müşterilerinin geldiğini ve bunun kendisi için büyük bir mutluk olduğunu ifade ediyor.