Numan Kurtulmuş: Darbenin bir siyasi ayağı var!
Abone olBaşbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 24 TV'de gündeme ilişkin yaptığı değerlendirmelerde bulundu. Kurtulmuş, 15 Temmuz darbe girişiminin bir de görünmeyen siyasi ayağının olduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fetullahçı Terör
Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde siyasi bir ayağın bulunduğunu
söyledi. Türkiye'nin siyasi tecrübesinin bunu söylediğini ifade
eden Kurtulmuş, bunların kim olduğu sorusuna ise "O bizim işimiz
değil" sözleriyle cevap verdi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un, 24 TV'de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetleri
kullanılarak yeni bir darbe teşebbüsünün artık imkansız hale geldiğini söyleyen Kurtulmuş, yakın planda Türkiye için herhangi bir darbe tehdidinin kalmadığını kaydetti. İşte Kurtulmuş'un açıklamalarından bazı satır başları:
TEHLİKE GEÇTİ Mİ?
Tehlikeden ne anladığımıza bağlı. Bir silahlı kalkışma anlamında
Türk Silahlı Kuvvetleri zemin olarak kullanılarak yeniden bir darbe
teşebbüsünün yapılabilmesi artık imkansız. Artık bir darbe tehdidi,
yakın planda Türkiye için kalmamıştır. Ama tehlike olarak görürsek,
devlete karşı bir saldırıda bulunan, devleti ele geçirmek için
halkın üstüne ateş açmaktan dahi çekinmeyen bu eli kanlı terör
örgütünün sonuna kadar kazınabilmesi de bir vakit alacaktır.
Çok sayıda firari asker olduğunu, emniyetin içerisinden çok
sayıda firari olduğunu biliyoruz. Bunlar, birtakım kontrol
edilemeyen bireysel eylemler içerisinde olabilirler. Bunları bir
'korku olsun' diye söylemiyorum, çok disiplinli olarak bunlar takip
ediliyor, kontrol ediliyor ama sonuçta uyanık olmamız lazım.
Hükümet olarak bunlara fırsat vermeyeceğiz. Nerede olurlarsa
olsunlar, Türkiye'deki toplumsal hayatın her tarafından
ayıklanmaları için üzerimize düşen sorumluluğu yerine
getireceğiz.
"KURUNUN YANINDA YAŞ YANMAYACAK"
Kurunun arasında yaşlar varsa onlar düzeltilecektir. Örgütle ilgisi
olmayan vatandaşlarımız hiç çekinmesin, korkmasın. Kimsenin kılına
zarar gelmeyecek. Herkes, bulunduğu yerde işlerini yapmaya devam
edecek. Çok büyük bir tahribat olduğu aşikar. Hem halkın kurumlara
bakımından hem kurumların içerisindeki insanların birbirine güveni
bakımından hem de kurumlar arası güven bakımından çok ciddi bir
kayba uğradığımız aşikardır.
"ŞİFRELİ MESAJLAR VERİYOR"
(Fetullah Gülen) Gördüğüm kadarıyla öncelikli meselesi, Türkiye’ye
iade edilmemek. Türkiye'ye iade edilmemek için kendisine muhtemelen
destek vermiş olan birtakım çevrelere diyor ki 'Benim hala belli
bir gücüm var. Türkiye’de hala belli şeyleri yapabilme,
karıştırabilme kabiliyetim, yeteneğim var. Bir takım adamlarım
var.' Bu şifreli mesajların bu amaçla da kullanıldığını
düşünüyoruz. İkinci olarak da kendisine destek olan kitlesine, ümit
ediyorum ki artık çok büyük bir kısmı buradan çözülmüştür, ama
kalanları derleyip toparlamaya çalışıyor. 'Yıkılmadık, ayaktayız.
Hesabını soracağız' mesajı vermeye çalışıyor. Dolayısıyla çok
taraflı, çok politik bir haleti ruhiye içerisinde sürekli politik
mesajlar verebilen bir durumda. Ben bunların hem kendisini
destekleyenlere, hem kendi örgütünün mensuplarını ayakta tutmak
için söylenmiş olan psikolojik sözler olduğunu düşünüyorum.
"DARBENİN SİYASİ AYAĞI"
Türkiye’de çok sayıda darbe oldu, çok sayıda da darbe teşebbüsü
oldu. Herhalde Türkiye’de hiçbir darbe ya da darbe teşebbüsünün
siyasi ayağının olmaması düşünülemez. Dolayısıyla kimdir, nedir
demiyorum. Sonuç itibarıyla bu savcılarımızın önünde önemli bir
konudur. Mutlaka bu darbenin bir yerlerde, bir şekilde bir siyasi
ayağının olması gerekir. Türkiye'nin siyasi tecrübesi bunu
söylüyor. Kimdir, nedir o bizim işimiz değil. Biz siyaset olarak bu
tespiti yaparız. Bunlar darbede neyi planladılar? Üç ayaklı bir
plandı. Önce yönetim değişecek. Değişecek de kim gelecek? Buralarda
birilerinin planlanıyor olması lazım. Cumhurbaşkanı, Başbakan kim
olacak gibi... Ya da başka bir şey mi öngörüyorlar? Bunları
bilmiyoruz. Nasıl ki listeler çıktı, falanca ilin sıkı yönetim
komutanı şu olacak, belediye başkanı bu olacak gibi... Dolayısıyla
buna benzer bir yapılanma planının olması lazım. İkinci adım da
bunlar Türkiye'de bir iç savaş öngörüyorlardı ve arkasından da
Türkiye'nin bir işgale hazırlanma, yabancı işgale hazırlanmanın da
alt yapısını hazırlayacaklardı. Böyle bakıldığında mantık, siyasi
tecrübe, Türkiye'nin geçmişteki darbelerle yüzleştiği dönemler göz
önünde bulundurulursa mutlaka bunun bir siyasi ayağının var olması
lazım.
MİT DÜZENLEMESİ
Senelerdir konuştuğumuz bazı meselelerin artık tehir edilemeyecek
kadar hayati önemde olduğu ortaya çıktı. Bunlardan bir tanesi
devletin yeniden yapılanmasıdır. Bunun içerisinde asker-sivil
ilişkilerinin gözden geçirilmesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bütün
gücü sadece vatan savunması olan ve bunun içinde gerçekten çok
üstün savaşma nitelikleri, kabiliyetleri olan bir yapı haline
dönüştürülmesi. Bu anlamda Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeniden
yapılandırılması, farklı istihbarat birimlerimizin arasındaki
koordinasyonun sağlanması, istihbarattaki önceliklerin tespit
edilmesi, devletin şeffaflaştırılmasına ilişkin atılacak adımların
süratle tamamlanması gibi ayrıca demokratikleşme bakımından halka
vadetmiş olduğumuz reformların gerçekleşmesi, anayasa değişikliği
olmak üzere diğer alanlarda neler yapılabilir, bunların
hızlandırılması.
Milli İstihbarat bakımından da ciddi bir şekilde gözden geçirmek ve yeniden yapılandırma şart gözüküyor."